♡Hae doktordan gelen telefonla yerinden kalktı. Hyunjin'le vedalaştıktan sonra, titreyen dizlerle yanından uzaklaştı.
Hyunjin onun gidişini bir süre izledikten sonra, ellerine dikti gözlerini. Yaralarının üstüne çizilmiş uyduruk çiçekler, rastgele bir yabancıyla yapılmış ufak sohbet, biraz daha olsa kendisini iyi hissetmesini sağlamıştı. Fazla iyimserliği biraz sinir bozucu da olsa, yine de çocuğun sözleri hoşuna gitmişti. Doğru söylüyordu belki de, Hyunjin yıllarca tanıdığı insanlardan ziyade, belki de tamamen yabancı birisini dinlemeliydi.
Parmaklarını okşadıktan sonra gülümseyerek oturduğu yerden kalktı, kardeşinin yanına döndü.
♡
Felix gideli, neredeyse bir ay oluyordu. Çocuklarının arasında çıkan bu tartışma, Hwang ve Lee ailelerini tamamen birbirinden ayırmıştı, iletişimleri tamamen kesilmişti.
Hyunjin ise, günden güne iyileşiyordu. Tamamen iyi olmasa da, şimdi yaralarının üzerine gerçekten bir dövme yaptırmayı planlıyordu. Okula dönmüştü, hayata dönmüştü, kendisini ailesine bağışlamıştı.
Ve bu gün, artık okullar tatil oluyordu. Son dersi biter bitmez okuldan çıktı, hızla Jisung'un okuluna yöneldi. Hayal ettiği üniversitenin sınavında olan kardeşi, çıktığında mutlaka Hyunjin'i görmeliydi.
Kısa bir bekleyişin ardından, Jisung okuldan çıktı. Öncesinde buluşacakları yeri ayarladıklarından, Jisung onu eliyle koymuş gibi buldu. Koşarak abisine sarıldıktan sonra, kollarını tutarak zıpladı. "Sınavım çok iyi geçti!"
Hyunjin kardeşinin saçlarını okşadı. "Öyleyse şimdi sabırla sonuçların açıklanmasını bekleyelim."
"Evet!"
Kardeşinin koluna girdi, beraber arabaya doğru yürümeye başladılar. Hyunjin kardeşine gülümsüyordu. "Şimdi de seni güzel bir yemeğe götüreyim. Çok çalıştın ve emeğinin karşılığını alacaksın."
"Sen de, sonunda ilk sınıfını bitirdin. Üniversite hayatın artık daha zorlu olacak, hazır mısın?" Dedi Jisung kıkırdayarak.
"İnan üniversite hayatı zerre umrumda değil. Sadece, bu seneyi sağ atlattığım için mutluyum."
Beraber güzel bir restorana gittiler. Karşılıklı oturdular, en güzel yemeklerden sipariş ettiler. Yemekleri gelene kadar hoş sohbetler ettiler, yemekleri geldiğinde de, uzun zamandır olmadıkları kadar büyük bir keyifle yemeklerini yediler.
♡
Sonunda bir şeyler içerek sohbet etmeye geçtikleri sırada, Hyunjin'in gözüne bir şey takıldı. İleride tek başına oturup kitap okuyan çocuğu nereden tanıdığını bir türlü çıkaramadı, ama bu yüzü tanıdığına emindi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Cliff | Hyunlix ﴾ Omegaverse ﴿ ✓
Fanfiction08.01.2024 - 19.01.2024 ✓ "Yaşarken tüm çiçeklerimi solduran insanlar, öldüğümde mezarıma getirecek bir çiçek bile bulamayacaklar. Mezarımı sulamanıza gerek kalmadan yağacak yağmur üzerime. Siz arkamdan ağlamadan Tanrı sizi daha büyük yaralarla sına...