2.7|Kahvaltı

512 43 9
                                    

"Şöyle bakmayı keser misin?" Halil elindeki çayı yudumlarken karşında konuşan kızım pekte farkında değildi. Yani daha doğrusu onu izliyor olsada güzelliğinden sesine pek odaklanamamıştı.

"Halil!" bu kez isminin sesli bir şekilde söylenmesiyle kendine geldi.

"Hm?"

"Kes şunu." Halil masada kesilecek ne var diye bakındı biraz.

"Neyi keseyim anlamadım?" Eylül daha fazla dayanamayıp Halil'in bu haline kahkaha attı.

"Şapşal mısın sen?" Halil hala ne olduğunu anlamayarak sırıtıp başını önüne eğdi. Bir tık utanmıştı.

"Aha. Utandın. Utandın. Oh be bende seni utandırabildim." Eylül zafer kazanmışcasına yerinde zıplarken aslında Halil'in utanmasının onunki kadar uzun sürmediğini sandalyesinin Halil'e çekilmesiyle anlamıştı.

"Neden durdun? Konuşuyordun az önce." İkilinin arasındaki mesafe neredeyse yok denecek kadar azdı.

"Halil."

"Hm?" Halil tam uzanıp Eylül'ün dudaklarına öpücük konduracakken kapı alacaklı gibi çalmaya başladı.

"Hay sikeyim." Halil'in ettiği sessiz küfürü duyup güldü Eylül sonra kapıya ilerledi.

"Neriman teyze?" içerden Eylül'ün sesini duyan Halil hafif bir sinirle yerinden kalktı. Neriman teyze tüm güzel anlarının katiliydi neredeyse.

"Aa Halil oğlum sende mi buradaydın?" Halil sanki hiç bilmiyormuş gibi davranan kadına gözlerini kısarak baktı. Sırf Halil burada diye merakından gelmişti.

"Hı burdayım Neriman teyze de sen neden burdasın acaba?" Eylül Halil'in karnına hafifçe geçirdi.

"Pişi yapmıştımda Eylül kızıma getireyim dedim." Halil tabaktan bir tane pişi alıp ağzına attı.

"Eline sağlık Neriman teyze." Eylül göz devirip karşındaki yaşlı kadına teşekkür etti. Yaşlı kadın rica edip dairesine gidiyor olsa da hala istediği bilgileri edinememişti. Halil bu yüzden işleri onun için kolaylaştırmaya karar verdi.

"Neriman teyze biz Eylül ile sevgiliyiz. Beni daha çok burda görücen yani hani merak etme diye diyorum."

"Halil!" Eylül Halil'e kızıp kolunu sıkmıştı. Neriman teyze ise eline ağzına atıp gülerek evine girmişti.

Eylül kapıyı kapatıp Halil'e döndü.

"Naptın?"

"Ne yaptım?"

"Halil sağır sultan bile duyar artık."

"Duysun."

"Halil!"

"Efendim."

"Gıcık mısın?"

"Bilmem öyle miyim?"

"Ya Halil, biraz ciddiye al beni."

"Hayatımda en çok ciddiye aldığım şey sensin Eylül."

Eylül kalbinin yerinden çıkacağını hissettiğinde Halil yavaşça aralarındaki mesafeyi kapattı. İzin istercesine gözlerine baktığında Eylül gülümseyerek gözlerini kapattı. Halil ise narince öptü sevdiği kadını. Ayrıldıklarında Halil alnını Eylül'ün alnına yasladı.

"Rüya gibi Eylül. Gerçekten karşımdasın değil mi?" Eylül duyduğu şeyle gülümsedi ve elini Halil'in yanağına attı.

"Gerçeğim ve gerçekten seni seviyorum Halil."

----------

şöyle büyük bir sıkıntımız var ben bu fice yazacak konu bulamıyorum hatta bunu kaldırıp halilişkoya yeni bi hikaye mi yazsam diyorum yani o kadar

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

şöyle büyük bir sıkıntımız var ben bu fice yazacak konu bulamıyorum hatta bunu kaldırıp halilişkoya yeni bi hikaye mi yazsam diyorum yani o kadar

neyse sizi çok seviyor ve öpüyorum bebeklerim ❤‍🔥

Komşuculuk - Halil DervişoğluHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin