O günün diğer günlerden hiçbir farkı yoktu. Güneş aynı taraftan doğmuş, tüm canlılar yaşam döngülerinde bir günü daha geçirmeye hazırlanmışlardı. Bulutlar açık, hava güneşliydi. Belki diğer günlerden bir kaç derece daha sıcak olabilirdi sadece.
Ama ihbarlar birbiri ardına gelmeye başladı. Bu ülkenin başındaki çoğu ismin ciddiye almadığı bir ihtimaldi, ama bu ihtimalin gerçek olduğu anlaşıldığında kimse ciddiye almamazlık yapamamıştı.
O gün saat sabah sekizden itibaren Japonya'nın bir sürü mahallesinde ve sokağında tam on bir tane çocuk bulunmuştu. Aileleri bilinmiyordu. Sadece... Aniden var olmuşlardı. Bunun en büyük kanıtı hiçbirinin göbek deliklerinin olmamasıydı. Her bebeğin karnı pürüzsüzdü.
Devlet bu çocuklara sahip çıktı ve evlat edinilme bahanesiyle onları özel bir yere götürdü. Süt annelere ihtiyaç duymayan bu çocuklar, normal birer çocuk gibi büyüdüler. Yemek yeme konusunda sıkıntıları hiç olmamıştı. Birer yetişkin gibi beslenebiliyor, ve çevrelerinde olan herşeyi anlayabiliyor ve hatırlayabiliyorlardı.
Kehanet gerçek olmuştu. Bin yıl sonra on değil, ama on bir çocuk bulunmuştu. Kehanette yazılanlardan bir tane fazla çocuk vardı ama yine de kehanetin doğruluğu kanıtlanmıştı
Kehanet doğruysa, doğru olan bir şey daha vardı.
Geliyordu.
Ama ne zaman, nerede geleceği kimse tarafından bilinmiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Prophecy /İtaFushi-SukuFushi
FanfictionTarihin tozlanmış sayfalarında uzun uğraşlar sonucu bulunabilecek, kelimenin tam anlamı ile tarihe karışmış ama zamanında tarihe yön vermiş bir kişilik vardı. Ryoumen Sukuna. Lanetlerin Kralı mühürlendikten sonra Japonya'nın lanetler devri bitmiş, J...