1. BÖLÜM

274 16 8
                                    

Güneş yine tüm ihtişamıyla doğdu Midayat ' ın üzerine. Bazıları için aydınlık bir gün başlarken bazıları için karanlık hala devam ediyor
Bunlardan biride benim, benim adım Berivan, Şanlıoğlu konağının büyük kızıyım. Benim için bir zamanlar en güvenli ve en mutlu hissettiğim konak. Şimdi konağın terasında oturmuş güneşin doğuşunu izliyorum çünkü buna mecburum Allah aşkına kim sabahın kör vaktinde güneşin doğuşunu izlemek için kalkar ki ama ben kalkıyorum çünkü kimse uyanmadan kalkıp babam için kahve yapmak benim bu evdeki kutsal görevim
                                  
Kolumdaki saate baktığımda babamın kalkmasına az bir vakit kaldığını görünce kahve yapmak için mutfağa indim babam kahvesini sade içer. Babam için kahveyi ocağa koyunca boş durmak yerine çay suyunu da koydum bu arada kahve hazır olunca tepsiye koyup terasın merdivenlerine çıkmaya başladım. Babamı yine her zamanki yerinde sedirde oturmuş halde gördüm tepsiyle yanına doğru adım adım ilerledim beni fark etmesine rağmen dönüp bakmadı tepsiyi önüne koyup " Buyur ağam kahveniz" dedim. Bana bakmadan sadece başıyla onaylayıp kahvesini yudumlamaya başladı. Doğrusu babamın gözlerinin içine bakmayalı uzun zaman oldu babama uzun zamandır baba diye seslenmiyorum hem kaç kişi babasına ağam diye hitap eder ki ben hitap ediyorum çünkü ben baba dediğim adamı 7 yaşından sonra kaybettim yani kısacası ben 7 yaşından sonra öksüz bir çocuk gibi büyüdüm dersem abartmış olmam. Neyse bugün çarşıya gitmem lazım kendime kitap almayı düşünüyorum tabi alabilirsem. Ben kitap okumayı çok severim çünkü onlar benim bu hayattaki sevinç kaynağım. Tabi bunun için babamdan izin almam gerek babamdan izinsiz konaktan çıkmak yasaktır. Babam kahvesini yudumlamaya devam ederken:

- Eğer izin verirsen bugün çarşıya çıkabilir miyim ba...( kısa süren bir sessizliğini ardından) ağam?

Başıyla beni onayladı zaten pek konuşmaz, başıyla onaylar yada reddeder beni yani pek baba kız muhabbetimiz yoktur. Tam arkamı dönüp gideceken merdivenlerden ayak sesi duydum arkamı döndüğümde gelenin kız kardeşim Ayperi olduğunu gördüm evet benim bir kardeşim var annelerimiz ayrı olsada kardeşiz ama, ay ben size onu anlatmayı unuttum , babamın iki karısı var ben ilk eşinden kızıyım benden sonra kızı olmayınca babam annemin üzerine kuma getirdi zaten ondan sonra değişti tüm hayatımız aman her neyse bu çok uzun bir konu başka bir zaman anlatırım size.

- Kızım neden uyandın bu saatte?

Dedi kızını sabahın köründe ayağa dike adam.

- Sınavım var o yüzden bugün erken gidicem

Bu arada Ayperi lise öğrencisi normalde bende okumuş olsaydım şuan üniversite öğrencisi olurdum ama sevgili babacığım ben daha ortaokul okuyorken beni okuldan aldı o zamanlar benim gibi kızların sadece bu kadar okuduğunu sanıp hiç itiraz etmemiştim ama Ayperi’den sonra bunun tamamıyla yanlış olduğunu öğrendim, bir kızını okutmayan babam diğer kızı okusun diye dünyaları önüne seriyor. Ne şaşırtıcı ama.

- Gidersin kızım hele bir abinler uyansın onlar seni götürür

- Ya baba çocukmuyum ben kendim giderim ne gerek var abimlere

- Ne gerek var abimlere derken küçük hanım

Hepimiz sesin geldiği yere baktığımızda Aziz 'i merdivenlerin başında takım elbiseli bir şekilde gördük ve tabi yanında da ondan hiç ayrılmayan ikizi Aram 'ı onlar bu konağın benden iki üç yaş küçük çocukları aslında ilk başta çok iyi anlaşırdık ama büyüdükçe bana olan sevgileri nefrete dönüştü anlamadığım bir şekilde özellikle Aziz bana öyle nefretle bakıyor ki görende babasını öldürdüm sanır Aram Aziz gibi değildir o da beni sevmez ama bu kadar da nefret duymaz bana.

- Ya abi onu demek istemediğimi biliyorsun ben zahmet olmasın manasında dedim

- Olmaz olmaz merak etme götürürüz biz seni

KALPLERİN ALEVİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin