22.Bölüm: Beyin travması

95 12 58
                                    

Motağı hastaneye getirmiştik. Direkt yoğun bakıma aldılar.

Arka tarafta aceleyle koşturan doktorları gördüm. Büyük ihtimal ambulans gelmişti.

Onlar hastayı içeriye aldıklarına bir de ne göreyim.

Yn: BAYAN CHU!

Koşarak onların yanına gittim.

Yn: Yaşıyor mu?!

Doktor: Nabız çok düşük. Yoğun bakıma alıyoruz.

Motak ve bayan Chu yan yanaydı.

Wong: Kim çıkartmış acaba denizden?

Yn: Hayırsever birisidir. Kim olacak?

Mun: Bayan Chu'nun oğlu... Boğularak ölmüştü.
Umarım bayan Chu'nun travmalarını tetiklemez bu olay.

Hana: Umarım.

Yn: O değilde Motak çok kötü durumda ya.

Mun: Evet. Kafası çok kötüydü.

2 saat sonra Motağın olduğu odadan bir doktor çıktı.

Hepimiz ayaklandık.

Doktor: Siz yakınlarısınız değil mi?

Hana: Evet.

Doktor: Hastamız beyin travması geçiriyor.
Ve kafa tasında çatlak var.

Doktor: Nasıl bu kadar çok darbe aldı?

Yn: Sokak kavgasında çekiçle daldı herifler.

Wong: Bu beyin travması ne zaman geçer?

Doktor: Yakında.

Yn: Ama iyi olacak değil mi?

Doktor: Evet.

Hana: Teşekkür ederiz.

Doktor: Ne demek. Görevimiz.

*3 saat sonra*

Ne bayan Chu, ne de Motak hâla uyanmamıştı.

Yn: Ben biraz hava almaya çıkıyorum.

Mun: Dikkat et.

Wong: Bende geleceğim.

Hana: Bende.

Mun: E o zaman bende.

Yn: Motak ve bayan Chu'nun yanında kim kalacak?

O sırada zengo dede geldi.

Jangmul: Siz gidin, ben kalırım.

Hana: Bişey olursa haber verirsiniz.

Jangmul: Tamam.

Hepimiz dışarıya çıktık.

Dolaşıyorduk.

Hastaneden uzaklaştıktan sonra ileride tanıdık bir yüz gördüm.

Bu...

Shin Hyuk-woo. Lisede bana zorbalık yapan kişi.

Mun: Lan. Hyuk-woo değil mi o?

Hana: Evet o.

Yn: Siz onu nerden tanıyorsunuz?

Mun: Lisede bana zorbalık yapıyordu.

Yn: Biz aynı lisede miydik? Hiç görmedim seni.

Yn: Shin Hyuk-woo, banada zorbalık yapıyordu.

Wong: Bir ben tanımıyorum sanırım.

Mun: Aynı lisede olabiliriz. Ama nasıl hiç karşılaşmadık?

Yn: Ben genelde sınıftan çıkmazdım.

Mun: Normal o zaman.

Hyuk-woo yanımıza geldi.

Hyuk-woo: Vayy. Bizim ezikler büyümüş.

Mun: Değiş artık ya. Hâla aynısın.

Hyuk-woo: Benim doğam bu.

Hyuk-woo elini saçlarıma koydu ve hafif sıktı.

Wong: Çek ellerini.

Hyuk-woo: Sen kimsin lan?

Yn: Sevgilim.

Hyuk-woo: Oy sen sevgili mi yaptın?

Mun: Hyuk-woo, git işine yakmayayım canını.

Hyuk-woo saçlarımı bıraktı.

Hyuk-woo: Sen mi benim canımı yakacaksın. Topal.

Mun: Topal mı?

Mun: O eskide kaldı.

Hana Mun'un kulağına yaklaştı.

Hana: Mun, abartma sakın. Uyarı alırsın.
1-2 yumruk yeter. Sivil sonuçta.

Hyuk-woo: Sivil mi?

Bunu iki sesle söyledi. Daha sonra da güldü.

Hepimiz birbirimize baktık.

Mun: Sen, kötü ruh musun?

Hyuk-woo: Demek avcılardansın Mun bey.

Mun telekinezi ile onun kolunu kırdı.
Tam 3 yerinden.

Hyuk-woo: Bu mu tek yapabildiğin şey?

Wong: Kaşınıyor.

Hyuk-woo: Bu arada kaşlar şekil.

Wong: Sus lan.

Hyuk-woo: Alt tarafı iltifat ettim.

Onun dizinin arkasına tekme atıp yere düşürdüm.

Bulunduğumuz yer ıssızdı. O yüzden kimse görmüyordu.

Hyuk-woo psikonezi kullanıp hepimizi bir yerlere fırlattı. Wong kafasını demire çarpıp bayıldı.

Yn: Hana, Mun. Siz halledersiniz ben Wong'un yanına gidiyorum.

Hana: Tamam.

Wong'un yanına koştum. Ufak bir yaraydı ama aldığı darbeden dolayı bayılmıştı. Onu iyileştirip başını dizime koydum ve uyanmasını bekledim.

5 dakika sonra kendine geldi.

Wong: Ne oldu lan?

Yn: Kafanı çarpıp bayıldın.

Wong: He tamam.

Hana ve Mun, Hyuk-woo'nun içindekini çıkartıp yanımıza geldiler.

Mun: İyi misin Wong?

Wong: İyiyim bişey yok.

Hyuk-woo'yu yolun kenarına çekip dolaşmaya devam ettik.

Hana: Kötü ruh olduğunu neden hissetmedim ben?

Wong: Bölgede değildi de ondan.

Hana: Hee doğru.

Mun: Yn, Wong. Siz gidin, biz Hana ile ayrı dolaşacağız.

Wong: Ooo. Date mi? Severizz

Hana: Benim niye haberim yok Mun?

Mun: Artık var işte.

Mun kolunu Hana'nın omuzuna attı.

Yn: Biz yapsak duvara yapıştırırsın.

Hana: O biliyor çünkü her şeyi.

Wong: Biz neden bilmiyoruz?

Hana: Bilmeyin.

İkisi farklı bir yoldan gittiler.

Yn: Şunlara bak ya.

Mun giderken komik yürümeye başladı.

İkimizde güldük.

Daha sonra biz de farklı yola gittik.

The Uncanny Counter Evreni 2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin