Seul'den çıktığımızı gösteren bir tabela vardı.
Yn: Seul'den neden çıktık?
Je-ha: O dediğim oda Busan'da.
Yn: Gelmek istemiyorum.
Bunu dediğimde Je-ha güldü.
Je-ha: Geleceksin.
Yn: Siktir git.
Je-ha bir eliyle saçlarımı tuttu. Diğer eli ise direksiyondaydı.
Je-ha: Benimle konuşurken düzgün konuş Yn.
Yn: Saygı gösterilecek biri değilsin.
Je-ha: Öyle mi?
Yn: Öyle.
Je-ha saçlarımı çekti.
Yn: Bırak.
Je-ha: "Bırakır mısın lütfen, Kim Je-ha" de.
Yn: E yuh yani.
Je-ha daha sert çekti.
Yn: Bırakır mısın?!
Çok sert çekiyordu.
Je-ha: Sana dediğim gibi söyle, bırakırım.
Çok acıyordu. Mecburen söylemem gerekiyordu.
Yn: Bırakır mısın lütfen, Kim Je-ha.
Bıraktı.
Je-ha: İşte böyle.
Busan'a gelmiştik.
Daha çok korkmaya başladım. Hatta hafiften titriyordum ve Je-ha bunu fark edip güldü.
Je-ha: Korkmakta çok haklısın.
Yn: Tek bir soru soracağım. Bıçak yok değil mi?
Je-ha: Olmaz olur mu?
Yn: Bıçaklara travmam var.
Je-ha: Umrumda mı?
Gözümden bir damla yaş düştü.
Je-ha: Ohooo. Daha başlamadan ağlanır mı?
Yn: Korkuyorum diyorum anlasana!
Je-ha: Kork.
Araba durdu.
Je-ha: İn.
Yan tarafa baktım. Issız bir alandı. Büyük bir depo
hariç hiç bişey yoktu çevrede. Büyük ihtimalle sesler duyulmasın diye burayı seçmişti.Je-ha: İn dedim.
Yn: İstemiyorum.
Je-ha: Bu arada, sana işkence ederken sevgilini görüntülü arayacağım.
Yn: Hayır! O görmesin. Lütfen!
Je-ha: Sus.
Kolumdan tutup arabadan indirdi beni.
Daha sonra anahtarla deponun kilidini açtı.
İçeriyi inceledim. Fazla korkunçtu.
Odanın tam ortasında bir düzenek vardı. Sedye gibi.
Yn: Bu ne?
Je-ha: Git yat oraya.
Yn: Oraya yatıp ne yapacağım?
Je-ha: Gerizekalı.
Je-ha yine kolumdan tutup götürdü oraya.
Daha sonra da sedyenin üstüne itti beni.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Uncanny Counter Evreni 2
Teen Fictionİlki çok uzun olduğu için sezon finali yaptım kaldığımız yerden devam ediyoruz.