BÖLÜM ŞARKISI: Nashow & Jang Jae-in: auditory hallucination
Arkamı dönmüştüm. Boğazım düğümleniyordu. Konuşmakta zorluk çekiyordum. Ağlarken derin bir iç çekmiştim. Ve "Ben artık senin sakura çiçeğin değilim" dedim.
İçimden; "Ben artık Kaimen'in prensesiyim" dedim.
Ama soğuk bir prenses, asla gülmeyecek olan bir prensestim, artık.
Yusuf' la Kaimen'i ayırırken çok fazla güç tüketmiştim. Yürüyecek mecalim kalmamış gibiydi. Hamile olduğum için fazla güç kullanamıyordum.
Kaimen'in elini tutarken tansiyonum düşmüştü. Yere düşmemek için Kaimen'in beline sarıldım. Gülüyordu. Ama benim başım dönüyordu. Gözlerim kararmaya başladı. Kaimen'e; "Dur! Lütfen biraz şurada oturup dinlenelim" dedim.
Çantamdan bir peçete çıkartarak Kaimen'in yüzünü silmesi için verdim.
Yine gözlerim kararıyordu. Başımı Kaimen'in omzuna yasladım.
"Neyin var prenses. Sen iyi misin?" Dedi.
"Beni hemen götür buradan Kaimen. Kendimi hiç iyi hissetmiyorum." Dedim.
Kaimen beni kucağına almıştı. Ona sarılıyordum. Gücüm gerçekten tükenmişti. "Annemin yanına gitmek istiyorum Kaimen. Lütfen beni onlara götür" dedim.
Yürüyecek mecalim kalmadığı için nefret ettiğim adamın kolları arasında annemlerin evinin önüne doğru ilerliyorduk.
Bayılmak üzereydim. Ama kendimi bırakamazdım, çünkü bu şerefsizden her şey beklenirdi.
Annemlerin kapısının önüne gelince beni kucağından indirmesini söyledim. Bahçeden içeri girerken yine ona tutunuyordum. Kaimen beni incitmemeye gayret gösteriyordu.
Ve aslında onunla evlenirsem beni canından daha çok seveceği gereğine varmıştım. İçinde düşünceleri okuyabiliyordum.
"Onun için hergün ağladımı bir bilse. Onu nasıl sevdiğimi ah bir bilse. Ben böyle bir adam değildim prensesim. Seni ben gördüm ben sevdim elimde değil affet. Ve hiçbir zaman beni sevmeeyeceksin en çokta bu koyuyor bana" diye geçiriyordu içinden.
Ne demekti bunlar anlayamıyordum....
Kapının önüne gelene kadar Parlak' a haber vermiştim. Eğer eve Kaimen ile gelirsem, Ayla' ya haber vermesini, biz gelince benim hamile olduğumu Kaimen'e söylememesi için annemleri uyarması gerektiğini yoksa bebeğimi öldürebileceğini söylemiştim.
Kaimen'e "Sen git beni evde bekle. Ha birde tuzakları unutma on dakikan kaldı çünkü" dedim. Baygın bir sesle.
"Tuzaklar imha edildi prenses" dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
JAPON DAMAT: "Sakura Çiçeğim "
Romantik❗Wattpad' de JAPON DAMAT isimli ilk ve tek kitaptır❗ "Herkes nasbince severmiş" "Sakura çicekleri gibiydik... Ölüm ve yaşam arasında arafta kalmışız..." Haylaz bir kız kardeşiniz varsa başınıza aşkta gelir bela da... Sevmek ya da sevmemek olabilir...