Köyün ağası ve hizmetçinin kızı arasında 2000lerde geçen bir aşk hikayesi.
Azad annesinin ısrarları üzerine önüme gelen ilk kızı sana gelin diye almazsam der ve odaya o gün annesine yardım etmek için gelen Zeynebin girmesiyle gelinini bulur.
Hırçı...
Saat gece yarısını bulmuştu ve ben hala olanları düşünüyordum. Yarım açık bıraktığım pencereden dışarıya bakıyordum ve düşünüyordum. Aklıma çarşıda geçen Meryemle duyduklarımız gelmişti:
+"Bu kız mıymış? Hii gençte yazık oldu otuzunda adama verdikleri yetmez gibi birde güzel."
-"Nasıl olur kız Ayten baksana cılızda birşey ağa bunu uyurken bile ezer!" Deyip güldü.
+"Bırak uyurkeni yatağına nasıl girer asıl ezer ağa bunu birde çocuk mu verecekmiş."
-"Ayy boşver be ikinciyi alır kendine göre. Bunu hanımağamız istemiş zaten."
Kadınlar bazı konularda haklı sayılırdı; adam 1.90'a yakındı yetmez gibi birde kalıplıydı, ben onla nasıl başa çıkarım. Doymazda şimdi off! Yarın hem nikah hem düğün vardı. Artık kaçacak yerim yoktu işte. Yaptıkları hoşuma gitsede sadece beni öpmüştü canımı yakması imkansızdı yani şuan.
Peki yarın akşam ne olacaktı ne kaçabilir ne saklanabilirdim. Beni yanına çektiğinde ne diyebilirim hem Allah katında hemde resmen kocam olacaktı. Davulla zurnayla çıkacaktım evden.
Gökyüzüne bakıp Allah'a dua ettim "bana güç kudret ver, acımı az tut Rabbim. Gittiğim yerde mutlu olayım, en azından huzurumuz olsun." Amin dedim en içten şekilde ve üstüne birkaç sure okudum ezberimden.
Sonra artık gözlerimin yanmasından uyumam gerektiğine karar verdim ve kendimi soğuk yatağa bıraktım. Sabah annemin seslenmesiyle gözlerimi açtım. Sabah ezanı okunmuştu "hadi kızım namazını kıl hemen." Deyip gülünce yataktan çıktım.
Abdestimi alıp namazlığımı giydim başımıda örtünce serili seccadenin başına annemin arkasına geçtim. Namazımızı kılınca annem odadaki sandığın başına geçti. İçini açtı çeşit çeşit olmasada yetecek kadar çeyizim vardı Allah'a şükür.
Halam, teyzem ve annem bu konuda bana yardımcı olmuştu. Bende elim dikiş tuttuğu için ya örgü örer ya da elbise dikerdim boş vakitlerimde. Genellikle kışın fazlaca yapar kızlara satardım çeyizlik. Kendime de ayırırdım birer birer birikmişti. Sonra halalarımın ve teyzemin kızlarıda evlenirken dağıtmışlardı birkaç birşey.
Patik, yelek, elbise, havlu, yazma, yatak örtüsü gibi birçok şeyi alıp sarmıştık bohçalara. Sonra ise annemin demesiyle hemen banyoya girip güzelce temizlenip yıkanmıştım.
Odama giyinmek için girince annem kapıyı çaldı içeri elinde kırmızı bir takımla girdi. "Bunları giy en azından kızım." Deyince elindekileri alıp kapıyı geri kapadım. Elime alıp baktım kırmızı dantelli bir iç çamaşırı takımıydı. Hoş gözüküyordu umarım üzerimde de öyle dururdu.
Üzerinede simsiyah uzun elbisemi giydim ardından kapı çaldı. Terzi gelmişti elinde onlarca gelinlik modeliyle. Ardından ise Yeşim ve Meryem. Baktım çoğuna içlerinde biri hoşuma gidince hemen giydim. Çok oyalanmak istemiyordum çünkü zamanım zaten yoktu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
