(Uyarı: İstismar kelimesi geçiyor)
Overhaul'un bakış açısı:
Lig'in sözde buluşma yeri oldukça kirliydi. Üstelik olumlu bir yanıt bile alamamıştım. Boşuna on dakikadan uzun zaman kaybetmiştim. Üstelik yetmezmiş gibi bir de Eri kaçtı.
Eri'nin çocuksu haraketleriyle uğraşmak istemiyorum. Sadece itaatkar kalamıyor mu bu çocuk? Her neyse en azından hala kimseyle karşılaşmamış olmalı. Eğer kimsenin dikkatini çekmeden onu yakalayabilirsem hiç bir sorun çıkmaz.
Bakugou'nun bakış açısı:
All Might sonunda emekliliğe ayrılmıştı. Bu benim yüzümden olmalıydı. Eğer kaçırılmasaydım All Might'ın zayıf formu ortaya çıkmazdı. Tabi Deku'nun durumunda unutmamak gerek. All Might ve Aizava ile konuşmaya çalıştım ama ikiside bana doğru düzgün cevap vermedi.
İzuku cidden bir Deku. Villainler ile takılmak mı? Bu aptallık! Lanet olsun hani sen kahraman olacaktın!
Her neyse şimdi bunu düşünmenin vakti değil. Şu yatılı okul meselesi yüzünden okuldan istediğim zaman ayrılamıyorum zaten. Her neyse zaten şimdi dışarıdayım şikayet etmeme gerek yok. Şu anda tek sorunum Mirio'nun başımın etini yiyor olması.
Mirio, "Hey Bakugo! Bana senpai demeyi denesene!" Neşeli bir şekilde konuştu. Bu kadar neşeli olması sinirimi bozuyordu.
Sinirli bir şekilde "HAYATA OLMAZ!" Diye bağırdım. Neden kafasını bu konuya takmıştı ki şimdi? İstemiyorum işte!
Mirio, "Hadi ama o kadarda kötü olamaz. Sonuçta sadece bir saygı ifadesi."
"Bu zaten oldukça kötü." Bağırmadım ama sinirli bir şekilde söylendim.
Tüm yol boyunca Mirio neşeli bir şekilde beni senpai demem için ikna etmeye çalışıyordu. Senpai diyince bir şey değişiyor sanki! Tüm gün bu şekilde geçerse zaman hiç geçmez.
Mirio aniden bir çocuk bana çarpana kadar konuşmaya devam etti. Çocuk dar bir ara sokaktan çıkmıştı. Bana çarpmıştı ama sonuçta bir çocuğa sinirlenemezdim.
"HEY! İyi misin?" Elimden geldiğince nazik olmaya çalışarak sordum. Dışarıdan bakınca çok tuhaf görünüyor olmalıyım.
"Ahh şey..." Çocuğun sesi oldukça tedirgindi. Bir şeyden korktuğu belliydi.
"Kızımın verdiği rahatsızlık için özür dilerim. Oyun oynarken kendisini fazla kaptırıyor da." Bir erkek sesi geldiği için ara sokağa baktım.
Başımı yukarı kaldırıp sesin sahibini görür görmez hemen tanımıştım. Yakuzadan Overhaul.
"Bu kızın seni istediğinden emin misin? Oldukça korkmuş görünüyor." Dedim ve bunu der demez Mirio aniden kafama vurdu.
Mirio, "Hey arkadaşımın kusuruna bakmayın bayım! Kendisi biraz işkolik ve paronoyak biriside. "
"NE ALAKA!..." Mirio tekrar başıma vurdu.
Mirio ve Overhaul konuşmaya devam etti. Bir süre sonra kız ile Overhaul ara sokakta yürüyerek ortadan kayboldu ama içim bir türlü rahat etmedi.
Shigaraki'nin bakış açısı:
"Şimdi... Herkesin duygularının aynı olduğunu düşünüyorum. O yüzden yeni planımı açıklıyorum. İzuku'yu kullanarak kahramanları kandıracaz."
İzuku iki saatin ardından başını ilk defa kaldırdı ve bana şaşkın bir şekilde baktı. "Ben ne alakayım şimdi? Sadece yarım saat önce yakuza buraya geldi ve şimdi bunu mu diyorsun."
Dabi ellerini cebine koyup İzuku'ya baktı, "Aslında iyi bir fikir gibi?"
İzuku sinirlenip biraz sesini yükseltti, "Neyden bahsediyorsunuz ya siz?!"
"Basit kahramanlar seni villain olarak görmüyor. Özgünlüğün sadece kendini iyileştirmene işe yarıyor. Kimseyi öldürmedin hatta bir çocuğu kurtardın..."
İzuku cümlemi böldü, "Evet çünkü kimse bana birini öldür felan demiyor. Sadece kahramanları felan inceleyip onların özgünlüklerini analiz ediyorum. Açıkçası gün boyunca ben sadece zaten hobim olan bir şeyi yapıyorum."
Konuşmaya devam ettim, "Her neyse cümlemi tamamlamama izin ver. Yakalandığında çok fazla şiddet ve benzeri içerikli bir şey demedin ve kahramanların adalet anlayışına aşırı ters düşen şeyler demedin. Üstelik rahatça kaçabilecegin şekilde seni tutukladılar bu da seni ciddiye almadıklarını gösteriyor." Dedim.
İzuku'nun yüzü aniden aydınlandı, "Yani benim kahramanları manipule etmemi istiyorsun. Kahramanlar kolay kolay çocukları suçlamaz. Manipulasyona ve istismara uğramışım gibi yapacağız. Daha sonra ise kahramanların arasında ajan olarak beni atacaksınız. Aslında iyi bir plan."
Dabi gülümseyip alay etti, "Aynen, bu yüzden bu günden sonra bodrumda uyuyorsun İzuku."
İzuku, "N-Ne alaka şimdi?!"
Dabi, "Plana göre sözde istismara uğruyorsun ya. Bir kaç ay bodrumda uyuyup rol yap. Hiç bir şey olmaz. Bir kaç ay içerisinde zatürre olacak değilsin ya?"
İzuku, "Hayatta olmaz! Soğuk ve rutubetlidir orası!"
İzuku ve Dabi biraz tartıştıktan sonra İzuku sinirlendi ve odadan çıkıp gitti.
Bir süre sessizlik olduktan sonra Twice konuştu, "Bu planı başlatsak bile İzuku iyi rol yapabilecek mi acaba? Yalan söylemekte berbat kendisini çok fazla belli ediyor."
Dabi, "Rol yapmasına gerek yok ki. Zaten kafadan bir kaç sorunu var."
(642 kelime)
(◕ᴗ◕✿)
Sonunda hikayeyi tekrar ilerletebiliyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Villain Deku (My Hero Academia)
Fanficİzuku Midoriya ölmüştü. Cesedi yoktu, onun öldüğünü kanıtlayabilecek bir şey yoktu onun yaşadığını kanıtlayan bir şeyde yoktu ancak onu okul binasından aşağıya atlarken görmüştü. İzuku Midoriya resmi kayıtlara göre ölüydü. O zaman kendisine Deku diy...