DLMLove'U

•D

Yirmili yaşlarının ortasında, uzun boylu, sağlam yapılı, kahverengi parlak saçlı bir adam odaya girdi, bir sandalyeye oturarak elinde kalem ve kağıtlar tutuyordu.

Diğer doktorlar davanızı istemedi, bu yüzden durumu "düzeltmek" Minho'ya kalmıştı.

"Well"

*Minho camdan dışarıyı izleyen, gözlerini saçları kapatan Jisung'a bakarken iç çekti.
Jisung soğuk bakışlarını Minho'ya çevirdi, sessiz kaldı.

*Minho dosyayı kucağına koymadan önce derin bir nefes aldı ve konuştu*
"Bir süredir buradasın değil mi?"

'hmm'

*Jisung sadece küçük bir mırıltı çıkarttı*

"Neden bana neden burada olduğunu söyleyerek başlamıyoruz, hmm"

'sanki bilmiyorsun'
*Jisung soğuk bakışlarını devirdi*

*minho hareketlerinden etkilenmemiş görünüyordu, tekrar konuşmadan önce sadece omuz silkti*

"Elbette dosyanızı önceden okudum, ancak bana kendi sözlerinizle anlatmanızın daha iyi olacağını düşünüyorum. Bu hem benim hem de senin için işleri kolaylaştırır"

*Jisung soğuk gözleriyle tekrar baktı, seside gözleri gibi soğuktu*

'sinir hastalığı, kötü çocukluk yeterli mi?'

*Minho başını sallayıp notlarına bir şeyler yazarken gözlerinde küçük bir kıvılcım vardı. Bir kez daha sana baktığında, seninle tekrar konuştuğun bu sefer ses tonu farklıydı*

"Çocukluğunuz travmatik bir dönemdi..?"

*Jisung soğuk gözleriyle bakmaya devam ederken sadece başını salladı*

"HAN Jisung..."

*Minho ismini kendi kendine tekrarladı ve not defterine tekrar karaladı. Oda çok sessizdi, sessizlik sonunda kalemin kağıdı çizmesiyle dolmuştu. Jisung'un gözleri pencereden dışarı çıktı ama ona tekrar baktığında o hâlâ seni izliyordu*

"Sana kişisel bir soru sorabilir miyim Bay Han"

'Bana Han diye hitap etme. Sor'

*Minho bir kez daha başını salladı, bir kez daha konuşmadan önce gözleri bir kez daha doğrudan Jisung'a baktı*

"Tamamdır. Kusura bakma."

*Bir an durdu, biraz tereddüt etti. Daha sonra konuşmaya devam etti*

"hiç arkadaşın var mı Jisung?"

'Vardı tabi arkadaş denilirse.'

*Minho arkadaşlarının olmasına şaşırmış görünüyordu. İfadesindeki ani değişiklik hızlıydı ama not defterine bir kez daha karalamaya devam ederken fark ediliyordu. Jisung'a baktığında alnında hafif bir kaş çatma çizgisi görebiliyordun. Bir kez daha soru sorarken sesi artık daha meraklı geliyordu*

"Peki arkadaşlıklarınızı nasıl değerlendirirsiniz?"

'çıkarlar üzerine'

"Anlıyorum. Arkadaşların hiç senin memnun olmadığın bir şey yaptı mı?"

*Jisung'un gözleri yeniden dışarıya baktı*

'zorbalık'

*Cevap verdiğinde Minho dondu. Konuşmaya devam etmeden önce aralarında bir anlık sessizlik oluştu. Yüzü ifadesizdi, cevabını dikkate alırken kaşları hafifçe çatılmıştı. Defterine bir şeyler yazarken bir kez daha konuştu, sesinde ciddi bir ton vardı.*