Yazarın ağzından:
Demiştik. Tanrı onların ruhlarını tekrar birleştirecek nerede olduğu fark etmezsizin.
Tanrı onların ruhlarını birleştirdi. Tanrı onların ruhlarını tekrar aynı dünyada birleştirdi.
Hastaneye yetiştirdiler onları o gün.
Kan nakli yapıldı ve zor da olsalar onları o gün orda kurtardılar.
Hoon's Pov:
"Gözlerim acıyo artık." dedim ve Sunoo'nun dizlerine yattım.
"Değdi sevgilim. Kurtardık bak onları."
"O an Jaeyun'la dalga geçmek yerine hemen kalkıp gitseydim bunlara gerek kalmazdı."
"Senin hatan değildi hem Heeseung için çok geçti."
"Haklısın." dedim ve yüzümü bacaklarına gömdüm.
"Ne oldu acaba?"
"Bilmiyorum ama bu saatten sonra Jaeyun'u Heeseung'a gerçekten emanet edebilir miyiz emin değilim."
"Belki bu sefer Heeseung'la alakalı değildir."
"Nasıl yani?"
"Belki bu sefer ikisinin de hatasıdır."
"Yine de ölüm bu kadar basit olamaz Sunoo."
"Neyse kafamızı bunlara yormayalım. Taehyun hyung ve sevgilisi geldiler mi acaba?"
"Bilmiyorum-"
"HEESEUNG NERDE?"
Sesi duyduğumda kalktım.
"HEESEUNG NERDE HOON?"
"Bir alt katta." dedim ve odasının numarasını söyledim. Direkt koşmaya başladı.
"Kuzeniydi di mi?"
"Evet."
"Bizde mi baksak?"
"Kime?"
"Heeseung'a."
"Bakalım sevgilim." dedim ve dizlerinden kalktım.
İkimiz de ayağa kalktığımızda Jay "Nereye gidiyosunuz?" diye sordu.
"Heeseung'a bakıcaz."
"Tamam bakın."
Sunoo'nun elini tuttum ve aşağı kata inmeye başladım.
Merdivenlerden inerken kafasını omzuma yasladı.
"Sen de mi yorgunsun?"
"Çok yorgunum."
"Uyansınlar, şu hastaneden de çıksınlar sana söz bir hafta izin alıp her gün evde kalıcam."