Köy Aşkı

10.bölüm

Seccadeyi yerden kaldırdım ve komodinin üzerine bıraktım. Akşam ezanı yeni okunmuştu namazımı kılıp merdivenlere yöneldim. Bir anda Nurhan hanımın çığlığı koptu avluda. Korka korka bakışlarımı aşağı çevirdim ve kolu ve karnında kanla avluda zar zor ayakta duran Azad'ı gördüm. Bir kolunda Baran diğerinde Ali ağa vardı.

Hızla merdivenleri inip yanına koştum "Azad Azad ağa iyi misin?" Diye telaş ve korkuyla sordum.

Nurhan hanımda "hangi soysuz yaptı oğlum bu ne hal? Bir şey söyle nolursun!"

Azad'ı alt katta ki odanın birine sokup yatağa bıraktılar. Baran "yenge sargısı yeni zaten ilaçlarını alıp gelicem ben. Sen üzerini değiştir çok sıkı da örtme."

Ali ağa, Nurhan hanıma dönüp "hadi çık çocukların yanından." Diye telkin etti.

Nurhan hanım ise "oğlum iyi misin?" Diye burnunu çekip sordu.

Yanında oturan annesinin göz yaşlarını silip "iyiyim annem hadi ağlama nolursun." Diyip yanağını öptü "bana bir tabak tavuk çorbası yapsan?"

Nurhan hanım hemen ayağa kalkıp "yaparım tabi sen iste yeter. Hemen yapıp geliyorum." Diyip odada ki son kişilerde odayı terk etti.

"Şey ben sana üst getirip geliyim hemen." Diyince "iç çamaşırı ve altta getir." Demesine başımı sallayıp odadan çıktım. Hızla üst kattaki odaya girip bir pijama takımı ve iç çamaşırı alıp yukarı çıktım. Odaya girdiğimde yatak başlığına sırtı dayalı uyuya kalmış Azad'ı gördüm. Yanına gelip oturdum ve terlemiş saçlarında elimi gezdirdim. "Azad hadi üzerini değiştirelim hm?" Gözlerini zar zor açtı.

"Değiştirelim tabi hayatım." Diye hınzırca güldü şuan gülmesi kadar mutlu olacağım bir şey daha yoktu o yüzden sırtını hafifçe yatakta ayırdım ve üzerindeki gömleğin düğmelerini açıp sırtından çıkardım. Çıkardığım gömlekle kanlı ve terli kısımları biraz sildim. Sonra ilk önce temiz atleti yaralı kolundan sonra ise diğer kolu ve başından geçirdim. İnce tişörtü giydirip üzerine kapşonlu geçirdim.

Altı ise daha zor olacaktı. Ona bakıp "ayağa kalkabilir misin?" Diye sordum. Gülerek "ne yapcaz ayakta. Ben yatarak denedim ayakta pek bir bilgim yok. Tabi istersen olur ama.." demesiyle yeni anladım ve koluna vurdum. "Altını değiştirmek için dedim Azad ağa." Diyince kasları çatıldı. Kolunun altına girip ayağa kaldırdım ve tek eliyle duvarı tek eliyle yatak başlığını tutuyordu.

Pantolonun kemerini ve düğmesini çözdüm işte tam bu durumda kızarmamak elde değildi. Pantolonu bacaklarından da çıkardım ve köşeye attım. Sonra sıra boxera gelince yutkundum ve lastiğine elimi atınca bir kıkırtı duydum. Kafamı kaldırıp bakınca güldüğünü gördüm "niye gülüyorsun!?" Diye hiddetle çıkışınca "ilk kez görmüyorsun heycanlanma." Diyince "ne halin varsa gör suç bende ki sana yardım etmeye çalışıyorum. Maşallah domuz gibisin hiç gerek yok bana!"

Gitmeye çalışınca "Zeynep canımın acısını unutmaya çalışıyorum. Az yardım etsen nolur sanki." Diyince gözüme çok  masum gözüktü. "rahat dur o vakit!" Diye uyarıp iç çamaşırını çıkardım ve aşağı bakmadan hızla diğerini giydirdim. Eşofmanınıda giyince yatağa yatırdım. Kolumdan tutup beni de yanına oturttu ve konuşmaya başladı.

"Zeynep bana ağa deme sen benim karımsın. Asıl ağa sensin benim ağam." Diyip alnımdan öptü yanındaki yorganı kaldırıp "gel yanıma hadi!" Diyince yanına yattım. Beni yaralı olmayan tarafına yatırıp kendine çekti geri çekilmek isteyince "rahat dur artık" dedi buna karşın "hastasın bir şey olacak." Dememle saçımı kokladı.

"Benim ilacım yanımda merak etme bana hiç bir şey olmaz. Sende hadi yat bir an önce." Deyince gözlerimi kapadım. Odada tıkırtı sesi gelince gözümü açtım. Nurhan hanım karşımdaydı hemen kalkmaya çalıştım ama vantuz gibi yapışmıştı adam bana.

Gülüp "siz yatın ben çorba getirmiştim ama uyumuş Azad yarın içer hadi Allah rahatlık versin." Diyince bende sadce "sizede" dedim ve kafamı geri yerine koydum. Sonra Azad'ın sesini duydum "kapıyı kitler misin?" Diyince kalktım ve kitledim herhalde öyle rahat ediyor dedim kendime ve açık perdeleri de kapadım.

Geri yanına girince ani bir hareketle beni altına altı ağzımdan ufak bir çığlık koptu. Sinirle "hastasın sen yat hadi!" Deyince çıkladı "çık olmaz daha ikinci gecemiz bırakmam." Dedi bu haline sabır çekip "hadi Azad uyu bir yerine bir şey olacak!"

"Yatarım ama sen üstüme gelirsen." Diyince kaşlarımı çattım "ne demek o!?" Der demez altıma yattı ve beni kolumdan üzerine çekti. Kucağına oturmuştum "bu yaptığın ne azcık sabırlı olsana hem sen!"

"Sen varken olamıyorum" diyip dudaklarıma kapandı sertçe öpüyordu sadece ellerini belime koydu derince inledim "Azad ahh!" Diye bu halime güldü. Altımdaki sertliği yine hissettim ilk kucağına çıktığımda yoktu demek ki tahrik olması gerekmiş diye geçirdim içimden.

Kendimi ona bastırdım ve öpüşüne karşılık dudağını ısırıp ayrıldım ondan, hafifçe kucağında hareket ettim. "Zeynep zorluyorsun beni!" Güldüm hınzırca ve kulağına "zorlansan nolur ki?" Diye arsızca sordum.

Bir an durmadan beni yanına çekti kalçamı kendine dayadı ve sırtımı belimden tutup göğsüne çekti. Boynumu öperek "ne mi olur gör bakalım ne olur!" Diyip elini aşağı attı.

Pijamadan içeri sokup iç çamaşırımın üzerinden okşadı beni. Bu inlememe sebep oldu buna karşın başımı kendine çevirip dudaklarıma yapıştı. İnlemelerim dudakları arasında kayboluyordu adeta.

Elini bu sefer içime sokmaya başladı işte bu beni tahrik etmişti fazlaca. Elini iç çamaşırından içeri atıp dudağımı ısırarak bıraktı ve boynumdan devam etti. İki parmağını sokup bekledi öylece "hadi dayanamıyorum!" Dememle hızlı hızlı sokup çıkarmaya başladı.

Çıkan vıcık vıcık sesler beni daha da tahrik edip hoşuma gitti. Bunun üzerine parmakları içeride hareket etmeye başladı. Tek elini göğsüme çıkarıp sütyenden içeri soktu ve sıktı. İnledim "adımla inle Zeynep. Söyle ne kadar çok istediğini yoksa dururum!"

Elinin üzerine elimi koydum ve daha çok sıkmasını sağladım "istiyorum seni Azad!" Buna karşın göğüs uçlarımı iki parmağı arasında ezdi. Parmaklarıyla biraz daha hareket etti ve beni kendine dayayıp sertliğini hissetmemi sağladı.

Artık içimde hareket ederken aynı anda benim kalçamı da kendine sürtüyor ve kendide rahatlamaya çalışıyordu. Titreyerek geldiğimde hala hareket etti ve sonra elini çıkarıp yaladı. "tadın tahminim gibi mükemmel."

Bu sefer sütyenin kopçasını arkadan çözdü ve iki elini göğüslerime atıp sıkmaya yogurmaya ve git gide kendi sertliğine dayamaya başladı ona istediğini vericektim. Benim rahatlamam için uğraşmıştı çokça. Bende kendimi ona bastırıp kalçamı adeta ona sürte sürte dans ettirmeye başladım.

İnledi hoşuna gitmişti beni kendine çevirdi ve ellerini kalçama attı. İlk önce koca elleriyle sıktı sonra bırakıp yoğurdu. Kendimi ona bastırdım ve sanki içimde gibi bir ileri bir geri hareket ettim. İnledik ikimizde en sonunda ise o da rahatladı. "Zeynep deli edersin adamı!" Diyip gülerek beni göğsüne çekti. Hızlı hızlı nefes alıp verdik ikimizde ve uykunun kollarına attık kendimizi bu yorgunlukla.