5. Bölüm

1.7K 102 11
                                    

#TarifsizMutluluk

Kendisine Tarifsiz Mutluluk yaşatan kadının alnından öpüp gülerek elinden tutarken arkasına döndü Baran bey. Sevdiği kadını istemediği biri ile zorla evlendirmeye çalışan kadına öfkeyle bakarken de şunları söyledi tek tek.

" Şimdi herkes susup beni dinleyecek ve şu anda söyleyeceklerimi beynine bir anı gibi kazıyacak. Zira biraz sonra söyleyeceğim sözleri ve vereceğim emirleri tekrarlamayacak, anlamayıp bana, ona verdiğim emrime karşı geleni şiddetle cezalandıracağım. O yüzden herkes kulağını açıp iyi dinlesin beni. "

Bağırarak yaptığı konuşmanın ardından sakinleşmek için bir an susup etrafında kendisini pür dikkat dinlemeye başlayan kalabalığa baktı bir süre. Kendisini dinlediklerini görünce de devam etti konuşmasına.

" Arkamda bulunan bu kız, sıradan bir kız değildir bundan böyle. Çünkü bu geceden sonra Baran Aslanbey'in nişanlısı, müstakbel karısıdır O. Eğer gözünden tek bir damla yaş aktığını görür veya duyarsam. Andım olsun ki hepinizin başına yıkarım bu konağı. "

Ettiği tehditle herkese meydan okurken etrafındakilere dik dik bakmayı da ihmal etmiyordu. Öfkeli tavrını bozmadan sevdiği kadının babasına dönerek konuştu.

" Adar ağa, kızın Azra'yı okuması için yurt dışına göndermek isterim. De hele, var mıdır iznin? " Damadının kendisine sorduğu soruyla bir an bocalayan yaşlı adam bir an ne diyeceğini bilemese de hemen toparlanarak kendine geldi ve hiç bekletmeden cevabını verdi.

" Karımın Dilan'a yaptıklarını duyduktan sonra tüm bunları Azra'ya da yapmayacağının bir garantisi yoktur Baran ağa. O yüzden sen ne dersen odur bundan böyle. Düğünün ardından gidebilir. "

Aldığı Haberle mutlu olmuştu Baran bey. Ona başını sallayarak cevap verip tekrardan arkasında durmuş yüzünü kaplayan şaşkınlıkla bakan sevdiği kıza dönerek elini yanağına koydu.

Dilan...
Yanağıma koyduğu elinden gelen sıcaklıkla gözlerim huzurla kapanıp da derin bir nefes alıp verirken bir anda gezninden gelen iç ısıtan sıcacık sesini duymamla gözlerimi açıp bana daha önce hiç kimsenin bakmadığı kadar güzel bakan kehribar gözlere bakarak dinlemeye başladım onu.

" Dilan. "

Öyle güzel Dilan demişti ki. Hasret vardı. Özlem vardı sanki o ses tınısın da. Sessizce onu dinlemeye devam ederken konuşmasının devamını merak etmeden duramıyordum.

" Bu bir hafta bol bol dinlen. Zira 1 hafta sonra sırayla nişan, kına ve düğünü yapacağız ve sen Dilan Aslanbey olarak benim karım, çocuklarımın anası olacaksın. Bunu sakın unutma. "

Duyduğum sözler beni gerçek dünyaya döndürürken şaşkınlıkla yüzüne bakmaya başladım.

" A. Ama. Ama sen demiştin ki. Yani. Bu. Ben. "

Yaşadığım şaşkınlıktan dolayı bir türlü konuşamazken hala yanağında olup arada okşadığı elini dudaklarıma götürerek susturması üzerine sessiz kalmak zorunda kaldım bir anda.

Yüzünü yüzüme yaklaştırması kalp ritmimi üst seviyeye taşırken de kısık sesle konuşmaya başlamasıyla ne söyleyeceğini merak ederek dinlemeye başladım onu ve duyduklarımla bir anda şoka girdim.

" Sesini duyduğum kalp atışların bana bu evcilik oyununun çok da uzun sürmeyecek dediği için böyle söyledim Dilan. Ama sen sakın üzülme. Sen, istemeden asla dokunmam sana çünkü. Sadece seni beklediğimi bil, yeter. İyi geceler sana. "

Baran...
Son sözlerimi söyleyip de anlını öptükten sonra onun bana bir şey söylemesine fırsat vermeyerek arkamı dönerken hayranlıkla bizi izlerken bekleyen aileme baktım ve onlara

" Hadi eve dönüyoruz. "

Dedikten sonra arkamda bana şaşkınlıkla bakmaya devam ettiğinden emin olduğum bir kadın bırakarak evden çıktım. Sonra da ailemle birlikte arabaya binerek yola koyuldum.

BARAN BEY Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin