8.Bölüm:Sorgu

702 48 0
                                    

Kayıt başlamıştı.Önüme birkaç fotoğraf konuldu.Karsimdaki beyaz sakallı yaşlı asker eliyle Ahmet'in fotoğrafını gösterdi.

"Bu adamı tanıyor musun?"

"Evet.Ahmet.Abisi öldükten sonra onun yerine geçti."

Eliyle başka bir adamı gösterdi.

"Bu?"

"Oğlu Arda.Babasına destek olan biri.Çoğunlukla babasına boyun eğer ne derse yapar ve sesini çıkartmaz."

Düz bir ifadeyle bakmaya çalışıyordum ama o kadar ofkeliydim ki bu adama.

"Peki ya bu?"

"Ahmet'in abisi"

Adını bilmiyordum.Bilsemde anmazdım zaten.

"Peki ya bu?"

Ve o adam.Ruhumun katili.Bana takıntılı olan o adam.

Derince yutkundum.Aklima birkaç gün öncesi geldi.Karşımdaki asker dikkatlice yüzümü ve duygularımı inceliyordu ancak ben içimde kopan fırtınalara uğraşıyordum.

"Rüzgar Atasoy"

Derin bir nefes aldım ve karşımdaki askere baktım.

"Kağıt,kalem ve silgi alabilir miyim? A4 kağıt olursa daha iyi olur."

Başta sorgulasada kapının yanında bekleyen askere başıyla işaret verdi.Asker çıktıktan 5 dk sonra elinde istediklerinde gelmiş,önüme koyup geri yerine geçmişti.Önümdeki kâğıda orada gördüğüm haritayı çizmeye başladım.

"Ahmet hafife alınacak biri değil.Bunun farkındasınız değil mi?Diğer teröristlere benzemez."

Koltukta arkasına yaslandı ve kollarını göğsünde birleştirip konuşmaya başladı.

"Onu diğerlerinden özel kılan ne?"

"Sistemi"

"Ne sistemi?"

"Ahmet diğerlerine benzemez.Kendine has sistemiyle adamlarını eğitir.Daha önce Ahmet'in adamlarını yakaladığınızda başta konusmadilar öyle değil mi?"

Gözlerimi kağıttan çekip karşımdaki askere diktim.Kaşları havaya kalkmış beni dinliyordu.Tekrar önümdeki kâğıda döndüm ve konuşmaya devam ettim.

"Dediğim gibi Ahmet'in eğitim sistemi farklıdır.Bir gün adamlarıyla köye baskın yapar yaklaşık 6-7 yaşlarındaki çocukları ailelerinden zorla alı koyardı.Kendi mekanına getirip döverdi.Çocuklar biraz büyüyünce onlara dövüşü öğretirdi.Belli bir yaşa gelince ikisini seçip kafese koyardı.

Derin bir nefes alıp devam ettim.

"Kafes illegal dövüşlerin olduğu bir yerdi.Kazanmak için karşındakini öldürmen gerekir.Çoğu kişi hatta neredeyse herkes bunun acımasız sıradan bir dövüş olduğu düşünürdü ancak tam tersi herşeyin başıydı."

Silgiyi alıp yanlış çizdiğim yeri sildim ve sonra çizime devam ettim.Derin bir nefes alıp tekrar konuştum.

"Kafes aslında herşeyin başlangıcı olarak anılır.Kazanmak için rakibini öldürmesin.Eğer kazanamayıp kaybedersen işler değişir."

Yutkunup derin bir nefes aldım ve devam ettim.

"Eğer kaybedersen önüne iki yol açılır.Ya gururundan ödün vermeyip karşındaki kişinin seni öldürmesine izin verirsin ya da gururundan ödün verip Ahmet'e yalvarırsın."

Elimdeki kurşun izini sildim ve devam ettim.

"Ahmet bunu kabul eder ve seni bodrum katına yollar.Bu aslında bir teslimiyet.Eger kafeste kaybedersen kendini ve hayatını Ahmet'e teslim ediyorsun.Bodrum katında ise 2 yolun var."

Gerçek Hayatım Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin