Alışveriş merkezine yeni girdik.Şimdi üst kata çıkıyoruz.Ayza ve ben en az Duru kadar heyecanlanmıştık çünkü uzun zamandır gelmemiştik birlikte oyun alanına.
Oyun yerine girdiğimizde oyuncaklar için gerekli olan karttan alıp oyuncaklara yöneldik.İlk önce Duru'nun oynayabileceği şeyleri oynayıp sonra bilardo oynayacaktık.Yani bizimkiler oynayacaktı çünkü benim pek parlak bi geçmişim yok yani bir iki vurmuşluğum var ama onun dışında oynayabildiğim söylenemez.
Duru'yu oyuncaklardan birine bindirdiğimizde. Emir ve Sarp silahlı bi oyunu oynuyorlardı.Demir ve ben Duru'nun yanındaydık.Ayza ise Emirlere bakıyordu.Ayza'nın yanına gittim ve bizde bi oyun seçip oynamaya başladık.Duru ve bizimkiler oyuncakları bırakmıştı.Bu sefer Demir ve ben basketbol oynamaya başladık.Onun sürekli basket atması beni sinir etti çünkü bi insanın her attığı basket olamazdı yani her attığı basket oluyordu.
"offf hep sen attın ya bune böyle her attığında basket olamaz yani"dedim.
"Sende at Çağla bak hadi bıraktım bekliyorum at"dedi sırıtarak.
"Sırıtma Demir atıcam şimdi görürsün"dedim.
"Tamam tamam hadi bekliyorum"dedi.
Topu alıp attım ama girmedi.Hayır atıyorum işte girsene ne yapalım şimdi burda profesyonel basket teknikleriyle mi oynayalım.
"Off niye olmuyo"dedim.
"Yanlış atıyorsun bak gel göstereyim"
"Tamam,göster"
İki tane tane topu eline alıp yanıma geldi birini kendisi tuttu diğerini ben aldım.
"Bak böyle tutacaksın,sonra da şu şekilde at"dedi.Attığı top yine basket olmuştu.
Bakıyordum ama sanırım hala doğru tutamamıştım.Demir gülüp sağ tarafıma geçti ve topu düzeltti elinin biri bir elimde diğeri diğer elimin üstünde duruyordu sonra beni bıraktı ve bende topu attım.Olmuştuu işte dostlar yetenek yani Demir'in yardım ettiğini tabiki siz de unuttunuz bende unuttum.Ben mükemmel attığım için girdi o top.
"Olduu Demir bak attım gördün mü yetenekli olunca böyle oluyo işte"dedim ve saçımı elimle savurdum.
Benim hareketlerime gülüyordu.
"Evet Çağla sen çok yetenekli olduğun için oldu aslında ben hiç yardım etmemiştim."dedi gülüşünün arasından.
"Evet sen yardım mı ettin? ben hiç hatırlamıyorum"dedim.
Beraber gülerek bizimkilerin yanına gittik.Emir Duruyla birlikte motora binmişlerdi.Büyük ihtimalle Duru'nun boyu yetmemişti Emir arkada Duru onun önünde ekranı izleyerek motoru hareket ettiriyorlardı.Duru kıkırdayarak Emire ayak uyduruyordu.
Sarp ve Ayza adını bilmediğim ama buz hokeyinin masadaki hali gibi olan oyunu oynuyorlardı.
...
Oyuncaklarla eğlenmeyi bırakmış bilardo kısmına geçmiştik.Bizimkiler gayet iyi oynarken ben ve Duru onları izleyip yandaki koltukta oturuyorduk.
"Pişt, komşu kızım gelsene."dedi Demir
"Yok ya ben pek oynayamıyorum"dedim.
"Gel ben sana gösteririm"dedi
"Yok yok sen oyna ben zaten yapamıyorum denedim daha önce"
"Tamam gel birdaha deneyelim"
Karasız kalmıştım çocuk ikide bir bana bişeyler öğretmeye çalışıyordu ama sanki gitmezsem bırakmaz gibiydi.Kısa bi süreden sonra
"Tamam"dedim ve Demir'in yanına gittim.
"Aşkım ben sana güveniyorum yaparsın"dedi Ayza
"Hadi kankam göster şunlara nasıl oynanırmış bilardo"dedi Emir
"Bak şöyle yapacaksın"diye anlatmaya başladı Demir.Sol elimi masanın üstüne koydu sağ elimin üstünede kendi elini koyarak istekayı (bilardo sopası) tuttu.Hafif eğilmiştik ve toplara doğru bakarken Demir yavaşça beni bıraktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Komşu Çocuğu- yarı texting
Novela JuvenilÇağla'nın hem sınıfına hem binasına yeni gelen Demir'e hissettiği ama bi türlü kabul edemediği duyguları yüzünden aklı çok karışıktır ve bu karışıklığa çözüm bulmaya çalışırken yaşadıklarını anlatıyorum. :)) Her hafta atabildiğim kadar bölüm atmaya...
