ORHOL VE ALGON HİKAYELERİ

Yüzleştikten sonra part 4

Moğol kervanı geldiğinde atlardan inip etrafa bakmaya başlamışlardı tuzağın işe yaramış olduğu düşüncesiyle bir kaç nöker oraya doğru gitti çukurun içindeki alplar kılıçları ile karşı koyunca neye uğradıklarını şaşırdılar. Nökerlerin başına yağan oklar devam ederken şehzadeler kılıçlarını çekip meydana çıktılar, nökerlerle kısa süreli bir savaştan sonra arabaların  başına yöneldiler.

- Bunlarla vuracaktınız bizi ha. Ama düşünemediğiniz tek bir nokta var Osman bey zalimi kırmaktan asla çekinmez.

- Ağabey belli ki düşündüğümüz gibi olacak dilersen bir kaç alpla gönderelim. Doğru dersin Alaeddin moğol işini bu kadar kolaya getirmez.

- Orhan bey düşündüğünüz şey nedir? Elçim hatunun sorusu holofirayı sinir ederken Gonca konuştu.

- Eğer bilmen gerekseydi divanda olurdun Elçim hatun. Elçim goncaya küçümser bir bakış atıp konuştu. Doğru dersin Gonca hatun ama bende ne edeyim Osman bey çaşıt olana bile itimat eder benim neyimden çekinsinlerde  bir şey saklasınlar. Holofira zaten Elçime karşıyken bu laf ile sınırları zorlamıştı tam hançerini çekecekken Goncanın elçime attığı tokat ile yerinde durdu.

- Hatun eğer o ağızından bir kere daha sabrımı sınayacak bir laf çıkarsa koparırım o dilini. Gonca bırak hayde, Alaeddin anın şoku ile bir şey dememişti goncanın bu hâlini çok seviyordu. Gonca Elçime öldürücü bir bakış atıp, atlara yöneldi.

- Gonca ellerin dert görmesin cidden bana kalsaydı orada onu yolardım.

- Yok holofira sakin olasın  hele bir vazifeyi bitirelimde.  Söz o vakit karışmayacam kenarda oturup sizi izlerim. Gonca Orhan beyle holofiranın arasının açılmaması için önce atılmıştı. Zaten bu hatun yüzünden ikiside gergindi.

Atlara binip kervanı söğüte bırakmak için yola çıkmışlardı Gonca düşüncelere dalmış atına arada komut verip Alaeddine bakıyordu herşeyin bittiğine inanamıyordu Alaeddin nasıl bu kadar rahat olabiliyor onuda anlamıyordu. Gerçekten Alaeddin için bitirmek bu kadar kolaymıydı.

- Eee Gonca hatun ne vakit dönecen Kütahyaya. Alaeddin bilerek mi böyle yapıyordu.

- Dönmeyeceğimi evvelinde söylemiştim Alaeddin bey. Niye ne güzel kısmetinde açılmış. Gonca anlamıştı ağzından laf almaya çalıştı.

- Kim? Holofira merakla sordu. Bana nası söylemezsin Gonca. Holofira hele bir dur ortada bir şey yoktur. Eee bu niye öyle der.

- Yani doğru der ama ben istemedim anamın işi zaten bu. Ha iyi tamam ama bence düşün etraftaki  hödüklerden iyidir o kesin bir hâl. Gonca ve Holofira gülüşürken Orhan alınarak konuştu.

- Etrafta ne hödüğü var prenses holofira. Şöyle bir baktım iki tane birbirinden yiğit şehzade var karşınızda.

- Sağol ağabeyim benim ama kıymet bilmezler işte ne edecen. Hem ne diye laf edersiniz ki nice hatun sizin yerinizde olmak ister.  Alaeddin pot kırdığını farketmeyerek atını sürmeye devam etti.

- Öyle Alaeddin öyle ama siz derken biraz daha açık konuş ben anlamadım. Hadi benim orhanla devam eden bir sevdam var ya sen Goncaya bitti demedin mi. Alaeddin dediğini yeni anlamış gibi birden ağabeyine baktı "ne ettim" diye.

- Yahu Holofira sende bilmezmiş gibi konuşma sevdalılar arasında olur öyle şeyler. Hem bir vazifeyi bitirip teyzenden seni isteyim o vakit Gonca bacım ve Alaeddinde bize eşlik edecek. Çifte toy ederiz.

-  Ağabey sizin eğlenecek başka şeyiniz yokmu ha hem ben susadım atlarda helak oldu hele şurda bir dinlenelim.

Yol çok yorucu geçiyordu hava sıcak değildi ama esen rüzgarında faydası yoktu. Biraz dinlenmek için mola verdiler.