6| KÖTÜLÜĞÜN SIRADANLIĞI

1.8K 127 20
                                    

~Bazen gereken tek şey, yalnızca bir gram deli cesaretidir.

***

"Seni işe yaramaz velet, tek yaptığın bütün gün odana tıkılıp hayvan gibi yaşamak! Ne zaman bir işin ucundan tutup bir baltaya sap olacaksın ha?!"

Adam, kapı kulbundaki elini çeker çekmez yatağında öylece uzanan çocuğa doğru yöneldiğinde, hala bir cevap alamamış olması yüzünden sinirlenmeye başlıyordu.

"Hey! Sana diyorum gerizekalı, dilini de mi yuttun artık ha! Bıktım artık bu yabaniliğinden, bir de şu nankörü hala besliyorum işe bak!"

Battaniyesinin içine iyice sünen esmer çocuk, korkudan çattığı kaşlarıyla o yün parçasına daha da sıkı sarıldığında, odadaki adam bir küfür savurup kapıyı çarparak çıkmıştı. Yalnız kalmasıyla beraber saniyeler sonra kafasını gizlediği battaniyenin altından çıkaran beden, yatağının yanındaki masa lambasını gizlice açıp, yalnız olduğuna emin olduktan sonra yastığının altındaki quantum kitabını çıkarıp kaldığı yerden devam etmiş, saatler sonra kıymetli kitabının üzerinde uykuya dalmıştı.

Sabah uyandığında ise amcası evden çıktıktan sonra üzerine hızlıca parkasını geçirip kendini dışarı attığında, sudan ve ıslanmaktan hoşlanmadığı için günlerdir yıkamadığı dalgalı saçları dağınık şekliyle kuru soğuğa meydan okuyordu. Varacağı rota olan gizlice part time çalışğı kütüphaneye vardığında etrafın sakinliği ile rahat bir nefes almış, dışarıdaki taşıt ve insan seslerinden izole olan sessiz ortam ile yüzünde tuhaf bir gülümseme belirmişti.

Aldığı quantum fizik kitabını 2 gecede bitirdiği için bugün bir diğer yenisi ile değiştirecekti, orada çalışğı için bu konuda herhangi bir sorun olmadığından yeni seçeceği kitabı çoktan kafasında programlamış, okumak için şimdiden can atıyordu. 'İ' harfi raf sırasına varan adımları ile ellerini heyecanla "insan anatomisi atlası" kitaplarının arasına daldırmış, bu sırada da zihnindeki bunların doğruluğunu tartışmak, denemek, görmek isteyen tarafıyla parıldayan gözleri irileşerek etrafı kontrol etmişti.

Çevresinde, birkaç metre yakınında birilerinin olması onu hep huzursuz ettiğinden en azından en sevdiği şeyi yaparken yaptığı araştırmanın ortasında yalnız olmak, rahat bırakılmak istiyordu.

Bir an duraksayarak eli rafların içinde havada kaldığında, irisleri birkaç tur sağa sola düşünür gibi hareketlenmiş, fikrini değiştirerek "H" harfinin olduğu kısma gidip "Hayvan Anatomisi" kitabını parkasının içine atıvermişti hızlıca.

Kalan tek aile ferdi amcasından yeterli maddi desteği sağlayamadığı için liseyi açıktan okuyor; fizik, kimya ve biyoloji konuları dışındaki tüm dersler onun için aptal birer safsata idi. Nadiren bazı toplu derslere zorlukla da olsa katılır, her katıldığında da hocalarının sorduğu çoğu soruda bir mana ve hata bulduğundan, orada da sevilmezdi. Arka sırasına geçtiği gibi problemleri çözebilmek için eline kalem bile almaya ihtiyacı olmaz, sadece oraya çıkan öğretim görevlisinin konular hakkında yaptığı saçma anlatışları dinler, sonra da bir hayalet gibi kimselere görünmeden evin yolunu tutardı. Tüm notlarını zihnine kazırdı o, deftere ihtiyacı yoktu.

TANRI'NIN ADASI: MühürHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin