10.Bölüm:İhtiyar

703 39 3
                                    

Karşımdaki adamı umursamadan soyunma odasına gittim.Üstümü değiştirdikten sonra eve doğru yürümeye başladım.Yol kenarında bir taksi çevirdim ve taksiye binip yola öyle devam ettim.Spor salonundan çıkarken ona bakmamıştım.

Evin önüne gelince taksiye parayı verip indim ve ilerlemeye başladım.Zili çalınca kapıyı Selma hanım açtı.Terli halimi görünce endişelenmiş bir şekilde bana baktı.

"Kızım bu halin ne?"

"Biraz spor yaptım korkulacak bişey yok."

Bişey demesine müsade etmeden yukarı bana verilen odaya çıkmıştım.Kısa bir duşun ardından.Üzerime rahat birşeyler giyip aşağı indim.

Evde sadece mert,Selma hanım ve çalışanlar vardı.Digerlerinin nerede olduğunu bilmiyordum.Salona geçip koltuklardan birine oturdum.Telefonla oynarken Selma hanım içeri girdi ve boğazını temizleyip konuşmaya başladı.

"Kızım bu gün dedenler seni tanımak için buraya gelecekler."

"Erken değil mi?Ayrıca sizde biliyorsunuzdur ben buraya gönüllü gelmedim."

"Bir şans veremez misin?"

Bilmiyordu.Murat Bey hiç birşey anlatmamıştı.Şu an karşısında ikili oynayan bir insan olduğunu bilmiyordu.

"Hayır"

Kimseyi kendi hayatıma alamazdım.İnsanlar hakkımdaki gerçekleri öğrenince benden kaçmak isteyecektir.Bu hayattan tek öğrendiğim şey her zaman yalnız olduğum.

2 yıl önce bırakmıştım ben umudu.Yeniden hayat kuracağımı düşünmüştüm.Oysa orada esir olduğum zaman söyledikleri sözlerde haklılardı.

Beni kimse sevmezdi.

Ben kusurluydum.

Kimse beni kabul etmezdi.

Herkes hayatımı yönetebileceğini düşünüyordu.Benim yerime karar verebilecekleri otur dediklerinde oturan kalk dediğinde kalkan bir köle gibi hayatımı yönetecek ve benide kukla gibi kullanacaklarını sanıyorlardı.

Fakat bilmedikleri bişey vardı.Benim elimde kalan tek şey hayatımdı.Yaşamamdı.Ben yaşayabilmek için elimi kana sürmüştüm.Bedenimi kullanmalarına izin vermiştim.Yapmiyacağım birşey yapıp düşmanıma yalvarmıştım.

Aslında herşey beynimin oynadığı bir oyundu.

Kimseye yalvarmamıştım.

Öyle düşünmelerini istemiştim.

Kimseye bedenimi kullanması için izin vermemiştim.

Başkaları zarar görmesin diye kendimden vazgeçmiştim.

Bir insanı en çok mutlu eden şey rakibini yenmek,onun kaybetmesini sağlamaktı.Benim yenilgim gini.Bu onların şüphesiz en sevdiği andı.

Benim yalvarışım benim yenilgimdi.

Ben kaybetmemiştim.Bu hazzı onlara yaşatmak istememiştim.O yüzden hiçbir zaman yalvarmamıştım.

Yalvarmadığım için bedeller ödenmişti.

Onlara yalvarmam için defalarca kemer yemiş ve derim yakılmıştı.Yaralar açılmış hiçbirini sarmamışlardı.

Birgün ödenen bedellerin intikamını almak istemiştim.Gözümü karartmıştım.Ellerimde kalan tek şey olan hayatımı almalarına izin vermek istemedim.Elimi kana buladım.

2 Mayıs benim yeniden doğuşumdu.

O an kabul ettim yalnızlığımı.Bu zamana kadar gelmeyenin bundan sonra gelmeyeceğini düşündüm.Geleceğini bilsem elimi kana bulamazdım.

Gerçek Hayatım Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin