9 | SEKS Mi BARBARLIK MI?

2.7K 125 11
                                    

***

"Sen Valeria Wolt, tarafımca uyarılmıştın ve bu... Sana olan son ikazımdı."

Cümlesinin hangi ara bittiği saniyeyi bile kavrayamadığım bir zaman diliminde

az önce önümdeki bedenin varlığı görüş açımdan silinmiş ve göğsümle yüzümü hemen arkamdaki masaya mıhlanmış halde bulmuştum.

Arkama çevrilip, yüz üstü masanın üzerine serilişimin sertliği ile nefesim bir an için kesilirken o, hala yerdeki zemine temas eden ayaklarımın hemen arkasına çevik bir hamleyle, ellerimi sırtımda birleştirerek konumlanmıştı çoktan.

İrislerim dehşetle açılırken, hızından dolayı ne ara bu pozisyona geldiğimizi bile anlayamadığımda zaman durmuş gibiydi. Ellerinin hemen arkamda sırtımdan uyguladığı baskıyla soğuk masanın yüzeyine temas eden yanağım zemine iyice yapışmıştı.

Kalkmak için bir hamle yapsamda tutuşu adeta tonlarca ağırlıkta bir taş kadar sertti ve buna izin vermeyip, pozisyonu bozmadan arkamdan sırtıma doğru üzerime eğildiğinde, güçlükle konuşmaya çalışsam da sözümü kesen taraf oldu.

"Bay Joseph-"

"Valeria, açıkçası bir öneride bulunmam gerekirse, o da artık şu çeneni kapayıp susma vaktinin geldiğidir."

Az önce öyle bir cesaret showu sergiledikten sonra başka ne bekliyordum ki... Bu adamın gücünü hafife almak sanırım yaptığım ilk değil ama, en büyük yanlıştı.

"Oh, şu an verecek cevabın kalmadı ve gerçekten susuyorsun demek... Hadi ama... Nerede az önceki o korkusuz asker?"

Asker?

Bir saniye. O benim kim olduğumu çoktan biliyor muydu? Ya da sadece gelişi-güzel bir deyim olarak mı çıkmıştı ağzından?

Öğrenmenin tek yolu vardı; hayatımla kumar oynamak.

Bu yüzden derin bir nefes alıp ecelime yürüdüm.

"Söyleyecek şeylerimin bittiği fikrini size düşündürdüğüm için üzgünüm doktor, zira asıl konuşmak istediklerim henüz başlamış bile değil."

Arkamda kavradığı bileklerimden öyle bir sıkıca tutmuştu ki moraracağından emindim.

"Demek öyle... Şu durumdaki savunmasız biri için neler konuşacakmışsın, zevkle dinliyor olacağım ama çok da sabırlı biri değilimdir, başlasan iyi edersin."

Yakınlıktan dolayı arkadan kalçalarıma doğru istemsizce temas eden baldırlarına kasıklarıma giren sızı, düşünme yetimi güçleştirirken, birbirimize karşı açtığımız muharebede, mağlup taraf şu an için ben gibi gözükse de, ilerisi ve uzun vadedeki galibiyet için kozlarımı oynayacaktım.

"Konuşmaya devam edeceğim ama önce siz de yarım bıraktığınız şeyi tamamlamalısınız Efendi Morr."

Onun hassas damarına basıp vurguyla sözlemiştim son heceleri. Kesinlikle sıyırmış olmalıydım.

"Ne diyorsun? Neyi yarım bırakmışı-"

Beklemediği bir anda kalçalarımı arkamdaki bedene doğru hareket ettirdiğimde ipler iyice kopmuş ve dokunuşumla beraber nefesindeki hırıltı kendini duyurmaya başlamıştı.

TANRI'NIN ADASI: MühürHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin