Selammm bölüme geçmeden önce üstteki şarkıyı açmayı unutmayın.
Ayrıca oy ve yorumlarınızı bekliyorum takip etmeyi unutmayın.💓
İyi okumalarrr.
-Sadece Ritimler Birbirini Takip Eder-
Tekrar yürümeye başlayalı aşağı yukarı yirmi dakika olmuştu ve bu sefer kafama eseni değil de yol ayrımlarında arkamda konuşan onun sözünü dinliyordum. Saat artık akşam olmuştu ve bizim yolumuzu aydınlatan tek ışık ay ve telefondan çıkan flaştı.
Onunla oturup dinlenirken bazı konuşmalar geçmişti aramızda, ondan beri yol boyunca ikimiz de sustuk sadece o yolu tarif etti ara sıra. Yutkunarak önüme gelen bir tutam saçı gözümün önünden çektim ve kulağımın arkasına sıkıştırdım. Nasıl bu kadar ilerlemiştim? Yolda ilerlerken hiç bu kadar uzak gelmemişti yol, düşünürken yolu unutmuş olmalıydım.
"Sağ dön ve patika boyunca ilerle." Cevap vermeden yolun belli olduğu sağ tarafa döndüm. Yavaş yavaş hatırladığım yollara giriyorduk, buradan geçtiğimi hatırlıyordum.
Tartışmamız ikimizin arasında yine derinlere gömülerek ufak bir esintide gün yüzüne çıkmayı beklemeyi başladı. Ne o kızdan o, bahsetti ne de bir ikizim olduğuna inandığımı ona söyledim sadece susarak yürüdük ve birbirimizi hissettik.
Onların yanında ne kadar süre kalırdım bilmiyorum ama o evde hiçbir zaman birbirlerine gördükleri saygıyı duymayacağımı biliyordum. En basitinden daha birkaç saat önce Ardınç neler yaşadığımı bile bilmeden küçümseyerek konuştu. O an kafamda çok şey kuruldu mesela aynı şey o masada Sevinç'in başına gelse yine aynı tepkiyi mi verirdi? Yine umursamaz şekilde konuşur ve dalgaya alır mıydı? Merak ediyordum fakat içten içe de cevabı biliyordum.
Arkamdan gelen ayak sesi daldığım düşüncelerden beni çıkararak âna döndürdü. O an merak ederek bir kez arkamı döndüm ve ona baktım. Dönmem ile rüzgar saçlarımı tekrar yüzüme savurdu, elimle çekerek ona baktım telefon ışığının izin verdiği kadarıyla. "Aralarında öldüğüme inanan var mı?" Dedim. Elleri kolları uzundu ve istediklerini alana kadar giderlerdi o yolda biliyordum ve onlar gibi eğitimli birilerinin benim ani ölümüme inanmalarını da beklemiyordum.
Peki Ahmet inanmış mıydı?
Onunla o evden ayrılmadan önce konuşmuştuk ve zaten rahat durmayıp bir şeyler yapacağımı biliyordu. Sadece tahmin edemeyeceği şey kaçarken bir araba azası geçirip o arabada yanarak ölmem. Nasıl planlamıştı her şeyi ve ne zamandan beri bekliyordu bu planın gerçekleşmesini?
Elindeki flaşı kamaşan gözlerimden çekerek biraz havaya tuttu ve ona net bir şekilde bakmama sebep oldu. "İnananlar var ancak bu küçük bir kısım." Hem konuşup hem de yürüyerek yanıma kadar geldi. "Dosyaların sende olduğunu biliyorlar, senin ikizin olduğunu sandıkları için bu kadar eminler sende olduğuna fakat bu tamamen tesadüf. Sen sadece merak ettiğin için çaldın o dosyaları ama bunu bizden başka kimse bilmiyor." Işık sadece onun yüzünü aydınlatıyordu ve sarıya yakın saçları daha parlak duruyordu gecenin karanlığına zıt şekilde.
O dosyaları alma sebebim gerçekten merak etmemden dolayıydı, bu kadar karanlık dünyaları olduğunu bilmiyordum. Boy farkından dolayı başımı kaldırarak baktım yüzüne. "Sen kimseye bahsettin mi bundan ya da kimlerin haberi var gerçekte yaşadığımdan?" Diyerek vereceği cevabı bekledim.
Yüzü bir an değişti ve çenesi gerildi. "Evdekiler ve" Başını sağa yatırdı ve sinirli hatta daha çok kızgın bir ifade ile kaçırdı gözlerini. "Ahmet'in" Diyerek tekrar gözlerime tırmandı gözleri.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UNUTTUĞUM YERDE HATIRLAT
Fiksi Remaja"Ağzından çıkan her söz bir yemindir." Bir adım daha atıp tam karşımda durdu ve devam etti. "Tercihlerin ise senin seçimin ve özgürlüğündür." Yüzünde bin bir çeşit duygu gelip geçti ve sonuncusu acı oldu. "Bir gün benide seçer misin? Önceliğin olara...