Bir süredir yeşilliklerin arasında yürüyor eski efendimin beni zengin bir aileye önermesi sonucu yeni işime yetişmeye çalışıyordum.
Çalıştığım yetimhanede doğru düzgün kazanç sağlayamıyordum.Buna rağmen çocuklara bakmayı,onlarla ilgilenip,oyunlar oynamayı seviyordum.
Her ne kadar çocuklardan ayrı kalmak beni üzse de şimdi, yetişmek için elimdeki kahverengi eskimiş bavulla, çiseleyen yağmurun bedenimi ıslatmaması için koşar adımlarla bahsedilen büyük eve varmaya çalışıyordum.
Hem üzülecek birşey yoktu bile şuan bakacağım kişi de bir çocuktu.
Çocukların mutluluğu benim için çok önemliydi.Çünkü kendilerini yalnız hissetmelerini istemiyor,ailelerinin yokluğunu unutturmaya çalışıyordum.Bu belki de yaşadıklarımdan dolayıydı.
Ben henüz sadece altı yaşında iken annem ve babam fakirlik içinde olan yaşantılarına dayanamayarak ikisi de kendilerini asmışlardı.
Buna şahit olup olmadığımı bilmiyorum.Yirmi üç yaşında olmama rağmen,o zamana dair hiçbir şey hatırlamıyorum.
Ben on üç yaşıma gelene kadar, bir komşumuz beni himayesi altına almıştı.Bunu hatırlıyorum,o zaman dair herşeyi hatırlıyorum.
Bunun nedeni ise çocukları olmadığı için beni kendi çocukları gibi büyütmek istemeleriydi.
Bunları hatırlıyorum,bana değer verip beni bir süre büyüttükleri için onlara minnettarım.
Ozamanlar mutlu olduğumu da hatırlıyorum fakat ben on üç yaşlarına geldiğim zaman,kendi çocukları oldu ve bu olur olmaz beni bir yetimhaneye bıraktılar.
Ozaman mutluluğum tamamen sona ermişti.
Ne kadar çok ağladığımı,onlara yalvarıpbeni bırakmamalarını ağlayarak haykırdığımı,herşeyi hatırlıyorum.
Çocukluğum yetimhanede geçtikten sonra nihayet on sekiz yaşına gelip oradan çıkabilecektim fakat ben bunu istemedim.
Çünkü yetimhanede çocuklara bakarak hem onları mutlu edebileceğimi hem de biraz olsun para kazanarak geçinebileceğimi düşündüm.
Beş sene boyunca yetimhanede çalışıp,bir çok güzel anı edindim fakat artık kazandığım para yetmiyordu.
Daha ne kadar iki üç kuruşla idare edebileceğimi bilmiyordum.Bu yüzden de yetimhaneden ayrılarak başka bir iş bulmaya karar vermiştim.
Ben iş aramaya koyulmadan yetimhanedeki efendim benim için zaten bulmuştu bile.Kendisi beni çok sever saygı duyardı aynı şekilde ona minnettarım.Bunca zaman boyunca hep bir şekilde bana destek oldu.
Kafa karıştırıcı düşüncelerime son verdiğimde ise sonunda çalışacağım evin tam karşısında duruyordum.
Bahçesinin nerden nereye uzandığı hakkında hiçbir fikrim yoktu.Belki de bahçenin bir ucu dünyanın diğer ucuna kadar ulaşıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
you saved | minimoni
Fanfiction1920'lerde yaşayan dönemin en zengin ailelerinden olan Park ailesi her ne kadar iyi bir aile gibi görünse de evin tek oğlu olan Jimin'e bakması için tutulan hademe Kim Namjoon'un gelmesi ile işler karışacaktır.