Çok sinirliydi kadın. Aldatılmış gibi hissediyordu.
Sonuçta sevgilisi onu en yakın arkadaşı ile aldatmıştı değil mi?
Kadın sinirle kapısını çaldı arkadaşının. Ses seda yoktu...
Bir kaç defa daha çalınca karşısında sevgilisini gördü.
Sevgilisinin üstünde hiç bir sey yoktu, altında ise gri eşofman vardı.
Genç kadın gri eşofmanın sevgilisine çok yakıştığını düşünürdü.
"Senin ne işin var burda lavinia?" Dedi adam yavaşça.
"Asıl senin ne işin var burda erdem?" Genç kadının gözleri dolmuştu adamın kahverengi gözlerini görünce...
"Kim gelmiş aşkım?" Genç kadının en yakın arkadaşı seslenmişti arkadan.
"Aşkım?" Arkadan kafasını uzatmıştı genç kadının en yakın arkadaşı.
"lavinia!" Dedi gür bir sesle.
"Lavinia düşündüğün gibi değil, lütfen dinle beni."
"Hah! Neyi dinlememi bekliyorsun Defne?"
Genç kadın sevgilisinin yüzüne tükürüp arkasını dönüp hızlıca yürümeye başladı.
Genç kadın nereye gideceğini bilmiyordu.
Aklına uçurum geldi, hayır intihar etmeyecekti kafasını toplaması gerekiyordu.
Genç kadının gözyaşları durmuyor, tir tir titriyordu. İlkbahardı fakat yine de çok soğuktu hava.
Kız hızlıca yoldan geçerken birisine çarptı nereden bilebilirdi ki o adama çarpmasının onun hayatının dönüş noktası olacağını?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ölüm Çiçeği
Teen FictionNefes almaya çalıştıkça aklıma onun nefesini kestiğim geliyordu. Bu onu hak etmiş miydi ki?