Peaches

67 11 0
                                    

Jongin'in evine taşınmak istediğini söylediğinde "daha üç aydır çıkıyorsunuz" demişti Minseok.

"Evlenirsiniz demiştin."

"Üç ayda onun yanına taşınmanı kastetmemiştim."

"Evlenince de böyle olmayacak mı?"

"Onunla evlenmek mi istiyorsun?"

"Daha mezuniyetim ve askerliğim var."

Minseok eşyalarını toparlayan arkadaşına gelip geçip içerlemişti.

"Sensiz tek başıma ne yapacağım bu evde?"

"Leo'yu çağırırsın, hatta onunla yaşayabilirsin sen de."

"Leo'nun bana gidiş gelişlerini daha çok seviyorum. Aynı ev rutinine dayanamam. Hem Leo senin kadar temiz ve düzenli değil."

Kyungsoo arkadaşına sarılıp, sınav haftaları onunla kalacağına söz vermişti.

Şimdi sabaha Jongin'in kollarında uyanmak uyku kalitesini artırıyordu.

"İşe gitmen gerekiyor."

"İşten nefret ediyorum. Seninle biraz daha uyumak istiyorum."

"Daha mezun olmamış birine hiç iyi örnek olmuyorsunuz bayım."

Jongin isteksiz, keyifsiz kalkarken KyungSoo'yu yaslandığı göğsünden öptü. KyungSoo onu itelemeye çalışınca tişörtünü kaldırıp karnından ve pembe tepeciklerinden de öptü.

"İzin mi alsam?"

"Bugün değil" dedi KyungSoo onu yataktan uzaklaştırarak. Jongin söylene söylene odadan çıkarken yatağa geri uzanıp onun tarafında, onun yastığına sarılıp yattı.

Jongin ne kadar sessiz olmaya çalışsa da ya bir şeyleri düşürüyor ya da bir yerlere çarpıyordu. Lezzetli kokular gelmeye başladığında yanağına konan öpücükle gülümsedi.

"Kahvaltıya gelmek ister misin?"

"Dersim on birde."

"Tek başıma mı kahvaltı yapayım?"

Kyungsoo istemeye istemeye kalktı. Jongin dağılan saçlarına taç taktı. Mutfak masasında uykulu uykulu çay içen gence gülünce "Bana eziyet ediyorsun" dedi.

"Zaten bütün gün göremeyeceğim, asıl eziyet bana" diye itiraz etti Jongin. Kyungsoo masaya yaslanıp onu izledi.

"Takım elbiseyle ekstra seksi oluyorsun" dedi, reçelden bir lokma alıp dudaklarını yaladı.

Jongin'in sınırına gelmek üzere olduğunun farkındaydı.

"Hiç takım elbisen üzerinde iken sevişmedik değil mi? Şimdi fark ettim."

Bu son damla olmuştu. Jongin masadan kalkıp KyungSoo'nun önünde durdu. Sandalyesine yaslanıp ona eğildi. Dudaklarına soluksuz bir öpüşle sarıldı. KyungSoo'nun kolları boynuna dolanınca onu kucağına aldı.

"Belini inciteceksin!"

"Daha iyi, rapor alırım."

Kyungsoo gülüşlerinin arasında onu öpmeye devam etti. Yatağa ulaştıklarında sabırsız parmakları ile gömleğinin üst düğmelerinden birkaçını  alelacele çözdü. Geniş ve yapılı göğüslerini avuçladı. Doğrulup öptü her yerinden. Onu izleyen adamın boynuna elini sarıp öpücük için kendine çekti. Kemerini çözdükten sonra pantolonun üzerinden onu okşadı, dudaklarını ısırdı.

"Seninki çoktan hazır" dedi.

"Ya seninki?" dedi Jongin, KyungSoo'nun geceliğini baldırlarından aşağı sıyırırken tenini okşadı. KyungSoo, bileklerinden tekmeleyerek uzaklaştırdı geceliği. Jongin'in elleri kalçalarını sandığında sırtı yatakta yay gibi gerildi. Jongin onu belinden kavradı, tişörtünden açılan karnını, belini öptü. Karnındaki kıvrımlardan aşağıya inip hayasını avuçladı. Pantolonunu sıyıracakken Kyungsoo onu durdurdu.

"Üzerinde kalsın" dedi.

"Ama kemeri seni rahatsız eder."

"Rahatsız etsin istiyorum."

Jongin kendini ona usulca katarken KyungSoo'nun sesi tatlı iniltilerle doldu kulaklarına. Doğrulup oturdu ve KyungSoo'yu da kucağına çekti. Kolları boynunda, kucağında hareket eden gencin boynuna bıraktığı öpüşler ve avuçlarına dolan teni ona dünyada ikisinden başka her şeyi unutturuyordu.

"Hâlâ aramadın iş yerini" dedi KyungSoo. Göğsünde dinlenirken gömleğinin ilikli kalan son düğmesi ile oynuyordu.

Jongin telefonuna uzanıp insan kaynakları birimini aradı. Uydurduğu hastalık yalanlarını dinlerken neredeyse kahkaha atacaktı Kyungsoo. Telefonu kapatınca ona takılmayı düşündü sonra kendi ders saatinin yaklaştığını hatırladı.

"Sen de gitme" dedi Jongin.

"Finallerden önceki son dersler bunlar."

Jongin onu öpünce "peki, arkadaşlardan alırım notları" dedi.

🧸🧸🧸

Wonder Love Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin