Elindeki kağıdını sinirden buruşturdu. Bu sinir sınav notunu ona veren öğretmene değildi;
uykusuz gecelere, aralıksız çalışmalara rağmen hiçbir şey beceremeyen kendine idi. diz boyunu geçen karın içinde hızlı adımlar atmaya çalışarak yürüdü. Soğuk açık tenine vurdukça atkısını
daha çok yüzüne çekti. Morarmış gözü dikkat çekmesin diye saçıyla kapatmıştı. Eve gidince nasıl
hesap verecek bu düşük not için bilmiyordu. Mor gözü için hesap vermeyecekti,
umursamayacaklarını biliyordu.
Evin Tahta kapısının altından sızan sarı ışığı gördü, şömine yakılmıştı. Yuvası ne kadar ısına da
onun için hala donuk bir binadan ibaretti. Buz tutmuş kapı kolunu çevirdi, elleri soğuktan
kızarmıştı. Kapı aralığını kontrol ederek içeri girdi. Ayakkabılarındaki karı dışarı silkeleyip dolaba
yerleştirdi. Annesinin geç kaldığı için ona sinirleneceğini biliyordu.
"hoşgeldin kızım, sonunda gelebildiğine sevindim" sevecen ses tonu onu şaşırttı, ya da bu
normalde olması gereken ses tonuydu ama kızına hep mesafeli davrandığı için bu ses tonunu hiç
duyamıyordu. Hafif bir gülümsemeyle kızının paltosunu çıkarmasına ve atkısını katlamasına
yardımcı oldu.
"salona geç Artic, seni bekliyorlar." Tabi ki bu mutluluğun arkasında bir iş vardı. Demek ki misafir gelmişti bu yüzden ona kızmamıştı. Artic umutlanmıştı bir an için, kısa bir
süreliğine mutlu olmuştu. Ancak bu maskelerin altında yatan nefret ve disiplini tanıyordu.Artic, kibarlığını bozmadan ve hiç bir şey belli etmeden salona gitti. Babası işten gelmiş, misafirleri olan adamla konuşuyordu. Adam, babasının karşısında çok bakımlı ve efendi duruyordu. Artic, bu adam kimdi bilmiyordu ama iyi biri gibi görünüyordu. Giyiminden ve ses
tonundan bunu çıkarmıştı çünkü daha yüzü ona dönük değildi. Artic ellerini birleştirerek salonun
girişinde bir süre durdu. Babası onu fark etti.
"Artic, gel misafirimiz seni görmek istiyordu tam da." gülümsemesi kızının gözünü görünce sönmek zorunda kaldı.
"Kızım gözüne ne oldu, iyi misin?" Kızının yanına yaklaştı ve saçını
gözünden çekti. Bunların hepsi birer gösteriydi, mükemmel görünümlü bir aile ortaya çıkarmak için yeni misafirlerine."Bir şeyim yok baba, okulda düştüm sadece." Dedi ve babasının elini yüzünden uzaklaştırdı. Babası misafirin karşısına götürdü Artic'i,
"Bahsettiğim güzel ve başarılı kızım bu. Hadi kızım kendini tanıt bay Saldian'a."
Artic de bir tebessüm takındı ve selamladı Saldian'ı.
"Adım Artic Torin, Torin ailesinin ikinci çocuğuyum." Babası birden Artic'in omzunu sıktı, Saldian ise şaşırmış bir ifade takındı."Bir çocuğunuz daha mı var?"
"Hayır hayır yok. Bazen Artic'in kafası karışıp kuzenlerini de kardeşi olarak sayabiliyor. Yani
onları kardeşi olarak..." Saldian onu susturmak için Artic ile konuşmaya devam etti."Bir kardeşin yoksa yalnız hissediyorsundur. Benim de senin yaşında kızım var, onunla iyi
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kukla Kuklacı ve Maskesi
Fantasía"Mükemmel bir aile"nin maskeli oyununu sürdüren Artic, yeni bir umut ışığı için aranıyordu. Bu umut ışığını ona kim getirecekti? Kar tanesi doğan umutları ve yeni başlangıçları temsil eder. Bu kar soğuğunda ona yardım edecek bir kar tanesi düşecek...