Masanın üzerinde ki telefonum sürekli titrerken konuşmanın ortasında uzanıp elime alamadığım için tüm dikkatimi dağıtıyordu."Seninle böyle karşılaşmak tuhaf oldu..." Victorun yeşil gözleri üzerimde merakla dolandı.
Müvekkilimin o olduğunu kim umardı?
Firması adına açılan bir çalıntı davasını benim üstlenmemi istiyordu.
Üstelik ödemeyi oldukça bonkör tuttuğunu söylediğinde bu işi almanın benim için çok iyi olacağını biliyordum.
"Hayat şaşırtıyor." Bakışlarım kol saatime döndüğünde çoktan şirkette olmam gerektiğini biliyordum.
Konu konuyu açmış ve geç gelmemin mahcubiyetiyle gereğinden fazla kalmıştım burada.
"Artık çıkmam gerek..." çantamı ve masanın üzerindeki telefonumu aldığımda yavaşça kalktım ayağa.
"Seni yeniden ne zaman göreceğim..." gergin sesiyle ilgili bakışları üzerimde dolandı.
"Yani, bir kaç kez daha dosyanın üzerinden geçmemiz gerekecek ama genel olarak mahkemede buluşuruz tekrar." Şaşkınlıkla bana ilgiyle bakan adama bakıyordum.
"Belki bir akşam yemeğinde?" Dedi alaylı bir tebessümle.
"Ben bir köle yada itaatkar değilim Victor. O gün işler biraz-"
"Farkındayım Flora, sadece sıradan bir akşam yemeği, senş hemen kelepçelerimin arasında hapsedecek değilim."
Dudakları karanlık bir tebessümle kıvrıldığında histerik bir gülüş bıraktım.
"Kelepçe... hah. İyiymiş." Çantamı koluma taktım ve elimi ona doğru uzatarak vedalaşıp bu günü kapatacaktım.
Uzanıp elimi kavradı ve yavaş bir hamleyle kendine çektiği elimin üzerine istekli bir öpüş bıraktı.
Baştan çıkarıcı gözleri bana döndüğünde sıcak nefes elimin üzerine yayıldı.
"Senden haber bekliyorum..." geri çekildiğinde elimi kendime doğru çektim ve sıkkın bir nefesle sahte bir gülüş eşliğinde arkamı dönüp kafenin çıkışına doğru ilerledim.
Adımların kaldırıma ulaştığında avuçlarımda ki telefonda üst üste gelen mesajlara nihayet bakmaya fırsatım oluyordu.
Leo: Şimdiden özledim seni. Lanet saatler nasıl geçecek?
<10:45>Leonardo: Belki bu gece için güzel bir plan yapabiliriz.
<11:15>Leonardo: Etkinlikten sonra seni bir yürüyüşe çıkarmak istiyorum. Sonrasında ufak bir işi halledip sana geleceğim ve bütün gece seninim.
<12:04>Leonardo: Biz şunu bütün hafta sonu yapalım.
<12:05>Leonardo: umarım Annemle baş edebilirsin. Bazen gerçekten zor bir karakter olabiliyor.
<13:30>Leonardo: Neden bir şey söylemiyorsun?
<13:35>Leonardo: Bebeğim güne berbat başladık ama tüm gün böyle olmak zorunda değil.... Konuş benimle.
<13:56>Leonardo: Birazdan seni almaya geliyorum. Hiç sorma şansım olmadı. En sevdiğin çiçek ne Flora?
<14:45>Son mesaj bir kaç dakika önce gelmişti, saatin böyle hızlı ilerlemesi hiç mantıklı değil...
Şirkete gelecek ve ben hala bir takside değilim...
Yolda hızla ilerleyen bir kaç taksinin arasından biri nihayet el işaretime bir karşılık verdiğinde aceleyle içeriye girdim.
——
Taksinin içinde kurulduğumda ortalama 10 dakika sonra şirkette olacaktım. Leonardo yanıka gelmeden benim bir şeyleri artık başlatmam gerekiyor.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EFENDİMİ ARARKEN / +21 (çizgi studioda devam ediyor)
Lãng mạn" lütfen! Flora, bana İsmimle seslenme." Uyarıcı sesiyle çenesinin gerildiğini hissedebiliyordum. "Ne dememi beklerdin? Adın bu değilmi." Hızla tezgahın üzerine zıpladım ve oturdum. Bacaklarım aşağıya sarkarken bakışları kısa şortta tutundu. "İsmim...