Captive

554 17 16
                                    

Merhabalar...

Bu hikaye; cinsellik, argo-küfür, yaş farkı ve hapishane unsurları barındırır.

Jungkook 19 yaşında ( REŞİTLİK yaşını TÜRKİYE'YE göre ayarladığım için REŞİT bir birey.)

Taehyung 32 yaşında.

Yaş farkı sizi rahatsız edecekse lütfen başlamayın.

İyi okumalar...

+++

Bir kaç kutu ramen, 2 paket pirinç, biraz süt ve bunu engellemeye çalışan market sahibini korkudan yaralayan bir adet Jeon Jungkook...

Genç çocuk, ellerinin üstünde katlanmış bir halde duran kıyafet ve iç çamaşırlarında gözlerini gezdirirken, yanında büyük bir sakinlikle yürüyen gardiyanın keskin bakışlarıyla karşılaşmamaya özen gösteriyordu adeta. Ayrıca bir kedi gibi titremesinin yanında solukları öylesine düzensizdi ki, bayılabilirdi. Korktuğu ise bu kadar bariz belliyken sarsak adımlarıyla burada harcanacağı düşüncesi de, yanındaki üniformalı adamın aklında olan tek şeydi.

"Kavga gürültü istemiyoruz, anladın mı?"

Jungkook, başını yavaşça aşağı yukarı salladı. Üstündeki turuncu renk tulumunun kendisine büyük gelişinden dolayı hareketleri kısıtlanıyordu ve bazen ellerini açığa çıkarmak için kollarını sıvama girişimlerinde bulunduğunda bir çocuk profili çizmesi, buraya ait olmadığını adeta çığlık çığlığa haykırıyordu.

Evet, o buraya ait değildi.

Çok korkuyordu. Yalnızdı ve kardeşinin, kendisinin tutuklanmasından sonra yurda verilmiş olma gerçeği, kendisini en çok üzen sşeydi. Sadece, yemek bulmak istemişti. Yaşadığı şehir, okumayan kişilere iş verecek düzeyde rahat değildi. Bu yüzden günde 2 defa gittiği part time işin kendisine ay sonunda getirdiği ücret, karınlarını doyurmaya yetmiyordu bile.

Çareyi ise en son, çalıştığı maretin reyonlarından kardeşinin ç uyumasını engellemek için çalacağı gıda malzemelerinde bulurken, patronunu yaralama düşücesi hiçbir zaman aklına gelmemişti ki.

Nasıl gelebilirdi?

"Her koğuşta 4 kişi kalacaksınız. Birlikte olduğun kişilerle iyi anlaş."

Jungkook yeniden sessizliğini korumayı tercih ederek başını aşağı  yukarı salladığında, bir kaç metre ötesindeki kapının görevli gardiyanlar tarafından açıldığını ve içeri girdiklerini görmüştü. Kulağına dolan sesler ise öylesine gürültücüydü ki, aralarındn seçtiği birkaç kelimenin ağır küfürler olması yüzünü buruşturması için yeterliydi.

"Olay çıkaran mahkumları tekli karanlık hücrelerde tutarak cezlar veriyoruz. Bunu istemiyorsan, kimseye bulaşma."

Gardiyanın son cümlesiyle tüm hücreleri titredi adeta. Bir karıncaya bile basmamak için yolda attığı adımlara dikkat ederek yürürken şimdi, adam yaralama ve hırsızlıktan içerimi giriyordu? Üstelik parası olmadığı için bir avukat tutma şansı da yoktu. Bu nedenle devletin kendisi için ayarlayacağı avukata kadar düşmeyen davasıyla, içeride her türlü pisliğin yattığı kişilerin arasında yaşamaya çalışmak, her şeyden daha zordu.

"Akşam, yatma sırasında koğuşların kapıları kapanır. Sabah ise saat 6'da açılır. Tüm mahkumlar o süre içerisinde ortak alanda toplanma hakkına sahip. Yemekler sabah ve akşam olmak üzere 2 defa veriliyor. Bir hastalık durumunda ise hapishanede görevli hemşire ve doktor mevcut."

Gardiyanın sanki, korkusunu dindirmek amacıyla hapishanenin güzel(!) şeylerini ardı arkası kesimeden sıralaması, genç çocuğun buğulanmaya başlamış gözlerini kırpıştırmasına neden olurken önlerindeki bir başka demir kapı, görevli gardiyan tarafından açıldı.

Daha sonra içeriye girdiler.

Bir sürü mahkumla karşı karşıya kalan Jungkook, yana doğru bir adım atıp gardiyanın bedenine sığınma ihtiyacı hissetsede, yanaklarına bulaşmış kırmızı renk, tedirginliğini de gösteriyordu.

"Beni takip et. Sana kalacağın yeri göstereceğim."

Jungkook, bir elinde jopu, diğer elimde ise zımbalarla birbirine geçirilmiş kağıt yığınına bakan gardiyanın peşine düşerken, öğle saati olduğu için kare masaların etrafına dizilmiş mahkumlarda gezdiriyordu gözlerini. Çoğu küfür ediyor, birkaçı yemek yiyor, bazıları ise duvar dibindeki küçün camın önünde sigara içiyordu.

Genç çocuk ise onları izlediğinin fark edilmemesi için başını ayakkabılarına çevirip önündeki adama biraz daha yaklaşırken, çıktıkları merdivenlerden sonr yan yana dizilmiş birden fazla demir kapının önünde yürümeye başlamışlardı.

Hayatının ise daha o dakika berbat olduğunun çok iyi farkındaydı Jungkook.

Ya da belki de o, öyle sanıyordu...

+++

Yaş farkı fazlasıyla var. Yeniden söylüyorum ve kesinlikle dominant bir Tae yazmayı planlıyorum. (Jk'ye kıyamayan, dışarıya aslan kesilen türden.)

Captive TKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin