Mayda Demir
"Gerçekten gitmek zorunda mısın güzelim?"
Abim mutsuzca yatağıma otururken bavulumun fermuarını kapattım ve bende kendimi yatağa onun yanına bıraktım.
"Biliyorsun, üniversiteli bir çıtırım. Üstelik hâlâ hepinizi affetmiş değilim." dedim sakince.
"İki gün sonra gideceksin ve ben sana doyamadım bile!"
İsyan ederken ofladım.
"Arada gelirim." diyerek onu geçiştirmeye çalıştım.
"Yarın işin var mı?" dedi saçlarını karıştırırken.
"Sanırım yarın tüm gün uyuyacağım." dememle gözleri parıldadı.
"O zaman yarın benimlesin."
"Nasıl?" deyiverdim merakla.
"Uzun zamandır senin için bir sürpriz hazırlıyordum. Yarın abi-kardeş güzel güzel vakit geçirelim." dedi.
Gerçekten yarın tüm gün uyumak istiyordum ama abimi de kıracak değildim.
"Tamam, olur."
Beni kendine çekip yanağıma sulu bir öpücük bıraktı ve yataktan kalktı. Odadan çıkıp giderken üzerimi değiştirdim ve bende aşağı indim.
"Mete Han abi nerede?" diyerek oturma odasına girdim.
"Buradayım yavrum."
Elindeki gazetenin bulmacasını çözmeye çalışırken gülüp ona yaklaştım.
"Dedikodu yapmamız lazım, hemde ciddi dedikodulardan."
Gazeteyi fırlatıp ayağa kalkarken koltukta uzanan Işıtan abi güldü ona.
"Sen hiç gülme Işıtan abi, Yasmin kim konuşacağız daha biz bu konuyu."
Bunu dememle yüzünde bir sırıtma oluştu. Onu umursamadan Mete Han'ı koluma taktım ve dış kapıya ilerledim.
"Dışarı mı çıkacağız?"
"He, aşağı caddede bir kafe açılmış oraya gidelim."
Beni onaylarken hızlıca üzerime baktım. Şort ve tişörtleydim ama şuan bunu umursayamazdım. Saçlarımı çözerek dağınık topuzumu yeniden yaptım ve dışarı çıktım. Mete Han abimin de üzerinde sadece tişört ve eşofman vardı. Şortumun cebindeki bir miktar parayı kontrol edip tavşanlı terliklerimi ayağıma geçirdim.
Birlikte evden çıkıp aşağı caddeye giderken ikimizde sessizdik. Kafeye gelirken çok da elit olmayan bir yerdi. İçeri geçerken iki kişilik bir masaya geçip oturduk. Diğer insanlardan uzakta sessiz bir yere.
Garson kız yanımıza gelirken Mete şöyle bir kızı süzdü.
"Ne alırsınız efendim?" dedi kızıl saçlı güzel kız.
"Seni."
Mete Han dalgınlığına gelip bunu derken gözlerim irileşti.
"Ay, şey! Bize iki şekerli Türk kahvesi. Yanında bir tane orta boy çikolatalı pasta, lütfen iki çatal getirin."
Kız Mete Han'a bakmayı bırakıp bana dönerken gülümseyip siparişleri aldı ve yanımızdan ayrıldı.
"Oğlum sen mal mısın?"
Hâlâ aval aval garson kızın arkasından bakıyordu.
"Ben aşık oldum sanırım."
Göz devirip ona eğildim ve tokadı geçirdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GADASINI ALDIĞIM [Final Oldu]
Genel Kurgu"Göğsünün altındaki ufacık ve yorgun yüreğin beni hiç mi sevemez gadasını aldığım?" Yüzbaşı Atay Han Bozkurt ve kalp hastası Mayda Demir'in hikayesi. - Instagram, Texting, kısacası hemen hemen her türlü şeyleri içerir. Eğlencesine yazılmıştır, mantı...