Bölüm 8 : Zor olan Kaya ile tanışmak mıydı yoksa gerçeği çözmek mi?
"Gölge Kara...."
☆☆☆☆Zar zor kendine gelmişti, nefes alış verişi düzgündü ama ağladığı için görüş açısı yoktu. Puslu görüyordu, titremesi neyse ki geçip gitmişti. Kunter Bey oğlunu göğsüne yatırmış saçlarını seviyordu, ikisi de oldukça sessizdi. Kunter Bey oğluna ne olduğunu bilmiyordu ama kötü olduğunu görmüştü. Bildiğiniz tir tir titremişti, ağlama istediğiyle yanıp tutuşur gibi olmuştu. Şimdiyse yorgundu, gözleri yaşla parlıyordu.
O sesi ve duyduğu şeyi sorguluyordu, kafası karma karışıktı. Başı ağrıyordu, Kunter Bey oğlunu çok seviyordu, mutlu olması en büyük isteğiydi. Asla ağlamasın isterdi ama arada bir ağlama krizine girerdi.
Yankı : Baba!
Dedi ağlamaktan maf olmuş sesiyle, Kunter Bey bu ses tonundan rahatsızlık duyarken nazikçe saçlarını severek dinlediğini belirtmişti. Yankı'ysa titrek bir nefes alarak şunu fısıldamıştı.
Yankı : Bir insanın ruhu değişebilir mi?
Kunter B : Imkansız yavrum, hem dediğinin olma ihtimali yok. Hep bu korku filmleri izlemekten oluyor, bilinç altınız artık sizlere oyun oynuyor. Ufakken de böyle garip garip kabuslar görürdün, geçer korkma!
Yankı : Ama ben sesime benzeyen bi ses duydum.
Kunter B : Sana öyle gelmiştir, bazen bende öyle ses duyarım. Bunlar hep bilinç altının oyunu!
Yankı : Ama çok korktum.
Kunter B : Kanarya'm ben burdayım, her korktuğun zamanda seninle olacağım.
Sesinde saf şefkat vardı, onu seviyordu. Ağlamasından yana huzursuz olurdu, bu şey oğlunun çocukken gördüğü kabuslardan birisi gibiydi. Küçük yaştayken çok kötü kabuslar görürdü, bu nedenle Kunter Bey gördüğü kabusu yadırgamıyordu. Alışmıştı.
Geçmiş
Yankı 3 yaşında!Minik beden korkuyla yataktan kalkmıştı, sabahtı. Ama o saati, zamanı korkudan algılayamıyordu. Ürkekçe odadan çıkmıştı, aileden birinin yanına gitmesi lazımdı. O anda gözüne en büyük abisinin oda çarptı, oraya yol aldı. Abisi büyüktü, onu kabusundan korurdu. Odaya girdiği an onu uyurken görünce yavaşça kapıyı kapatıp paytak paytak abisinin yatağına yol aldı.
Yankı : Abi!
Sesine uyanan Korkut onu görünce kaşlarını çattı çünkü miniğinin gözleri dolmuştu. Yatağa çıkmak isteyen bedeni kolunun altından tutup kaldırıp kucağına çekti. Uykulu gözlerle onun saçlarına ufak bir öpücük kondurmuştu, Yankı hemen ona sokularak yüzünü boynuna gömmüştü. Kabus yüzünden feci korkmuştu, tek başına yatamazdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gölgenin Yankısı!
Jugendliteratur"Gölgelerin rengi olmaz" dedi çocuk, derdi vardı bu sesinden bile belliydi. Yırpandığı gözlerinden bile belliydi. Sırf annesi onu sevmiyor diye ölmek istiyordu, yaşamaktan nefret ediyordu....