Heyecanla anneme seslendim. Annem yanıma geldi. "Anne şeçmeleri kazanmışım, kore'ye gidebilirsim!" "Tebrikler güzel kızım, ben kazanacağını biliyordum. Yemeğeni ye yarın erkenden havalimanında olalım." "CİDDEN Mİ! CANIM ANNEM" Annemin boynuna sarıldım.
Yarın
Havalimanına gelmiştik. Kontrollerden geçtik uçağa bindik. 20 saatlik bir yolculuk bizi bekliyordu. Elimde hyunjin'in skzoo oyuncağı telefonumdan spotify dinliyorum.
X=Well, hello, is that Hwang Hyunjin's toy in your hand? (Şey, merhaba elinizdeki hwang hyunjin'in oyuncağı mı?)
Yanımdaki beyefendi ingilizce bir şeyler söylemişti. Küçüklükten idol olmak istediğim için ingilizce, korece, tayca biliyordum. Hemen cevap verdim.
"yes, why do you ask?" (evet, neden sordunuz)
X=Because I'm Hwang Hyunjin from the band Stray Kids, my band and I are on the plane going to Korea after the New Turkey concert. If you are stay, I would like to meet you, ma'am.( Çünkü ben stray kids grubundan hwang hyunjin, grubumla beraber yeni türkiye konserinden sonra koreye giderkenki uçaktayız. Eğer siz stay'seniz sizinle tanışmak isterim hanımefendi)
"Oh, that's seriously you. I couldn't recognize him because of the mask. Of course we can meet. I can't believe I met my idol on the plane" (Oh, bu cidden sizsiniz. Maske yüzünden tanıyamadım. Tabi ki tanışabiliriz. İdolumle uçakta tanıltığıma inanamıyorum.)
H=ㅋㅋㅋ nice to meet you stay! Am I really your bias? (Kkk, tanıştığımıza memnun oldum stay! biasın cidden ben miyim? )
"Yes! It's really you, do you know, I was at that concert too. And you took the phone of the person next " (evet! cidden sensin biliyor musun o konserde ben de vardım. Hem de yanımdaki kişinin telefonunu almıştın
H=So I didn't get yours (yani seninkini almamıştım? )
"Yes" (evet)
H=Can I have your phone (Telefonunu alabilir miyim )
"WHAT- oh sorry, of course you can buy it " (NE- ah pardon tabi ki alabilirsiniz )
Hyunjin, telefonu alır ve bir kaç video ve fotoğraf çeker.
H=Can we hesitate together? But from both your phone and my phone (Birlikte de çekinebilir miyiz? Lakin hem Senin telefonundan hem benim telefonumdan )
"Sure " (elbette)
Çektiğiniz foroğraf=
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
H=so cute (çok şirin )
"just like you " (sizin gibi)
H=oh, thanks! (Oh, teşekkürler)
"You're welcome" (rica ederim)
H=I don't mean to disturb you, but why are you going to Korea? (Rahatsız etmek gibi olmasın ama siz neden koreye gidiyorsunuz? )
"for trainee auditions, hyunjin " (stajer seçmeleri için, hyunjin )
H=Or... ARE YOU THAT TURKISH? Please can I have an autograph! (yoksa... O TÜRK SİZ MİSİNİZ? Lütfen bir imza alabilir miyim! )
