Bölüm 1

8 1 0
                                    

Her hikayenin bir başı olur ya bunun başı nasıl olmalı diye çok düşündüm ama birşey bulamadım . Ama şarkı olarak nasıl olur deseler işte o zaman tarif edebilirim love sotry şarkısının nakarat kısmı var ya insanı yerden alıp havalara uçuran işte onunla ilk karşılaşmamda tam olarak hissettiğim duygu buydu.Herkesin hikayesi doğduğu an başlar çünkü artık hayattasındır yaşıyorsundur ve bişiler olmaya başlamıştır. Birde o hikayenin son bulup yeni hikayelere girdiğin an var ya işte büyümek de deniyor buda sanki benim büyüdüğüm hayata yeni başladığım anlardandı.Fazla meraklandırmadan tanışmamıza yani çarpışmamıza geçmek istiyorum kemerlerini bağlayın sevgili okurlarım kalkışa geçiyoruz.Günlerden 21 temmuz ve Kayla (anl: Masum, temiz, katkısız, saf) yani ben hayatımın şansını iş fırsatını yakalmış Amerika BD 'nde 3 ay yaşama şansını elde etmiştim. Ailem ne kadar karşı çıksa da sonuçta kısa bir süre ve dil eğitimim için iyi olucağı konusunda ikna oldular. Bavulumu yaptım uçak biletim her şey hazırdı arkadaşım ile birlikte kalacağım için evim hazırdı. Gİtme günü geldiğinde çok heyecanlıydım yeni bir ülke farklı bir kesim benim için çok farklı bir deneyim olucaktı. Havalimanında kardeşim annem ve babam beni yolcu ettikten sonra uçağıma yerleştim yolun uzun olması beni korkutuyordu bu yüzden uyuyarak geçirmeye karar verdim .Toplamda 10 saat kadar uçak sürdü aralıksız olan tarifeye binmiştim ve öğlen saat 4 de bindiğim uçaktan akşam 7 civarlarında havalimanına inmiştim.On saat süren yolculukta saat farkı yüzünden beynim allak bullak olmuştu. Canım arkadaşım beril beni karşıladığı için hiç zorluk çekmedim bavullarımı da aldıktan sonra berilin evine gitmeye koyulduk . 2 otobüs değiştirdikten sonra akşam 9 civarlarında eve varabilmiştik.1+1 olan evinde çok küçük olmasına rağmen sanki bir huzur vardı.Ben salonda yatıcam o bana her ne kadar odasını vermeyi teklif etsede bunu kabul edemezdim.Küçük bir ev turu akşam atıştırmalığının ardından uyumaya karar verdik yarın küçük bir washington gezisi planladık.Sabah saat7,30 civarı berilin alarmına uyandım alarmı kapatım tuvalete gittim günlük rutinlerimi yaptığımda beril de uyanmış yatağını topluyordu.Kahvaltıyı dışarıda yapmaya karar verdik ve hazırlanmaya koyulduk.Hazır yurtdışındayım insanların bana ahlak bekçiliği yapmayacağı bu ülkede rahatça giyinebilirim dedim ve midiboy kırmızı elbisemi giydim elbisemin minik bir göğüs dekoltesi vardı göğüs kısmı kalp şeklinde geliyor omuzlarında ise kırmız tüller bulunuyordu. Belden tam oturmuş bir elbise ve etek kısmı fırfırlıydı . Altına da beyaz spor ayakkabılarımı giydim üzerime beyaz mini bir şal aldım saçlarım da omzumdan biraz aşağı taşıyordu hafif dalga verip günlük bir makyaj yapıp hazır oldum .Beril de kot pantolon üzerine beyaz bir corp ve ceket almıştı çıkmaya hazırdık. Hiç bir yer bilmedğim için beril beni bildiği güzel kafelerden birine götürdü ve kendimize birer kahvaltı tabağı söyleyip hazırlanmasını bekledik.-Vay be kayla ne yaptın ne ettin ikna ettin aileni ama çok mutluyum burda olmana gerçekten iyiki geldin.-Yani bende nasıl ikna ettim şaşkınım ama iyiki geldim burası çok farklı hissettiriyor insana bence tabi daha gezme fırsatım olmadı ama farklılık iyidir iyice bunalmıştım artık.-okul olayını ne yaptın annenler biliyormu?-Hayır beril aman diyim ağzından kaçırma onlar herşeyi okulun ayarladığını sanıyorlar dönemi dondurduğumu öğrenirlerse maf olurum hangi lojistik bölümü amerikaya öğrenci gönderirki birde beni notlarım bu haldeyken-doğru söylüyorsun ama eninde sonunda öğrenecekler biliyorsun değilmi?Evett biliyorum tabiki ne kadar yalan söyleyebilirimki yalancının mumu yatsıya kadar yanarmış bizde yaşayıp görücez .Biz sohbetimize devam ederken kahvaltımız geldi ve kahvaltımızı yaptık.Ardından kafede çok takılmadan dışarı çıkıp gezmeye başladık.Beril bana ayarladığı iş için görüşmeye gitmemiz gerektiğini söyledi.Bende hazır dışardayken gidip halledelim bari dedim .-kayla şu kafeyi görüyormusun adı victoria burası eğer işe alırsa tabi -arkadaşım dememişmiydin belki kıramaz seni alır-ya evet arkadaşım ama iş konusunda çok ciddi mekanına hep ünlüler özel kesim insanlar uğruyor o yüzden biraz titiz Veee o kafenin önüne geldğimizde şöyle bi yukarı kadar baktım ama kafe dediğime bakmayın türkiyedekiler gibi değil otel gibi kafe yapmış adam 4 katlı bir bina dış cephesi eski görünüme sahip ama bina yeni imiş.Güzel bir nostalji havası yakalamışlar.6 basamak merdivenden çıktığımda sonunda kafenin kapısına ulaştım.Ve kapıyı tam açarken arkadan biri de kendine çekti boynumdaki beyaz şalım ne ara bu kadar aşağı indi bilmiyorum içeri girmek üzereyken ayağıma dolandı ve kollarımı yavrusunu sevgiyle kucaklayan bi anne gibi havaya kaldırdım tamam dedim düştüm kafa göz patladı ilk izlenimde çöp oldu derken kapının arkasındaki adam beni yakalayıverdi.Ben düşme korkusuyla gözlerimi kapamıştım gözlerimi açmamla o ela gözlerle göz göz geldik bir ayağım havada bir ayağım yerde adam da bi eli ile belimi kavramış bir eli ile de sırtımdan tutmuştu beni .İşin kötüsü onu tanımam oldu biraz daha suratına dikkatli bakınca onun amerikada çok tanınan ünlü bir oyuncu olduğunu hatırladım.O kaslı kolları büyük cüssesi 1,90 boyu ellerinin sıcaklığı ah o tatlılığı ve bunu farkedince bi anda dünya karardı ve bayıldım.Aynı muhteşem yüzyıldaki hürremin sülüman diyip sülümanın kucağına bayılması gibi .. Dwayne diyip küt gitmişim..

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 02 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Rüyalarımda SaklıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin