14.Bölüm-Seviyorum seni

5 3 0
                                    

Bu arada Deniz gelmişti. Arka kapıyı açıp oturdu. "Hello gençlik!" dedi sevinçle. "Ooo eniştemiz de baya yakışıklıymış hee" dedi gülerek. Bora sırıtarak,"Enişte?" diye sordu. "Evet,sen eniştem oluyosun. Yani olursun yakında" dedi kahkaha atarak. Aynadan ters ters Deniz'e bakıyordum. 'Sus kapa çeneni' diyordum ama nerdeee.

"Neyse hayırlı ols-" demesine kalmadan,"Eee Deniz'cim sessiz mi olsan acaba?" dedim dik dik bakarak. Omuzlarını silkeledi. "Banane ya" dedi dudaklarını büzerek. "Konuşsun konuşsun" dedi Bora imalı imalı. "Konuşmasın" dedim sert bir sesle. "Senin diyemediklerini o diyor diye zorunamı gitti?" dedi Bora sessizce.

Sadece ben duymuştum emindim. Eğer Deniz de duysaydı kıyamet koparırdı desem yeridir. Dik dik Bora'ya bakıp sustum.

20-25 dakikalık bir ara vardı ev ve okul arasında. O yüzden telefonumu açıp instagrama girdim. Bu ara çok aktiftim.

*Fotoğraf temsilidir.

@MelisKaya: Bunu gördüğün de bana çok kızacak kesin:)) @Borabeder

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

@MelisKaya: Bunu gördüğün de bana çok kızacak kesin:)) @Borabeder

(601.378 like)

(Yorumlar kısıtlandırılmıştır)

Postu attıktan sonra telefonu kapattım. Bora'nın telefonuna bildirim gelmişti ama araba kullandığı için açamıyordu. Ne yazık ki Deniz açabildiği için telefonuna bakarken "Ooo" diye bi ses çıkardı. Elimi alnıma götürüp ovmaya başladım.

Bora,"Noldu?" dedi düşündüğüm şekilde. "Enişte şimdi sana bişey dicem ama kalpten gitmek yok. Okey?" dedi gülerek. Yok ya bu gülmek değildi. Baya kahkaha atıyordu. "Okey" dedi Bora sırıtarak.

"Yandım ben" diye mırıldandım. Duymuş olacak ki "Gel beraber yanalım" dedi sessizce. Ona döndüğüm de bana göz kırpıp "Eee göster hadi trafikteyiz zaten" dedi Bora. Telefonu Bora'ya gösterdi. Bora beklediğim tepkiyi vermemişti. Alaya alır sanıyordum am sadece sırıttı.

Neden o fotoğrafı çekip atmıştım hiç bir fikrim yoktu. Sadece içimden yapmak geliyordu. Ben... Ben Bora'ya aşıktım. Kabul ediyordum artık. Tek korkum Mete'ydi. He birde aşık olduğum da nasıl saçmaladığımdı. Önce ki ilişkilerim de çok saçmalamıştım. Şimdi bana 'Saçmalama Melis' demeyin. Aptal gibi oluyordum.

Kalbimimi seçmeliydim? Yoksa beynimi mi? Bilemiyordum. Bütün düşüncelerim kalp desede beynim hiç bir zaman yanılmamıştı. Umarım bu sefer yanılır diye düşündüm. Sessizliğimin ardından okula gelmiştik. Deniz gözlerini kocaman açarak "Wow" gibi bir ses çıkardı.

"İlk bakışta insan aşık oluyor resmen" dedim gülerek. "Senin enişteme olduğun gibi mi yani?" dedi kıkırdayarak. Kolunu cimcikledim. "Hayır,şapşal. Ayrıca öyle bişey yo-" dememe kalmadan,"Eeehh yeter be!" dedi Deniz. "Yeter artık. İkinizde birbirinizi seviyorsunuz anlayın artık!" dedi ciddiyetle. İlk defa Deniz'i o kadar ciddi görüyordum. "Neyse siz sevgili mi oluyosunuz yoksa başka bişey mi bilmem. Ben kaçar." dedi koşarken. "Haa" dedi durup.

"Hangi sınıf?!" diye bağırdı. "12-A!" diye bağırdım arkasından. "Okey!" diyerek koşmaya devam etti. Biz bahçe de tek kalmıştık. Tabii insanlar vardı ama tek tük. "Onun adına özür dil-" diyecektim ki "Dileme" dedi banka oturup. "Bi bakımdan haklı. Konuşmanın vakti." dedi.

Yanına oturup, "Ne konuşacağız?" dedim. "Bilmiyor ayağına yatma Melis. Gayet iyi biliyorsun neyden bahsettiğimi." dedi bana doğru dönerek.

"Korkuyorum" dedim. Yalana gerek yoktu. Madem konuşacaktık yalansız olsundu. "Neyden? Benden mi?" dedi tedirgin bir sesle. "Hayır,senden değil. Mete'den" dedim. O kadar tedirgindim ki tırnak etlerimi yoluyordum.

"Korkma. Ne olursa olsun seni koruyacağım" dedi içtenlikle. O güveni vermişti bana. Ona baktım. Sadece baktım. Yüzün de ki damarlar belli oluyordu. "Canım pahasına bile" dedi benden bişey duymayınca. Kafamı salladım. Dilim tutulmuştu resmen. Daha o konuşmaya gelmemiştik. Ama eninde sonunda konuşacaktık. Kaçtıkca daha da derine batıyordum. İkimizi de batırıyordum o bataklığa.


O yüzden bu sefer kaçmayacaktım. Herşeye rağzıydım. Ama asla kaçmayacaktım. Kaçamazdım. Madem aşık olmuştum. Aşkıma sahip çıkacaktım. "Konuşmayacaksın anlaşıldı" dedi ve ayağa kalkmaya yeltendiğin de elini tuttum. "Hayır,gel konuşalım" dedim sakince. Şaşırmış gibiydi ama oturdu.

Elimi çekip tırnak etlerimi yolmaya devam ettim. Tedirgin olduğum da hep yapardım. Ellerimi tutup ellerinin arasına aldı. "Yapma" dedi sessizce. Bu sefer dudaklarımı dişlemeye başladım.

"Dudaklarını dişlemeyi bıraksan iyi edersin. Yoksa olacaklardan ben sorumlu değilim" dedi sırıtarak. Hâlâ ellerim ellerinin arasındaydı. Gözlerim kocaman oldu. "Daha olmadık!" diye bağırdım. "Ne olmadık?" dedi imalı imalı bakarken. "Sevgili!" dedim. Ellerimi çekip ağzımı tuttum. "Olmadık mı yani?" dedi hüzünle. Yalan bir hüzün desem daha doğru olur.

"Teklif etmedin ya salak!" dedim gülerek. "Hee onu diyosun" dedi o da güldü. "Hee onu diyorum" dedim kahkaha atarak. Dizlerinin üstüne çöktü. "Ay evet!" dedim bi anda. Şokla bana bakmaya başladı. "Sen de amma meraklıymışsın dur bi" dedi gülerek. Kafa salladım.

"Ölene dek,hayatım boyunca,herşeyinle benim olur musun Melis Kaya?" dedi. Kalbimin atış seslerini duyuyordum. Hani derler ya kalbim kulaklarımda diye aynen öyleydi.

"Her zamam evet!" diye bağırdım. Etraftakiler alkışlamaya başladı. "Evlenmiyoruz ki?" dedim gülerek. "Belki o da olur ne dersin?" dedi kulağıma eğilip. Yutkundum. "Biz şimdi neyiz?" dedim Bora'ya bakarak. "Arkadaşız Melis." dedi. Oflayarak,"İlkokul da sevgili yapmış gibi sorular sormasana" dedi Bora. İşte bundan bahsediyordum. Tam anlamıyla mal oluyordum.

Ve beni bu halimle kabul eder miydi emin değilim. "Üzgünüm bi daha yapmam" dedim. Bu sırada merdivenlerden çıkıyorduk. El ele. Durup bana döndü. Yüzümü ellerinin arasına alıp,"Özür dilerim. Bir daha yapmayacağım. İstediğini sor bitanem." dedi. "Sen benden de hevesli çıktın" dedim alayla.

"Napıyım aylardır bu anı bekliyorum" dedi yürürken. "Başka ne bekliyodun?" dedim imali imalı. Her seferinde o mu ima yapacaktı canım azıcıkta ben ima edeyim. Ne yapmaya çalıştığımı anlamış olmalı ki,"Göstereyim mi?" dedi. Kalbim küt küt atmaya başlamıştı tekrar. Her seferinde kısacık yolu olan sınıf bu sefer bitmek bilmiyordu.

Ona yenilmeyecektim. Tüm cesaretimi toplayıp "Göster" dedim. "Eminsin yani" dedi sırıtırken. Kafa salladım. Yaklaştı. Yaklaştı. En sonunda dudakları dudaklarımı buldu. 1-2 dakika sonra geri çekilip benim tepkimi ölçmek için bana bakıyordu. Gülüyordum salak salak. Sadece gülüyordum.

Ne yapacağını bildiğim için şaşırmamıştım. Sonunda sınıfın kapısının önüne geldik. "Hazır mısın?" dedi bana bakarak. "Hiç olmadığım kadar" dedim ve kapı kolunu tutup aşağıya indirdi

***

O çok beklenen sahnelerden birini yaptım sonunda kdhskdhdbxkcndk neyse keyifli okumalarrr

ÖLÜ (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin