13

832 57 88
                                    

Heyecan dolu bölümlerin ardından, duyguların ön planda olduğu bir bölüm sizleri bekliyor. Keyifli okumalar. 💕

💔13.BÖLÜM💔

Göz kapaklarımın ağırlığına karşı koyarak, onları hafifçe araladım. Beyaz tavan, bulanık bakışlarımın ilk durağıydı. Neredeydim ben? Başım zonkluyordu, sanki bir çekiç kafatasımı dövüyordu. Ağzımda da iğrenç bir tat vardı, sanki metal yutmuş gibi.

Hafızamın sisli perdesini aralamaya çalıştım. Son hatırladığım şey, banyodaki soğuk fayanslardı. Ölümün soğuk nefesi ensemdeydi. Peki şimdi burada ne yapıyordum?

Etrafıma bakınmaya çalıştım. Başucumda asılı duran kan dolu serum şişesi, buranın bir hastane olduğunu anlamamı sağladı. Beynim karmakarışıktı. Buraya nasıl gelmiştim? Banyodan sonra ne olmuştu?

Odanın kapısı aniden açıldığında, kalbim heyecanla yerinden fırlayacakmış gibi attı. İçeriye giren kişinin Merih olduğunu görünce, sanki boğulmakta olan birinin su yüzüne çıktığı gibi bir rahatlama hissi sardı bedenimi.

Heyecanla bana doğru yaklaşırken, "Sonunda gözlerini açtın!" dedi.Sesi, karanlıkta yankılanan bir umut melodisi gibiydi.

Yorgun bir sesle, "Burası neresi?" diye sordum.

Merih endişeli bakışları altında, "Merak etme, güvendesin," dedi ve nazikçe yatağa oturtup elimi tuttu.

Eline baktım. Sıcaklığı, ruhuma sızan bir huzur dalgası gibiydi. Neden bu kadar duygusal olduğunu anlamamıştım. Yoksa, benim için mi endişeleniyordu? Bu düşünce, kalbimi tarifsiz bir duyguyla doldurdu.

Endişeyle, "Buraya nasıl geldik? Hiçbir şey hatırlamıyorum," diye fısıldadım.

Merih'in bakışları üzerimde bir bıçak gibiydi. Gözlerindeki ciddiyet, kalbimi sıkıştırıyordu. "Eve geri döndüğümüzde banyoda kan revan içindeydin. Neden yaptın bunu? Niye kendine zarar veriyorsun?" diye sordu.

Başımı başka tarafa çevirdim. O anı hatırlayınca, gözyaşlarım istemsizce akmaya başladı. "Benden önce en büyük zararı siz bana verdiniz," dedim titreyen bir sesle.

"Benim katil olmama neden oldunuz."

Merih'in bakışları yumuşadı. "Sen katil değilsin," dedi sakin bir sesle. "Katiller birini isteyerek öldürür ama sen bilmeden, sadece kendini savunmak için yaptın bunu."

Sözleri öfkemi alevlendirdi. "Öyle ya da böyle birini hayattan koparmadım mı? Kopardım."

Sesim yükseldi, gözyaşlarım daha da hızla aktı. "Beni bir canavara dönüştürdünüz. Masum bir kızın katil olmasına neden oldunuz"

Merih elini uzatıp omzuma dokunmak istedi, ama elini geri ittim. "Dokunma bana!" diye bağırdım.

Merih'in sesi bir anda gürledi, öfkesi odada yankılandı. "Sen o adamın neler yaptığını biliyor musun?" diye sordu sert bir şekilde. "O adi ölmeyi sonuna kadar hak ediyordu."

Sözleri kafamda yankılandı. Anlamaya çalışıyordum, ama beynim karmakarışıktı. "Ne diyorsun?" diye sordum titreyen bir sesle.

Merih'in bakışları sert ve keskindi. "Seni uyutup o adamın yanına gittik," dedi. "Dediğin gibi ölmüştü."

Sanki tüm dünya ayaklarımın altından kaydı. Kalbim deli gibi atmaya başladı. "Ne?" diye fısıldadım.

Merih devam etti. "Evini aradık ve kimliğini falan bulduk. Araştırdık ve bir sürü sabıkası olduğunu öğrendik. O pislik sapığın tekiymiş. Kızları kandırıp seni götürdüğü eve getiriyormuş. Evi o yüzden uzakta."

𝗞𝗜𝗦𝗔𝗦    (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin