19.Bölüm

46 8 7
                                    

Astoria bana sırıtırken derin nefesler alarak kendimi sakinleştirmeye çalıştım. Ölüm yiyenlerin hepsini alevler içinde yakmadan rahatlamayacaktım. Adamı elime alıp büyü mırıldanıp dışarıya çıktım. Kitaplar toplanmıştı. Astoria arkamdan homurdanırken hızlı adımlarla odaya daldım. Gözlerim dolmaya başlarken bu kadar güçsüz olduğum için kendime sinirliydim. Kapının yanına çökerken içeride Draco'nun olduğunu bile fark etmemiştim. Yavaşça gelip yanıma çökerken çok sakindi. Bir eliyle yavaşça sırtımı sıvazlarken iç çektim.

Kate: Yoruldum...
Draco: Geçecek... Her şey düzelecek güzelim...

Draco yanımdan kalktı ve öksürerek kendini hazırladı. Kafamı kaldırıp ne yaptığına bakarken gülümseyerek elini bana uzattı. Yavaşça ayağa kaldırıp duvara sıkıştırdı...

⚠️⚠️((((((SMUTTTTTT!!!!!!!!))))))⚠️⚠️

...ellerimi yukarıda birleştirip dudaklarıma doğru eğilirken yavaş yavaş kendimi kaybetmeye başlamıştım. Dudaklarımı, dudaklarının arasına alıp öperken vücudu bana yaslıydı. Dudaklarınızı ayırıp dudaklarını boynuma gömdü. Öptüğü her yer alev alev yanmaya başlarken zevkten titremeye başlamıştım. Ellerini belime yerleştirip yeniden dudaklarımda oyalanmaya başladı. Öpüşmemiz yavaş yavaş sertleşirken bir anda kapının açılması ile öylece bakakalmıştık.

Mattheo: Oha...

Hayatımın en utanç verici anıydı. Kıpkırımız olurken Mattheo kahkahayı basıp sadece yanındaki şok ile bize bakan Enzo'nun duyabileceği bir sesle bir şeyler söyledikten sonra kapıyı kapattılar. Draco kapıya doğru ilerledi. Kapının kilidi döndü. Ardından bir büyü mırıldandı. Tahminen kapının dışarıdan açılmasını engelleyen bir büyüydü. Yeniden yanıma gelip alnını alnıma yaslayıp fısıldadı.

Draco: Bunu istediğine emin misin...
Kate: Hakkını kaybediyorsun...

Dudaklarını sinir bozucu bir şekilde yanağıma sürttü. Minik öpücüklerle beni iyice geriyordu. Beni hafif bir tüymüşüm gibi hiç zorlanmadan kaldırıp beni kucağına çıkarttığında piç smile atıyordu. Yanağıma yaklaşarak nefesini yüzüme verirken istediğim tek şey oydu.

Her şeyi unutmuş, onu istiyordum. İki eliyle yavaşça üstümdekini çıkartıp açık kalan vücudumu tarayarak öpmeye başladı. Birbirimizi öperken kendimi ona doğru bastırdım. Ufak bir inilti çıktı dudaklarının arasından.

Draco: Gerçekten istiyor musun...

İstiyor muydum? Evet kesinlikle. Korkuyor muydum? Evet kesinlikle!!

Draco: İstersen başka zaman-
Kate: Hakkını kaybediyorsun...

Tekrar sırıtarak elini sütyenimin kopçasına götürdü. Yavaş yavaş çıkartırken dudakları önce dudağıma sonra boynuma indi. Sakince aşağıya doğru inerken kendimde değildim. Bu kadar iyi hissettireceğini düşünmemiştim...
Kendi ve benim üstümde kalan son parçayı da çıkardı.

Draco: Hazır mısın?

Kafamı olumlu anlamda sallayıp ellerimi boynunda birleştirdim. Bir anda kendini içime doğru bastırınca acıyla inlerken yüzüne yayılmış gülümseme ile beni öpmeye devam ediyordu. Yavaş gel gitlerle başlamıştı ama git gide hızlanıyordu. Kucağında beni yatağa yatırdığında o kadar hızlanmıştı ki boynumu geriye atıp çığlık atmıştım. Bir elimle acının geçeceğini düşünerek çarşafı sıkarken Draco sıktığım çarşaftan elimi çekti.

Draco: Şşşş...

Sertçe yutkunup derin bir nefes aldım. Yavaş yavaş alışırken git gide hızlanmaya devam ediyordu. Eli göğüslerimde, karnımda ve beni çıldırtacak her yerde geziyordu. Ben deli gibi inlerken o ise sadece sırıtarak beni izliyordu. İnleyerek başımı bir kez daha geriye attığımda Draco'nun yüz ifadesi bir anda değişti. Hızla üstümden kendini çektiği an son anda kurtulduğumuzu anladım. Derin bir nefes alıp dudağıma minik bir öpücük daha kondurdu ve kendini yanıma bıraktı. Hazdan ve tutkudan nefes nefese kalmış bir şekilde duvara bakıyordum. İkimizde bir anda gülmeye başladık. Draco kendini yeniden üstüme çekip sırıttı.

Lanetli Hayat✨️(Kate Riddle & Draco Malfoy)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin