0.6

75 7 8
                                    


***

       İnsan, aynadaki görüntüsünün her ayrıntısında geçmişinden bir iz bulur ve her iz ona en uzak hayallerin, rüyaların, yaşanmışlıkların kapısını aralar. Aynadaki görüntülerden aralananlar; bazen geçmişi acı tortular olarak insana geri getirebilir, derinlerde saklanmış bir yarayı bulup körelmiş bir bıçakla o yarayı kanatabilir.

      Aynaya baktığım çoğu zaman babamın ölümü aklıma gelirdi. Ben daha beşinci sınıftayken bir trafik kazasında kaybetmiştim babamı, beni okuldan eve öğretmenim getirmiş ve saçlarımı öpüp geri gitmişti. Evin kapısında ondan fazla ayakkabı vardı; evimden insanın içini ürperten, havayı soğutan sesler geliyordu. Korkarak girdiğim evim artık bir cenaze eviydi, anlayamamıştım.

      Karnım açtı ve annem benimle ilgilenemeyecek kadar meşguldü o gün. Etrafına etten duvar örmüş siyahlar içindeki kadınların acıyan bakışlarının hedefinde ben ve bana göz kulak olmak için yanımda olan abim vardı. Abimin endişesine ve ağlamamak için direndiğinden kızarmış gözlerine anlam veremiyordum çocuk aklımla.

    Dayanamadı abim ve ağlamaya başladı, acısı arttıkça ağlaması arttı.

    Koridordaki ayna her şeyi dışarıdan bir göz olarak izleme fırsatı sunmuştu bana. Üniformam üzerimdeydi hâlâ, abim de annem gibi ağlıyor ve bana yemek vermiyordu. Babam işten gelseydi ona koşar, annemi ve abimi şikâyet ederdim. Beni bu evde bir babam dinler, benimle bu evde bir babam ilgilenirdi.

      Yaklaşık bir saat sonra önüme kim olduğunu bilmediğim orta yaşlarda , kısa boylu bir kadın yemek getirdiğinde çok sevindiğimi hatırlıyorum. Babamın cenaze yemeği olduğunu bilerek ama anlamayarak yemiştim o soğumuş yemeği. Aynadaki kendime baka baka karnımı doyurmuştum o gelmeden önce.

      Kapı, beşinci sınıftaki benim sayamayacağım kadar açılıp kapandığından son gelenlerin kim olduğuna bakmak gelmemişti içimden. Zaten kim gelirse gelsin önce annemle konuşuyor, sonra abim ve bana anlamadığımız şeyler söylemek için yanımıza geliyorlardı. Bu kez diğer seferlerde olduğundan farklı bir sıcaklık hissettim kafamda. Oldukça güzel ve genç bir kadın elini sıkı sıkı tutmuş bir çocukla yanıma gelmişti. O çocuğu hatırlıyordum, benden iki ya da üç yaş küçüktü. Aynı mahallede yaşadığımız için herkes birbirini tanımakla mükellefti zaten. Kadın eğilip saçlarımı okşamıştı, gözlerinde diğer kadınlarda gördüğüm ancak nedenini idrak edemediğim acımayı aradım fakat şefkat ve sevginin yansımasından başka bir şey bulamadım.

       "Tatlım, yemeğini yediysen Jimin'le beraber bizim eve gidin. Annen şimdi biraz hasta olduğu için onunla ilgilenmem gerekiyor, siz ikiniz eve gidip oyun oynayın. Olur mu? "

       Annesinin elini sıkan çocukla göz göze geldiğimde eve girdiğim andan itibaren buz tutmuş yüreğim birden çözülüverdi. İçim sıcacık oldu. Yeni bir arkadaş edinmiştim ve onunla oyun oynamak için evlerine gidecektim. Benden şanslısı yoktu o anda. Evden onunla el ele çıktığımda arkama dönüp baktığımda o aynadaki o akis o günden beri aklımdan hiç çıkmadı. Dedim ya aynaya baktığımda çoğu zaman babamın ölümü aklıma gelir diye, işte, aynalar bazen kabuk tutmaya zaman bulamamış yaralarımı kanatır durur. Bazen de sevilen kişilere duyulan yoğun özlemlerle insanı kuşatabilir. Bugün özlem günümdeydim herhalde. Jimin'e derin ve boşlukta hissettirecek kadar yoğun bir özlem duyuyordum.

       O evde oynadığımız oyundan bu yana neredeyse on yıl geçmişti. Ben hayatımdaki eksiğin ne olduğunu anladığımda da çok küçüktüm bence. Babam yoktu benim artık, abim baba figürüydü bir nevi. Fakat onun okulu bırakıp çalıştığı işten eve getirdiği para yetmeyince ben de okulu bırakmak zorunda kalmıştım. Sekizinci sınıfta okulu bırakmış ve işten işe koşup durmuştum. Yetmiyordu yine de ; hâlâ yeni yapılmış bir apartmanın iki odalı bir bölüğünde , küçücük bir evde üç kişi kalıyorduk. Bu bölüğü abim arkadaşları sayesinde tutabilmişti. Kirası azdı ve bu bizim için en iyisiydi. Ikimiz de çalışıyorduk ancak hâlâ ağzımıza giren her lokmanın hesabını yaparak yaşıyorduk, buna yaşamak denilirse tabii.

Prince's Rose || YoonminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin