Siriusla aynı binada olmamıza rağmen birbirimizi sevmezdik. Birbirimizi tanımasakta
Remusla kütüphaneden tanışıyorduk kitap okumayı severdi ben ise kütüphaneye insanlardan uzaklaşmak için giderdim.
bir gün remusun yanında siyah saçlı uzun boylu biri geldi keskin bakışlı gri gözlü bir çocuktu remus her zaman oturduğumuz masaya yani yanıma geldi "selena bu sirius otursa sorun olur mu" tam lafa girecekken sirius cevap verdi "ne sorun olabilir ki herkese açık bir alan" remus siriusa dönüp kızgın bakışlar atıyordu hiçbir şey demeden resim çizmeye devam ettim
Sirius bir anda bana odaklandı "benide çizer misin" siriusa dönmüştüm "bakarız" diyerek cevap verdim sirius sürekli ses çıkarıyodu başım agrımıştı remusa döndüm "ben sigara içip geliyorum çantamı falan burda bırakıyorum" diyerek kütüphaneden çıkıp tenha bir köşeye geçtim
Sigaramı çıkarıp yakarken sirius arkamda belirdi
"Bu yakışıklıyada bir dal verebilir misin" gülerek cevap verdim "bu kibirli çocuğa bir dal verebilirim" diyerek sigara paketini uzattım burun kıvırarak paketimden bir dal aldı ve içmeye basladıkUzun bir sesizlikten sonra manzaraya bakarak konuşmaya başladı "eee manitacılık isleri var mi" bende manzaraya bakarak devam ettim "yok" guluyordu ona döndüm "neden yok peki selena" gözlerimi çatmistim gri gözlerine bakarak cevapladım "neden olsun" saskın bir yuz ifadesiyle manzaraya döndü "yaşıtlarının hepsinin var senin niye yok diye merak ettim" sigaramdan bir fırt alarak cevapladım "gerek duymuyorum" sigaralarımız bitmisti kütüphaneye dönüyorduk ki siriusun hayranı olan yapısık kızlar bana kötü kötü bakıyolardı
Sirius bana dönerek alay eden bir ses tonuyla "ah selenacım benim yüzümden düsman edindin" ben göz devirerek devam ettim kütüphaneye gelmistik ben resmime devam ediyordum remusta kitabına sirius on dakika oturup saati sordu
"Hass!ktir geç kaldım" remus kitabını kapadı ve siriusa döndü "neye geç kaldın" sirius saçlarını düzeltti ve remusa döndü "kızla bulusmaya" remusla bana döndü "hadi ben kaçtım görüsürüz selenaa" diyerek kütüphaneden çıktı