"Çaresiz olabiliriz ama umutsuz değil.."
~Sir Arthur Conan Doyle
(Korku Vadisi)Westminster'ın gürültülü sokaklarında yanlarından geçen herkes tartışarak yürüyen iki adama şaşkınlıkla bakıyordu. Biri saati işaret edip bir şeye kızıyor diğeri de sanki üste çıkmaya çalışıyor ama diğerinin de haklılığını kabul ediyor gibiydi. Kimden bahsedildiği bariz değil mi? Oh hayır.. Bu fazla tahmin edilebilir sanki. Biraz değiştirelim:
"Nasıl yani?! Tanrı aşkına orada bir adam bombayla döşenmiş halde durup senin yardımını beklerken ve beş saat sonra kendiyle birlikte bütün blok patlayacakken sen hala bunu yapmamamız gerektiğini, o adamın bizimle oynadığını mı söylüyorsun ha?!"
"Özet konusunda gerçekten iyisin."
"Role girmezsen kıza nasıl kendimizi belli edeceğiz gerizekalı."
"Kırıcısınız, Doktor."
"O zaman bir kere de benim sözümü dinleyin, Dedektif."
"Neden bunu yapmak zorundayız ki?"
"Sen kızı korkuttuğun ve o da saklandığı için olabilir mi acaba?"
"Sadece şakaydı."
"Yıllar önce ondan yine kameralara sızmasını isterken işin bittikten sonra onunla çalışmaya devam edersen düşmanlarının onu bulup beynini dağıtabileceğini ve suç atıp babasını astırabileceğini söyleyen bir adamın şakası neden anlaşılmasın ki zaten (!)."
"Bak olay öyle değildi-"
"Sonuçta kıza ulaşabiliyor muyuz?"
"Hayır."
"Benim yöntemimle insanlarla daha normal bir şekilde iletişim kurabiliyor muyuz?"
"Evet."
"Konu kapanmıştır."
"Ne zamandan beri olayları sen planlayabiliyorsun??"
"Senin süs eşyan değilim. Birlikte çalışıyoruz seni moron."
"Aman be. Tamam ne diyecektim?..Evet..sonra..."(Bunlar olurken Westminster'ın kuzeyindeki bu yoğun caddede bulunan bir yan binanın ikinci katındaki Bayan Wilson bağrışmaların kesilmesinden memnun olmayarak gözlerini devirdi, içeri girdi ve çayını içmeye devam etti. Ama Bayan Wilson'ın düşünceleri şu an konumuz değil. Çünkü insanlar İngiltere'deki suç şebekelerini ve İngiliz iş adamlarının esrarengiz ölümlerini daha ilgi çekici buluyorlar. Her neyse. Size tekrar döneceğiz Bayan Wilson. Ama porselen fincanlarınızı hazırlayın. Belki okurlar size karşı dairede oturan bekâr Bay Davies'in dedikodusunu yapmak için beş çayına uğrayabilir..:)
Pembe kılıflı bir telefona gelen yeni bildirimle iki adam da birbirine bağırmayı kesti. Mesajın bu sefer üç tık sesiyle gelmesi gerekiyordu. Ama bu sefer hiç tık gelmemişti. Fakat yeni bir arama başlatılmıştı.
"Kimsiniz?"
"P-p-planlar d-değişti Bay H-holmes," adamın hıçkırıkları bu sefer dinmek bilmiyordu"B-bunların he-hepsi çok sı-sıkıcı gelmeye b-ba-başladı. Bi-biraz e-eğlenmek istiyorum. B-bir de bu t-titrek aptaldan k-k-kurtulmak.. İ-ileriye bakın! H-hiroşimayı bi-biraz anacaksınız. B-bir sonraki m-mesajı ya da aramamı be-bekleyin. B-bir de B-bay Watson'ı y-yanınızdan ayırmasanız i-iyi o-olur. Onunla d-daha i-işim b-bitmedi.. M-mümkünse ş-şimdi ölmemesini d-dilerim.. İyi g-günler B-bay Holmes.."
"Yine mi?.."
"Bir dakika ne-"
"Gel şuraya!"
Doktor daha olayları kavrayamadan uyuz Dedektif yine onu bir yerlere sürüklemişti. Zamanında oradan ayrılmaya çalışıyorlardı. Ama bu sefer bir fark vardı.
"Nereye gidiyoruz bıraksana beni-..."
'Oh God..' sesini hayal edin. İşte az önce sevgili Doktorumuz'un dudaklarından bu kelimeler dökülürken az önce oradan sürüklenmeseydi belki de enkazının altında öleceği -ama yine de onlar yıkımdan etkilenmeyeceği uzaklığa erişemeden çöken- sitenin üç bloğunun patlaması sırasında oluşan alev topu onun mavi gözlerine yansıdı. Sanki bu daha önce yaşanmıştı. Bunu hatırlıyordu. Zihni ona bunu toz bulutu üzerine çökerken ona bağıran dedektifi bile duyamayacak kadar net hatırlatmıştı..
***Evinin iki sokak ötesinde site çöktüğünü gören Bayan Wilson hızla ambulansı aradı. Penceresini ve perdesini kapattıktan sonra tam televizyonu açacaktı ki kapı sesiyle irkildi.
"B-bay Davies? Bu ziyareti neye borçluyum?"
"Böyle bir olaydan sonra dairemin karşısında oturan hanımefendinin iyi olup olmadığını öğrenmek istedim."
"Gayet iyiyim. İçeri gelmez miydiniz? Böyle hoş ve kibar bir İngiliz beyefendisiyle bir çay içmek isterdim."
"Hay hay Bayan Wilson. Fincanlarınız hazır mı?"
(Bayan Wilson'a fincan takımlarını hazırlamasını söylemiştik. Bay Davies'in geleceğini kim bilebilirdi ki? Belki de aşk için hiçbir zaman geç değildir. 67 yaşında olsanız bile :)***
"Watson! Burada yaralı var!"
"Dikkat edin-!"
"Hayır hayır hayır!"
"Çekil!"
Adam omzunda bir yanma hissettikten sonra ne olduğunu anlamadan çimlere düştü ve sarı saçları kanla kirlendi.
"Doktor vuruldu!"
"Geri çekilin geri çekilin!"
"Albayım cephane bitti ne yapacağız?!.."
Patlama sesleri ve karanlık basmadan önceki savaş alanının kan donduran son görüntüsü.."Hey. Sen iyi misin? Hey bana bak. Beni duyuyor musun?"
Yerdeki adam transtan çıkmış ve şimdi onu kontrol eden diğerini yeni fark etmiş gibiydi.
"Hm?"
"Gitmemiz gerek John. Yaralandın mı?"
"Ha evet. Doğru. Gidelim." John yerden kalktı ve kanayan yerlerini bile fark etmeden binalardan çıkan toz bulutuna baktı. Çığlıklar her yerdeydi ve siren sesleri duyulmaya başlamıştı. Çöken sitenin bir binasının inşaatı bitmemişti ama diğer iki olduğu yere çökmüştü. En az kırk ölü vardı. Binadan düşen parçalar onların da üzerine gelmişti. Her yerde tuğlalar vardı ve kan kokusu yayılmaya başlamıştı. Fakat Doktor, Dedektif tekrar konuşana kadar tepki bile vermedi.
"Sen iyi değilsin."
"Bir şeyim yok."
"Dizin ve kolun kesilmiş ama onu kastetmiyorum."
"Nasıl yani?"
"Aptal ayağına yatma. Savaşı hatırladın değil mi?"
"..."
"Sorumu cevapla-"
"Amonyum nitrat-"
"Sana bombayı sormadım! Her neyse. Neden her zaman seni sürüklemem gerekiyor ki?" Sherlock gözlerini devirdi ve John'u kolundan tutup bir yere götürmeye başladı.
"Şimdi nereye?"
"Mycroft'un vakasıyla ilgilenmemiz gerek."
"İlgilenmediğini sanmıştım."
Sherlock patlamanın ardında kalanlara ve John'un üzerindeki kana baktıktan sonra sertçe konuştu.
"Fikrimi değiştirdim."Nası olmuş? :')
Yorumlar yazan insanları geliştirmek için var. LÜTFEN YORUM YAZ DOSTUM. (Aralardaki Bayan Wilson'la ilgili küçük anlara devam edeceğim ileride hikayeye belki katkısı olabilir çok geçmeyin derim :)
Bai!✨
ŞİMDİ OKUDUĞUN
•NEW CASE• |°JOHNLOCK°
Hayran Kurgu"Seni öldüreceğim! " "Hadi ama John, beni öldürmek iki yıl öncenin modası..." Dostum Toplock haberin olsun başka ihtimal düşünülemez zaten aq.