~Felixten~
"Hoş geldin Lixx" diyerek beni mutluluk içinde selamladı
"Hoş bulduk Jeongin" dedim ve devam ettim
"Ne istiyorsun yada amacın ne?!" diyerek devam ettim ve biraz da olsa sert çıkıştim çünkü hala onun dürüst olduğuna inanmıyorum belkide bunu bizi kandırmak için yapıyor belkide o yüzden bana böyle davranıyor kim bilebilir
"Neden hala böylesin sadece kendimi sana kanıtlamak istiyorum bir amacım yok tek amacım senin beni affetmen"
"Jeongin ben seni iyi bilirim sen kolay kolay böyle şeyler yapacak biri değilsin doğruyu söyle bana!"
"Sende amma güvensiz çıktın niye güvenmiyorsun bana"
"Yaptığın onca şeyden sonra ne bekliyorsun acaba?"
"Bak onlar birer hataydı tamam mı herkes hata yapabilir"
"Ama bunlar olmaması gereken hatalardi Jeongin-"diye devam ediyordum ki lafım kesildi
"Hoş geldiniz efendim ne alırdınız" diye sordu garson ben ilk başta istemedim ama Jeonginin yoğun ısrarı bide Hyunjinin onun ağzından laf almamı istemisi üzerine kabul ettim ve bir latte söyledim Jeonginde bir mocha aldı ve garson siparişleri yazıp bize bir zil verdi siparişler hazır olunca zil çalacakmiş mantıklı aslında he neyse konumuz bu değil Jeongin hala bana çok çakma ve yalancı geliyor ama anlam veremiyorum neyse birazdan her şey anlaşılır
"Planın ne?!" diye bir anda sordum o ise şaşkın ve ne alaka baskışi ile bana bakıyordu muhtemelen benim bu kadar ani bir şekilde soru sormami beklemiyordu
"Bir planım yok benim ahh Felix tanrı aşkına hala ne saçmalıyorsun"
"Bak yap-bozlar asla oturmuyor tamammi sen böyle biri değilsin ki niye böyle oldun bı anda"
"Çünkü yaptığım hataların tek merhemi buydu Felix insanlar yaptığı hatalar üzerine kendilerini değiştirirler ve gururu bir kenara bırakıp böyle bir şey yaparlar ve kendilerini amaçsız bir kabul edişe kaptirirlar tabi bunu normal hatalarla değil sevdiklerinin canını yakan hatalarda yaparlar..." dedi ve küçük küçük gözleri doldu gözünden süzülen bir iki damla yaşi sildi ve bana baktı ardından devam etti
"Affet beni Felix"
"Düşünecek zaman ver bana Jeongin" dedim bunu duyduğunda gözlerinden yaşlar daha hızlı akmaya başladı en sonunda kendini toparladı ve tam devam edecekken zil çaldı
"Ahh siparişler hazır olmalı ben alıp geleyim" dedi ve ayağı kalktı ardından da bize bayağı uzak kalan sipariş verme alanına gitti
~Jeonginden~
Sipariş alanına gittim ve siparişimizin hangisi olduğunu sordum ardından da garsonun tepsiyi bana uzatmasiyla aldım ve hemen yakındaki bir masaya tepsiyi bıraktım sipariş alanının buraya uzak olması benim çok işime gelmişti çünkü planım için lazımdı bu Felix bizim masadan şu anda bulunduğum kısmı göremezdi ve bu sayede bende işimi rahat rahat halledebilirdim
Evet şimdi planımıza gelelim şimdi anlarsınız gerçi neyse dediğim gibi tepsiyi sipariş alanına en yakın olan masaya koydum ve cebimden çıkarttığım zehrin kapağını açıp Felixin kahvesine döktüm tam işler yolunda derken elimin kaymasıyla tüm zehir döküldü.Sivi zehir almıştim olurda öbürü çözülmez diye ve zehir toplam bı 65 ml fln di ve bı damlatma alani vardı elim kaydığı için damlatma alani çıktı ve 65 ml zehir latteye döküldü anlayacağıniz üzere planım buydu Felixi zehirlenmekti Hyunjinin kalbini acitmak için tek yol buydu çünkü oda beni bu konudan vurmuştu bende ona küçük bir ders veriyordum
Planı iki gün önceden planladim ve hemen eczaci kuzenimi aradım ardından ondan zehir istedim o da bana sonuna kadar yardım edeceğini söyledi ve zehri bana iletti ama en fazla 10 damla koymamı söylemişti sanırım ben bunu bı tık kaçırdım neyse ardından kaşıkla bir iki tur karıştırdim ve zehirin kutusunu cebime atıp bizim masaya doğru yöneldim
Tepsiyi masaya bıraktım ve Felixe hadi alsana bakışı bıraktım oyunculuk yapmak cidden zormuş ama yinede güzel yaptım çünkü inanmış gibi duruyor Felix inanın sırf bu plan için gururumu bir kenara bıraktım ve bu planı uygulamaya koydum sırf Hyunjinin canını yakmak içinde 3 yıllık arkadaşımin canını yakmayı göze aldım çünkü konu artık Felix değildi tabi o da canımı çok yaktı ama asıl konu artık Hyunjindi çünkü kendi bana gerçekleri anlatırken daha çok canımı yakmışti ve benim kitabımda buna yer yoktu
~Felixten devam~
Jeongin kahveleri getirdi bı tık geç kalmışti bende bı şüphe ettim ve sordum
"Niye bu kadar geç kaldın?"
"Benim kahveme krem şanti sıkmamişlardi bende rica ettim ama doluluk olduğu için bi tık geç getirdi krem şantiyi" dedi gayet soğukkanlı bir biçimde en sonunda kendi bir yudum aldı ve bana sordu
"Sen niye kahveni içmiyorsun" dedi ve bende bu lafın üzerine kahvemden bir yudum aldım anlık tadı bı değişik geldi fakat sonradan güzelleşti ve bende içmeye devam ettim
En sonunda kahvelerimizi bitirdik nedense benim her yudumumda Jeongin daha bı mutlu oluyordu anlam veremediğim bir mutluluk vardı yüzünde neyse kahveler bitince saate baktım beşe yirmi vardı bende Jeongine yavaştan kalkmam gerektiğini söyledim ve kalktım Jeonginde hesabı ödeyip çıkacağını söyledi ve vedalaştıktan sonra da kafeden çıktım
Aslında Yeji ve Hyunjin ile evde buluşacaktik fakat benim dans derslerim için ayakkabıya ihtiyacım vardı ve az ileride de ayakkabıci vardı bende iki dakika oraya bakıp eve öyle geçmeyi planladim ve öylede yaptım
Ayakkabıciya gittim ve iç mekan ayakkabılari bakmaya başladım bı 5 dakika sonra bı anda bı mide bulantısı ile karnımı tuttum vede başım dönmeye başladı hemen elimdeki ayakkabıyi bırakıp kendimi dışarı attım Allah'ımm midem çok kötü bulanıyordu anlatamam ve baş dönmem.. Allah'ım ölüyor gibiyim nefes alış verişlerimde bozuldu ne oldu birden bana böyle etrafa bakınca her şey buğulu ve birden fazla var ahhh midemmm çok kötü olduğumu fark ettiğimde de hastanenin yakın olduğunu hatırladım ve yıkıla yıkıla aynı zamanda da zorlukla hastaneye gittim
Kapıya vardığım da daha kötü bir haldeydim bembeyaz kesmiştim mide bulantım artmış ve bayılacak gibiydim girişe geldiğim de daha kapıdan girmeden kapıdan çıkan Hyunjin ve Yejiyi gördüm onlarda beni fark etmiş olmalilarki Hyunjin konuştu
"Aaa Felix sen niye buraya geldin hani evde buluşacaktikk" dedi bense cevap veremedim ardından Yeji devam etti
"Felix sen iyi misin?" dedi ve elini alnıma götürdü
"Offf Hyunjin bı baksana ateşi var" diyerek devam etti ardından konuşacak gücü buldum ve devam ettim
"Ben iyi-AHHHH MİDEMMM!!" konuşurken mideme yoğun bir kramp girmişti gerçekten hiç ama hiç iyi değildim çok kötü ve berbat hissediyordum
"Felixx iyi misinnn ne oldu sanaaa" dedi Hyunjin ağlakli/ağlamali bir ses tonuyla (değişik kelime ama devam) elini karnıma tuttu bense dizlerimin üzerine çökmüştüm ve karnimi tutuyordum Hyunjinin yardımıyla ayağa kalktım ama hala başım dönüyordu en sonunda vücudum daha fazla dayanamadı ve bı anda gözlerim kapandı(korkmayın sadece bayıldı)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HATIRLIYORUM ~HYUNLİX~
FanfictionHyunjin varlıklı bir aileden geliyordu Felix ise yıllar önce ailesini kaybetmişti bu ikili tüm sırlarının ve aşklarının tanişmalarıyla açığa çıkacağını ve neler yaşayacaklarını bilmiyordu....