*1*

22 6 67
                                    


Hepinize merhaba taekookerlar! Yeni bir fic ile karşınızdayım, çok uzatmadan hayırlı olsun diyelim ve bölüme geçelim.

Oy sınırı: 10. 

Yorum sınırı: 30

*************************


Jeon'dan

Yine her zamanki gibi hayvanlar alemine gelmiştim. Son kavgadan sonra buraya eskisi kadar Melek veya şeytan gelmiyordu. Aslında ben de gelmezdim, fakat köpeğim buradaydı ve onu özlüyordum.

Cennet tarafına en yakın yere oturmuş Bam ile ilgileniyorken cehennemin kapısı açıldı. Bir tane şeytan içeri girdi. Yüzü morluklarla doluydu ve... ağlıyordu..?

Şeytanların duyguları yok sanıyordum. Bir köşeye oturdu ve kafasını yukarı kaldırıp gökyüzünü izlemeye başladı. Acaba neden cehenneme girdi diye düşünmeden edemedim.

Ağlaması içimde garip duygular uyandırıyordu. Onun yanına gitmek istiyordum ama bir yandan da korkuyordum. Sonuçta o bir Şeytan dı. Bir şeytan... nasıl ağlayabilirdi? Onlar sadece kin veya acı duygularını hissedebilen varlıklardı... yani bizi öyle anlatılmıştı...

Yalan mıydı? Duyguları var mıydı? Aklımdan geçen düşünceleri onun burnunu çekmesi yok etti. Melekler yanında bir şeytanı görse beni cezalandırırdı, yine de onunla konuşmak istiyordum.

Şu an etrafta hiçbir Melek yoktu, ondan başka bir şeytan da öyle. Yerimden kalkıp yanına yürümeye başladım. Yanına geldiğimde gözleri kapalı olduğundan dolayı beni fark etmemişti. Yanına oturduktan sonra ona baktım.

"Hey..."
Kim'den

"Hey..."
Duyduğum sesle gözümü açıp sesin geldiği yöne baktım. Bir melek? Neden yanımdaydı?

"İyi misin?" Sorduğu soruyla şaşırmıştım. Çünkü bir melek bir şeytana asla nasıl olduğunu sormazdı. Hatta soru sormayı bırak, yanına bile yaklaşmazdı.
"Neden soruyorsun?"

Jeon'dan

Soruma soruyla karşılık vermesiyle afalladım. Şeytanlar gerçekten çok soğuklardı.

"Ağladığını gördüm-"

"Ağlamıyorum ben"

"Ama az önce-"

"Ağlamadım, yanlış görmüşsün."

Tüm laflarımı ağzıma tıkarak beni susturduğunda biraz şaşırmıştım.

"Peki..."

Oturduğum yerden kalkıp eski yerime yürümeye başlarken duyduğum sesle durdum.

"Hey."

Ona baktım.

"Şeytanlarla meleklerin birbirleriyle konuşmalarını yasak olduğunu bilmiyor musun?"

Haklıydı, fakat konuşmak istemiştim. O kabul etmesede görmüştüm işte, ağlamıştı.
"Ben sadece sen ağladığını gördü- Pardon sanınca konuşmak istemiştim. Etrafta başka kimse yoktu..."

Bana boş gözlerle baktı, sonra etrafa baktı, sonra ise tekrardan katran karısı gözlerin bana dikti.

"Gel."

Ciddi miydi? Daha demin artistlik yapan kişi şimdiyse yanına çağırıyordu! Fazla düşünmeden yanına geldim, daha demin oturduğum yere oturdum.

"Yakalanmaktan korkmuyor musun?"

Sorduğum soruyla sırıttı.

"Yeterince dayak yiyorum, birkaç tane daha yesem bir şey olmaz. Asıl sen korkmuyor musun?"

Sözleri beni üzmüştü. Bu adam bunları hak edecek, cehennem girecek ne yapmıştı acaba?
"İsmin ne?"

"Kim Taehyung, senin?"

"Jeon Jungkook." Sırıttı.

"Seni zaten biliyorum, Seoul Üniversitesi yangını değil mi?"

"Nereden biliyorsun..?"
Bilmesine çok şaşırmıştım.

"Ben de orada öldüm çünkü."

Dedikleri ile çok şaşırmıştım. O yangını ölen herkesin cennette olduğu söylenmişti bana...

"Hangi fakültedeydin ki? Resim bölümünde olsan seni tanırdım."

"Hukuk bölümündeydim ben."
Beni tanımasa şaşırmıştım, hukuk bölümü ile hiç etkileşim olmamıştı çünkü. Anlamaz şekilde olan bakışlarımı fark etmiş olacak ki tekrar konuşmaya başladı.
"Namın her yerde Jeon ya da şey mi demeliyim... hocaya kafa tutan çocuk?"

Nedenini şimdi anlamıştım. Hocaya meydan okuyup kazanmıştım. O yüzden herkes beni konuşmaya başlamıştı. Demek ki hukuk bölümüne kadar gitmişti konu.

"Orada ölenlerin hepsinin cennette olduğu söylenmişti bana."

Sustu, cevap vermedi. Ayağa kalktı.
"Gitmeliyim Jeon, sonra tekrardan görüşürüz."

Cehennem kapısından girip gözden kaybolurken onu izledim. Neden cevap vermedi? Bir şey mi biliyordu? En önemlisi...

Tekrar görüşür müydük?


********************************

Bölümün sonu~

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın canlarım

Haydin bayyyyy

DEMON'S ANGEL / TAEKOOKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin