(1.) Küllerinden Doğmak.

358 19 6
                                    

(İlahi bakış açısı)

Büyük sarayda sert adım sesleri duyuluyordu. Lord Arın, Elemental'in ikinci en büyük kadın lordu olan Aria'yı görmeye gelmişti. 4 elementin özelliğini taşıdığı için halk bu durumdan epey etkilenmişti. Özellikle göletler taşmış, hava durumu oldukça değişmiş, her yeri sarmaşıklar kaplamış ve ateş krallığından gelen lavlar bazı alfinleri yaralamıştı. Kadın Lord tüm bu her şeyi sadece aşk acısı çektiği için yapmıştı.
Arın bunu hiç ama hiç doğru bulmuyordu. Deliliğin simgesi haline gelen Arın bile doğru bulmuyorsa ortada bir şeyler var demekti.

(Aria)

Kapılarımı kapatmıştım. Son günlerde ne bir varis ne de bir lord görmek istiyordum. Son bir kaç gündür odamdan çıkmayıp, sadece şarap içip onu düşünüyordum. Daren'i. Beni değil, aptal bir kızı seçmişti. O Nova denen deliyi. Kapım çalındı ama bir şey dememe kalmadan gıcırtıyla açıldı. Kapıdan içeriye Arın girdiğinde gözlerimde bir şey gördü ve şaşkınlıkla bana baktı. Yıkım.

"Aria, iyi misin?"

fısıltıyla söylediği sözlere gülmeye başladım. Hatta sanırım fazla güldüm ki endişeyle bana bakmaya başladı.

"Oradan bakınca iyi gibi mi görünüyorum?"

bir anda gülmeyi kesip ciddileştim ve odamdaki koltuğa oturdum. Arın ise hala ayakta bana bakıyordu.

" Hayır ve bu durum Elemental'in sonu gibi. Senin hissettiklerin yüzünden Elemental kıyameti yaşıyor."

Ona yüzümü buruşturarak baktım.

" 3 Lord, 3 varis toplanıp bir şey beceremediniz mi?"

aklıma gelen şeyle duraksadım.

"Pardon, 2 Lord 2 varis. Onlar kendilerinden başkasını önemsemiyor değil mi? Seni, beni ve diğerlerini önemsemedikleri gibi."

Nova konusu açılınca onun da gözünde farklı bir ışık parladı. Öfke.

"Öyle bir şey yok."

tekrar güldüm.

"Neden geldin Arın?"

"Şu saçmalığa artık bir son vermen için."

Saçmalık? Bu mu saçmalık?
Öfkeyle ama tane tane konuşmaya başladım.

"Darenin zaten Novaya aşık olduğunu, beklediğini biliyordunuz."

Sina'ya vurgu yapmadan duramazdım. Bakışlarında bir değişim meydana geldi.

"Ve buna rağmen bunu bana söylemeyip Daren'e aşık olmama izin verdiniz! O kız geldikten sonra çok şey değişti."

ilk başlarda benimle beraber olan Daren, Nova'nın varlığını öğrenince yaptığı ilk iş benden ayrılmak olmuştu.

"Bu kadar bağlanacağını düşünemedik! Senin gibi birinin kendini o lord bozuntusu için mahvedeceğini düşünemedik!"
Bu sefer bağıran oydu.

"Şu haline bak! Sadece Daren için kendini ne hale getirdin!"

Yerdeki bitmiş şarap şişelerini gösterdi ve beni ellerimden tutup, odadaki boy aynasına sürükledi.
Kendime baktığımda, göz altlarımın morardığını, gözlerimde ışık kalmadığını gördüm. Oysaki bir zamanlar o gözlerde güç görünürdü.

" Sen bu kadını tanıyabiliyor musun? Çünkü bana hiç tanımadığım bir yabancı gibi geliyor."

Haklıydı. Ne yazık ki haklıydı. Aşk denen sahte bir duygu uğruna ben kendimi kaybetmiştim. Hüzünle aynadaki kadını izledim.

"Bunun sen olmadığını ikimizde çok iyi biliyoruz. Ve sana bir şey diyeyim mi? Toparlanman gerek. Hala Evran bizim için bir tehlike ve bunun yanında tanrıçalar da var."

Gülümsedi.

"Sen olmadan yapamam."

Gözyaşlarımı koluma sildim ve bende ona gülümsedim. Ne yazık ki bu konuda da haklıydı.

"Haklısın. Elbette ben olmadan yapamazsın." havalı havalı saç savurmaya çalıştım ama olmadı galiba.

Bu sefer kahkaha attığında bir şey gülüşünü durdurdu.

"Bu akşam ateş krallığında parti var. Yani... Daren Nova için veriyor. Ve seni de davet etmemi istedi." biraz çekinerek bakıyordu.

"Geliyorum."

Arın bana şaşkınlıkla baktı.

"Hatta beraber gidiyoruz. O iki aşığa vermemiz gereken dersler var. Olayın ciddiyetini kavrayamadılar."

Daha sonra destek vermek istercesine elini omzuma koydu.

"Bu kadar çabuk toparlanacağını bilseydim daha erken gelirdim."

...

Arın gittikten sonra görevli periler geldi ve odayı temizlemeye başladılar. Bende uzun zaman sonra odamdan çıkıp sarayımda dolaştım. Beni gören görevliler, muhafızlar biraz şaşırmış olacaklar ki bazılarının ağzı açık kaldı. Onları kovmalıydım sanırım. Neyse daha sonra ilgilenirim.

Odam temizlendiğinde içeri girdim ve dolabımdan eşsiz bir parça seçtim. Okyanus mavisi elbisede beyaz ve siyah tüller vardı. En üstte yeşil bir taş ve o taşın altında kırmızı daha küçük bir taş vardı. 4 element rengi.

Beyaz saçlarıma ufak dalgalar verdikten sonra beyaz bir far sürdüm. Eyeliner, maskara... Ve bitti.

Göz altlarımı kapatıcıyla kapatmış, gözlerimi daha çekici bir hale getirmiştim. Artık aynaya baktığımda daha güzel bir şey görüyordum gözlerimde.

Güç...

4 Elementin Varisi (Hgoi version) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin