Bu çocukları yazmayı çok seviyorum. Umarım sizde okumayı seviyorsundur. 🤍
Dosyalarını özenle topladı. Odası temiz ve düzenliydi. İşini seviyor, saygı duyuyordu. Bilgisayarını kapatmadan önce son birkaç belgeyi yazdırdı. Bunu Erkan'a gitmek için bahane olarak kullanacaktı. Gülümsedi farkında olmadan.Erkan'a olan bu sevdası bazen korkutuyordu. Adama karşı duyduğu duygular göğsünde birikiyor, içinden taşacak gibi oluyordu. Onu tanıdığı ilk gün içinde kıvılcımlar çaktığını, göğsünün sıkıştığı anı şu an bile hissediyordu. Tek fark o kadar güçlenmişti ki o kıvılcımlar yangına dönmüştü.
Yazıcıdan çıkan kâğıt sesleri kesildiğinde bilgisayarını kapatıp ayağa kalktı. Uzun boyu odanın içinde görkemli bir güzellikle dolduruyordu. Yılların eğitimi bedenini taşlaştırmıştı. İri bedeni yeşil formayı dolduruyor, sevgilisi için ağız sulandırıcı bir görüntü sergiliyordu. Duvardaki saate kısa bakış attı. Öğle yemeğine az kalmıştı. Ekibiyle bir yemek yemek istiyordu. Çıkardığı kağıtları masaya özenle koydu. Yemekten sonra alacak sonra da Erkan'a gitmek için bahane olarak kullanacaktı. Odada yalnız kalmak içinde Seyit'e bir iş kilitlemeliydi. Acaba depoyu mu temizletseydi ya da arşivi boşaltıp yeniden mi dizmesini isteseydi. Eğer bunu emir olarak verirse Seyit o dağınık, tozlu arşivde yıllarca kalması ve demekti. Bunu aklının bir köşesine yazdı.
Odadan çıktı. Deniz Komutanın odasına çıkmak için merdivenlere ilerledi acelesiz adımlarla. Yanından geçenlerle selamlaştı. Hatta birkaç askeriyle durup biraz konuşmuştu. Kapının önünde dikildiğinde geniş omuzları dikti.
Kapıyı bir kez tıklattı gelen komutla içeri girdi. Askeriyedeki tüm odalar gibiydi kadının odası. Kahverengi masa, demir dolaplar, siyah ucuz deri koltuklar ve beyaz duvarlar. Ama odadaki tek fark Deniz komutanın çiçekleriydi. Camın önünde rengarenk çiçekler duvarın dibinde bulunan masanın üzerinde çay makinasının yanında olan bitkiler odayı daha yaşanılabilir kılmıştı.
"Oturun lütfen." Soğuk sesi karakteriyle eşti. Deniz Komutan söz konusu işi olduğunda soğuk kabuğunu sırtlıyor, herkesin önüne duvarlar örüyordu. Hazer, bu kadın hakkında sevdiği tek özelliğin bu olduğunu fark etti. Kadın ona soğuk ve mesafeli olduğunda daha çekilir oluyordu.
"Gerek yok, timim yemek için bekliyor." İlgisizce geniş omuzlarını silkti. Yeşil gözleri odanın içinde gezindi. Parkelere toprak dökülmüş, birkaç dal yapraksa etrafa saçılmıştı. Camdan içeri giren temiz hava bitkileri sallandırdıkça birkaç yaprak yeri boyluyordu. Kendi odasını bu şekilde görmeye dayanamazdı. Çiçekleri severdi.
Çocukken annesinin büyüttüğü çiçekleri hatırladı. Babası nefret ederdi evde çiçek olmasından ama Hazer kapısını açtığı her odada rengarenk bitkilerle karşılaşmayı seviyordu.
"Peki öyleyse. Uzatmayacağım." Oturduğu koltukta ayağa kalktı. Sıkıca topladığı at kuyruğu sallandı sırtında esen rüzgarla. "İki askerimin neden hastanede olduğunu ve ordudan atıldığını siz açıklamak ister misiniz?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐇𝐚𝐳𝐞𝐫 & 𝐄𝐫𝐤𝐚𝐧 | 𝐁𝐱𝐁 [+18]
Fiksi RemajaBirbirlerine asla doymayan Komutan ve askeri. Ruhları alev almışken, bedenleri neden yanmasın? Eşcinsel 🏳️🌈 17.01.21