Bölüm On Bir: Küçük Bir Yalan

117 14 17
                                    

11| Küçük Bir Yalan

Önümdeki bıçağı sıkıca kavradım. Ranpo da yaptığımı fark etmiş gibiydi ki bir adım geri gitti.

-" Ranpo-chan..."

Gözleri kapalı olsa dahi pür dikkat beni izliyordu.

-" Dolaptan Kakao tozunu çıkart."

Bunu beklemiyor gibi kaşları havaya kalktı. Bende meyveleri kesmeye devam ettim. Keserken de aklıma gelen ilk şarkıyı mırıldanıyordum.

-" Wooh, yeah~! Shincuwa, hitori deva, dekinai~" 

Ranpo kakao tozunu yanıma bıraktığında daha da şaşkın görünüyordu.

-" Aiya, Niye öyle bakıyorsun?"

Hafif sırıtarak sormuştum.

Ranpo-" ..."

Transa girmiş gibi şaşkındı. Kendine gel, Ranpo'sun sen, Ranpo-!

Nereden ne hızla aldığını bilmediğim bıçakla bir iki adım kadar tekrar geriye gitti. Gözlerini açmış, şokla bakıyordu bu defa.

Saşkınlığı level atlamıştı.

-" Ha? Sorun ne, Ranpo--chan?"

Ranpo-" Sen-!! Sen, Chuuya değilsin! Neler oluyor anlayamıyorum ama sen o olamazsın! Dazai'nin intahar şarkısını bilmene imkan yok! Ne mafyada, ne şimdi!"

Oh... Yani buydu. Tabii ki çok zeki Ranpomuz bu Allahın himeti işin sonucu olan reenkarneden kaynaklı hiçbir boku bilemez.

-" Akutagawa mırıldanırken duydum, Ranpo-chan."

Ranpo bana hâlâ şokla bakarken kısa sürede sakinleşti.

Yani, en azından denedi.

İşin sonunda ona bir şeyler kurguladım ve tatlıyı verip postala- pardon gönderdim.

Şimdi ise Mafya harici gidebileceğim bir yer arıyorum, az sonra buraya baskın yapabilirler. Her şeyi bekliyorum onlardan. Ne olur, ne olmaz.

Öhm..

Doğru ya, ben Chuuya'nın bedenindeyim.

Yani ne yaparsam yapayım buraya baskın yapacak kadar aslan yürekli olamazlardı.

Oi, sen.

Aniden gelen bu yoğun ses başımı döndürmüş, yerimde durmamı zorlaştırmıştı. Göz bebeklerim ne olduğunu anlamazca küçülürken ellerim titriyordu.

Bu ses...

CHUUYA!?

.

.

.

Ajans & Mafya

Mori-" Sen Chuuya'yı savundun!"

Ozaki-" Savunmadım!"

Mori-" Savundun!"

Ozaki-" Çıkar göster! Hadi, çıkar göster!"

Ajans üyeleri anlamazca Mori ve Ozaki'ye bakarken, Fukuzawa daraldığını belli eder bir ses tonunda iç çekmişti.

Fukuzawa-" Yeter bu kadar."

Tanizaki-" Koskoca mafyaları bile iyi adam ayırıyor, vay be."

Kimse Tanizakiyi umursamamış, doğruca üçlüye odaklanmıştı.

Fukuzawa-" Chuuya ne yaptı bilmiyorum, ya da bütün bunları nereden biliyor. *Mırıldanır* Birini hatırlatıyor... Ama herneyse, şuan daha önemli bir işimiz var. Dazai'nin bahsettiği hain."

Kunikida-" Ondan bahsetmişken... Dazai nerede?"

Herkes etrafına bakmış, bahsi geçen adamı aramıştı. Ama toz olmuşcasına ortadan kaybolan Dazai hakkında hiçbir şey bulamadılar.

Ve Dazai ise...

Tamam, bende bilmiyorum.

Ah, bekle-

Doğru.

Dazai ise Ranpo'yu takip etmişti.

.

.

.

Ranpo evden kovulur gibi çıkartıldıktan sonra Dazai kaşlarını çattı. Hayır, hayır. Ranpo'nun bu şekline değil, o ayrıldıktan en fazla 10 dakika sonra olan Chuuya'nın haline kızıyordu.

Sorun neydi?

Chuuya neden kafasını patlatmak istercesine sıkı tutuyordu, ve Chuuya neden şok ile, öylece aynaya bakıyordu?


^^

- " Saying; Chuuya Nakahara "Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin