Gecenin köründe telefonuna gelen mesaj ile aldatıldığını öğrenen, Devin. Hesaplaşmak için, gelen konuma gider.
Fakat motor çetesinin lideri Göktuğ. Yüzünü gizler ve Devin'e intikam almayı teklif eder.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Devin! Hadi kalk abim hadi!"
Güneşin gözüme vurması ve Bora abimin bağırışı ile kısıkça gözlerimi açtım. Sabah olmuştu herhalde. Oflayarak, yatakta ters dönüp yorganı üzerime çektim. Gözlerimi kapatıp, uyumaya çalıştım. Çalıştım çünkü olmadı. Abim yorganı hızla üzerimden çekti.
"Hadi Devin!" Oflayarak yatakta oturur hâle geldim. Sabah olmasını hiç sevmiyordum. Ne güzel uyuyordum ben!
"Utanmasan, akşama kadar uyuyacaksın pasaklı." Kendisi iş adamıydı. Bu yüzden tembelliği ve pasaklılığı sevmezdi. Yine takım elbisesini giymişti tabii.
"Utanmıyorum zaten abi! Zorla kaldırıyorsun." Abim daha çok gülerken, kaşlarımı çattım.
"Kalk yüzünü yıka, üstünü değiştir ve kahvaltıya in hadi." Oflamaya devam ederek, abimin yanından geçip odadan çıktım.
"Görmüyorum, tanıyorum bebeğim." Yüzümü buruşturdum ve suyu açıp yüzümü yıkadım. Aynaya baktım bir süre. Çirkin değildim niye aldatılmıştım? Bunun tiple ilgili değil karakter meselesi olduğuna karar verdim. Ama yine de üzülmeden duramıyordum.
Dile kolay bir senen gitti, Devin.
Doğru, benim bir senem boşa gitmişti. Ve daha da senelerim gidebilirdi. Aynadan kendime bakmaya devam ettim. Kahverengi, dalgalı ve uzun saçlarım vardı. Çok uzun değillerdi ama uzunlardı. Bir de kahverengi gözlerim vardı. Karışmış olan saçlarımı elimle düzeltip banyodan çıktım. Mutfağa geçip masaya oturdum. Bora abim ve Çakır abim çoktan oturmuş ve yemeğe başlamışlardı.
Bora abim siyah saçlı ve yeşil gözlü biriydi çene hatları keskin ve bir de kirli sakalları vardı. Klasik iş adamı diyebilirdim. Ciddi ve karizmatik görünümü de tabii ki bakışları üstüne çekiyordu.
Çakır abim ise dövmeciydi. Çoğu yerinde dövme olan biriydi. Kahverengi saçları buzz cut tarzı kesilmiş ve kahverengi gözleri vardı. Çene hatları keskin, fakat yüzünde tüy bile yoktu. Kendisi oldukça ciddi biri olarak görünse de, bir o kadar şebekti.
Abilerim ile küçük tatlı bir evde oturuyorduk. Bizim evimizdi, kiracı değildik. İkisi de oldukça dikkatli biriydi, bir şey saklamaya çalışsam bu mümkün olmuyordu.
Çatalı salatalığa geçirip, ağzıma attım.
"Devin." Çakır abimin, ismimi söylemesi ile ona baktım. Tabağına bakıyordu.
"Efendim abi?"
"Dün gece nereye gittin?" Gözlerimi kaçırıp, önümde ki tabağa baktım. Dudağımı ısırdım. Ne diyecektim? Aldatıldım abi ondan mı?
