Turabi ve Hakan büyük olan yere girdiler . Burada da bir sürü asker vardı . Aria hemen arkasını dönüp " Size ilk önce kalacağınız odaları göstereceğim sonra da ablamın yanına gidelim !"
"Ilk ablana gitsek ?" Dedi Hakan Turabi ona Şaşkın Şaşkın bakıp
"Niye ? Bundan ne Çıkarın var ?"
"Şey arkadaşlarımızla ilgili felan Konuşmak istiyorum !"
Aria hiçbir şey anlamayarak kafa salladı " Peki ilk ablama gidelim ." Dedi
Kapıya geldiklerinde Aria " Ablam da türkçe biliyor rahat olun !" Dedi ve içeriye girdiler.
Ileride koskocaman bir tahtta oturan Aria'ya benzeyen bir kız oturuyordu . Oda çok büyüktü ve her köşede 5 tane Kafatası vardı .
"İşte abla bunları ormanda buldum . " Sonra Aria kafa hareketi ile eğilin dedi .
"Gelin bakalım !" sesi sanki hasta gibi çıkmıştı Kızın .
"Peki ya arkadaşlarınız onlar nerede ?"
Hakan hemen " Onlar ormanda kayıp sizden onları bulmak için yardım istiyoruz ."
"Anlıyorum tabii ki onları bulmanız için yardım edeceğim ama eğer burada kalıp bize yardım ederseniz !"
Turabi " İyide sizin bir Sürü askeriniz var . Neden bize ihtiyacınız var ki ?"
"Bunları anlamak için biraz erken ama siz eğer bize yardım ederseniz hem burada rahatça Yaşar hem de korunursunuz !"
Turabi ve Hakan olur anlamında kafa salladı .
"Ablacım yani kraliçem onları emin olun 1-2 güne buluruz !"
"Tamam Aria sen onları odalarına götür sonra da hekim çağır !"
Dedi ve odadan çıktılar . Bu kadın hastalanmıştı ve neden 12 kadar kişiden yardım istiyordu ?
#
Begüm arkasına baktığında o manyağı gördü ve daha hızlı koşmaya başladı . Hala "Begüm dur !" Diye bağırıp duruyordu . Sonra önüne baktığında Serenay'ı gördü .
Bir adamı bıçaklamıştı .
Arkasındaki manyak bağırdı " Biarkan mereka menangkap gadis ini !" ( onları bırakın bu kızı yakalayın !)
Begüm de daha hızlı koşup " Serenay Serenay yardım et !" Diye bağırmaya başladı . Serenay da hemen arkasını dönüp Begüm'e doğru koşmaya başladı .
Önüne gelene Kılıç saplıyordu . Sonra Begüm'ün elinden tutup götürmeye başladı . Tam kaçacaklarken " Serenay !!!" Diye bir ses geldi .
Serenay da hemen " Geliyoruz Ella !" Diye bağırdı .
Begüm'ün elinden tutup " Hadi yardım edelim !" Dedi Begüm " Ben yapamam ! Yani olmaz Serenay ben seni burada beklesem ?" Dedi Serenay kızınca " Bir yere Ayrılma !" Deyip Ella'nın yanına Yardıma gitti . Begüm hala Serenay'a Şaşkın Şaşkın bakıyordu .
En sonunda Serenay ve Ella Begüm'ün yanına gelip " Çabuk koş koş !" Dedi ve hep beraber koşmaya başladılar .
En sonunda bir düzlüğe geldiklerine oturup konuşmaya başladılar .
"Arkadaşının adı ne ?"
" Adım Ella senin ?" Dedi Ella sevecenlikle
"Begüm !" Dedi ikisinde Serenay'a baktılar ama Serenay dalmış gitmişti .
"Serenay Arkadaşının adı Begümmüş çok tatlı !" Dedi Ella
"He he evet tatlı ay dalmışım" dedi . Sonra " Neden öyle yaptın Begüm ?"
"Ne Yaptım ?"
"Yardım etmedin yani neden o seni kurtarırken sen bizi yüz üstü bıraktın ?"
"Ben öyle bir şey yapmadım Serenay sadece karışmak istemedim !"
"Özür dilerim ben sadece -"
Kendini tehlikeye atmak istemedin doğru mu ?"
#
Berna hala mal mal bakıyordu . "Off bu adamı yakalım ! Bizi oyalıyor ."
"Baran hiçbir şey bildiğin yok sadece sus !" Dedi Anıl sonra " Onu bulmak zorundayız . Merve'yi bulmak zorundayız ." Dedi ve gözünden yaş geldi .
"Sen ona aşıksın!" Dedi Sahra .
" Şş - şey ben "
" Tamam Anıl seni zor duruma sokmayalım !" Dedi Sahra ve " Ama unutma karalarından ve aşkından asla vazgeçme !" Dedi ağlamaklı bir şekilde.
"Tamam arkadaşlar duygusallığın Sırası değil şu adamı nasıl konuşturacağız ?"
" Bence bizi birisi bulana kadar yanımızda taşıyalım sonra y konuşur ya Ölür ." Dedi Doğukan
"Öldürmek pek üsluplu değil ama ... "
"Of Hasan abi !" Dediler hep bir ağızdan ve gülüştüler .
"Ya hiç kimseyi bulamazsak ve Öylece kalırsak ne olacak ? Belki de öldüler ve bizim de ölümümüz yakındır ?" Dedi Sahra ağlamaklı bir sesle
" Hayır hayır ya asla onları da bulup hep beraber çıkacağız bu iğrenç yerden !" Anıl artık ağlamaya başlamıştı ve
hiç kimse adamla ilgilenmezken "Aku tahu di mana anak Merve dan jangan membunuhku !" (merve ve oğlanın yerini biliyorum lütfen beni öldürmeyin !)
#
Hilmicem'in arkasındaki adamın elinde Bıçakla üzerine geliyordu . Hilmicem arkasını Döndüğünde Merve adamın üzerine atladı ve Hilmicem de onun kafasına tekme attı ve Merve'yi kaldırdı .
" Merve Merve Karnın kanıyor !!"
"Ö -önemli değil ."
"Merve bildiğin kanıyo bu ya ne yapalım kanıyo !"
"Kucağına al da çıkalım şuradan !"
Hilmicem Merve'yi kucağına Aldı ve çıkış kapısına doğru koşmaya başladı . Burası zindandı ve buradaki neredeyse tüm muhafızları öldürdükleri için kapıda kimse yoktu . Hemen çıktılar ve Hilmicem Merve'yi bir ağaca dayadı
"Merve kanıyor ne yapmalıyım ?"
"Bir bezi bastır !"
" Bez ne bezi temiz bir bez yok ki !"
" Hilmicem çok safsın !"
"Ya bunu tartışmam şimdi nereden bulayım bez ?"
"Aşağı in öldürdüğün muhafızlada vardır bilemedin tişörtünü çıkart !"
"T-tamam " deyip tişörtünü çıkarttı ve Merve'nin karnına bastırdı . Kanama artmıştı ve hiç iyi gözükmüyordu . Merve'nin gözleri kapanmaya başlamıştı .
"Merve kendine gel Merve !" Diye bağırmaya başladı Hilmicem . En sonunda hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı Hilmicem . Merve gözlerini açmıyordu ve hiç iyi görünmüyordu . Hilmicem Merve'yi kucağına alıp koşmaya başladı . Hem koşuyor hem ağlıyordu !
#
Arkadaşlar yeni bölüm nasıl olmuş ? Bol yorum ve vote !
