Hayal kırıklığı

16 0 1
                                    

Makyajımı tam istediğim gibi yapmışlardı çok kibar ve tatlı insanlardı .  Saçımı nasıl istediğim konusuna geldiğimizde ise kararsız kalmıştım aşağı doğru salsam mı yoksa düşük topuz yapıp dağınık bir görüntü mü verdirseydim diye düşünüyordum .

- sizce bu makyaja ve bu gelinliğe nasıl bir şaç güzel olur
Diyerek sordum yüzümü yana çevirip gelinliği işaret ederken gelinliğimin güzelliğine tekrar kapılmıştım evet ben mutlu olucak tım buna inanıyordum .

- düşük topuz çok yakışır efendim

Yan tarafa bıraktığı el çantasını karıştırıp geldi eline elinde bir saç süsü ile

- bu toka da çok yakışır tabi eğer isterseniz .
Güzel bir tokaydı bana yakılacağını da umuyordum yaprak gibi ama inci gibi. Nasıl tarif edeceğimi bilmediğim güzel bir tokaydı . Gülümseyerek tekrar aynaya dönüp onayladığımı belirtim .

 Gülümseyerek tekrar aynaya dönüp onayladığımı belirtim

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.


Her şey tamamdı . Kendimi o kadar mutlu hissediyordum ki boy aynasının karşısında durmuş gelinliğimi giydikten sonra ki bütünlüğe bakıyordum ilk defa bu kadar güzel olmuştum . İçim kıpır kıpır dı .

Saat 11 e geliyordu 8 den beri saçım ve makyajım yapılıyor du . Ve buna sonuna kadar değmişti .

Düğünün 13:00 da başlayacağını söylemişlerdi ama bana değil . beni düğüne hazırlarlarken kendi aralarında konuşmuşlardı yorum yapmamıştım hiç bir şey de dememiştim . Cevap veremeyeceğim bu sürem hakkında bilmediğim bir şey olurda mahçup olurum diye sohbet etmeye çekinmiştim .

Bir süre sonra annem kapıyı tıkayarak içeri girdi . Normalde yapacağı bir şey değildir annemin kapıyı vurma addeti yoktur .

Bana bir süre bakıp kilitlendi . Ne ben konuştum ne o yüzünde hüzünlü bir ifade oluşur gibi olduğu anda tekrar sert ifadesine büründü .

- hadi kalk ta gidelim .

Yanıma gelip omuzlarımdan tutarak beni yukarı kaldırmaya çalişti .

- nereye gidiyoruz daha erken değil mi .

Dudaklarını birbirine bastırıp kaşlarını çatı eleri beline gitti sert ifadesini keskinleştiren bir duruş sergiliyordu .

- seni otel odasından gelin diye çıkaramazlar ya elaleme alay konusu mu olsunlar istersin halanın evine gideceğiz ordan gelin olarak çıkacaksın .

Halamı sadece bir defa görmüştüm o da babamın ölümünden sonra . Öz hallam da sayılmazdı babamın kuzeni idi ben de halla diye tanıdım . Halamın bir kızı vardı Şilan çocukken oynadığımız oyunları hatırlıyorum onunla yaprakları toplar çamurla doldururduk aklınca sarma sarardık o çok severdi bu oyunu sarmayı da severdi .

Otelin önüne inmişti gelinliğim kirlenmesin diye annem ve Leyla eteklerini tutup kaldırmışlardı .
Otelin önüne henüz gelmemişken davul zurna sesleri duyulmaya başladı .

Arya Where stories live. Discover now