İlk defa HyunLix yazıyorum. Gerçekten çok heyecanlıyımmm.
~Hyunjin~
Her zamanki gibi çalan gıcık alarmın sesiyle uyandım. Bugün lise ikinci sınıfa geçecektim. Heyecanlı mıyım? Kesinlikle ama kesinlikle hayır. Okul için hazırlandım ve ayakkabılarımı giyip okula gitmeye başladım.Sınıfa geldiğimde boş bulduğum yere oturdum.
Ders zilinin çalmasını beklerken sınıfa daha önce hiç görmediğim birisi sınıfa girdi. Sarı saçlıydı ve çilleri vardı. Ona bakıyordum. Sanırım boş yer aramaya çalışıyordu. Bu haliyle gerçekten komikti. Daha sonra gözlerini benim oturduğum sıraya dikti. Kahretsin sanırım benim yanıma gelmeyi düşünüyor.
Ve tam da tahmin ettiğim şeyi yaptı....- Pardon yanına oturabilir miyim?
Ona baktım. Bu seferlik böyle olsun,dedim içimden.
Hyunjin- Otur.
Kabul ettiğimde küçük bir çocuk gibi sevinmişti ve hemen yanıma oturdu.
Sıkıldığım için kafamı sıraya koydum ve ders zili çalana kadar biraz uyudum. Ders zili çaldığında kafamı kaldırdım ve ilk derse göre kitap ve defterimi çıkarıp hocayı beklemeye başladım.
Hoca sonunda gelmişti.
Hoca- Evet çocuklar. Bugün aramıza yeni biri geldi. Lee Felix. Umarım iyi anlaşırsınız ve Hyunjin ders bitiminde yanıma gel.
Yine ne isteyecekti acaba. Yine de kafa yormamaya karar verip dersi dinlemeye başladım. Arada gözüm yeni gelen şu Felix adındaki çocuğa kayıyordu. Çiller...
İlk defa etrafımdaki birinde çil görüyordum. Çile sahip olmayı hiç istemem doğrusu. Yüzdeki sıradan bir lekeden farksızdı benim için.*****
Teneffüs zili çalınca hocanın yanına gittim.Hoca- Hyunjin yeni gelen arkadaşına okulu gezdirebilir misin?
Hyunjin- (İstemeyerek) Peki.
Sonra Felix'in yanına gidip önünde dikildim.
Felix- Ne oldu? Bir sorun mu var?
Hyunjin- Hocanın isteğiyle sana okulu gezdireceğim çilli çocuk.
Bu dediğim onun komiğine gitmiş olacak ki kıkırdamaya başladı. Tam o kıkırdamasına son vermişken arkadan Jisung seslendi.
Jisung- Hey Hyunjin gelsene dostum!
Hyunjin- Üzgünüm gelemem şuan.
Hemen Jisung'a sırtımı dönüp cevap vermesini beklemeden Felix'in kolunu tuttum ve götürmeye başladım.
Felix- Biraz nazik olmaya ne dersin?
Sıkı tuttuğumu fark edip onun kolunu bıraktım.
Hyunjin- Afedersin.
Biraz yürüdükten sonra yüzünü bana çevirdi. Bunu hissedip bende yüzümü Ona çevirdim.
Felix- Hyunjin ha? İsmin bu demek.
Hyunjin- Yanii mantıken bana bu isimle hitap ettiklerini duyduğuna göre sence?
Felix- Sana da birşey demeye gelmiyor.
Hyunjin- O ağzını toplasan iyi olur çilli çocuk.
Felix- Bana çilli çocuk demeyi kes! Benim bir ismim var.
Hyunjin- Aa halbuki ben bilmiyorum ama.
Yalan söylemiştim elbette. Onun ismini biliyordum.
Ve şimdi azarlama sırası onda galiba.Felix- İsmim Felix!
Hyunjin- Sinirliyken çok tatlı olduğunu biliyor muydun Felix?
Bu diyeceğimi hiç beklemiyormuş gibi -tabiki beklemiyordu- bana şaşırmış gözlerle bakmaya başladı.
Felix- T-tatlı mı?
Dediğimi fark edip hızlıca elimi ağzıma götürdüm.
Hyunjin- Yanlışlıkla sesli söyledim,Kahretsin!
Felix hafifçe güldü. Ahh buna inanamıyorum. Yanlışlıkla sesli söyledim ve şuan utancımdan geberiyorum. Ve ben utandığım zaman kızarıyorum. Umarım Felix fark etmez.
Felix- Utanmana gerek yok Hyunjin. En azından sadece ben duydum bunu
Hyunjin- Dur tahmin edeyim. Şu an yanaklarım al al değil mi?
Felix- Kesinlikle evet.
...
İlk bölüm hakkındaki düşüncelerinizi alalımm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Denek 01|HyunLix
Fanfictionİyi kalpli gibi görünen biri ve gerçekten iyi kalpli biri arkadaş olursa neler olur?