15. Bölüm |M|

761 68 141
                                    


öncelikle okuyucumsanız zaten smutlarımı biliyorsunuzdur bu da açık bir dille olacak bilmiyorsanız da öğrenmiş oldunuz ona göre devam edersiniz



***



Dakikalardır kendisinde hissettiği duygu yoğunluğu yüzünden San'ın tam karşısında dururken aslında aklında bu kadar ilerleyebileceğine dair bir planı yoktu sadece hissettiği çekimi geriye adımlamadan ona ilerlemeyi seçmişti.

Koruması gözleriyle kendisini takip edip duruşunu bozmadan onu izliyordu.

Wooyoung yaklaştıkça San onun kendisine daha farklı baktığını görebiliyordu. İstediği şey gözlerine bile yansımışken anlamaması zaten imkansızdı. Bu bakışmayla etkilenmeye başladığı için göğsü şimdiden inip kalkıyordu, Wooyoung biraz daha kendisine yaklaşırsa zorlanacaktı ve bunu fark eden Wooyoung aynı onun korktuğu gibi daha çok yaklaşarak arada az bir mesafe kalacak şekilde önünde durdu.

Ona nasıl yanaşmalıydı? Bunu düşünürken elini kaldırıp korumasının kravatının ucundaki noktaya parmaklarını değdirdi. Flörtleşmeye ilk adımı atmıştı.

"Wooyoung?" dedi San dayanamayarak.

Wooyoung gözlerini ona çıkarırken heyecanı yüzüne yansıdı. Onu ne kadar istediğini, birazdan kalbi bu istekle patlayacakmış gibi attığını onun da bilmesini istiyordu. Parmaklarını bulunduğu yerden yukarıya çıkararak San'ın kaslarında hafifçe dolaştırmaya başladı. Göğsünün altından yukarıya çıkarken geçtiği çıkıntı bile gömleğinin altında neler olduğunu görmek için can atmasını sağlıyordu.

"Nasıl yapacağını görmek istiyorum." dedi açık açık.

"Görmek?" Kaşlarını çatarak vücudu üstünde hakimiyet kurmaya çalışan çocuğa bakıyordu.

"Kendi üstümde yani." demişti, korumasına karşı koyamıyordu daha fazla. Ona dokunmayı çok fazla istiyordu ama en çok ihtiyacı olan şeyse onun kendisine dokunmasıydı. Ellerini kendi hassaslaşmış bedeninde arsızca dolaştırmasını istiyordu. Sıkıcı kavrayıp kendisiyle ilgilenmesini istiyordu.

San yüzündeki ciddi ifadesiyle birlikte onu süzerek en son gözlerinde durdu. Yaptığı hareket yüzünden bu durumda içinden ne kadar hoşlansa da ona bunu belli etmemeye çalışarak aynı ifadeyle baktı.

"Böyle konuştuğunu baban duysa sana neler yapar biliyor musun?"

"Böyle konuştuğunu babam duysa sana neler yapar biliyor musun?" diye karşılık verince korumasının gamzesi tekrardan yüzünde belirecek şekilde kendisine sunulmuştu.

"Doğru, direkt konuştuğumu bilse neler yapar inan bilmek istemiyorum."

"Sadece konuşmakla kalmayacaksın." Wooyoung geriye çekilmeden parmaklarını açmak istediği düğmenin etrafında döndürüp onunla oynarken bir alttakine geçerek işaret parmağıyla orada oyalanmaya başladı. Sarhoş da değildi, her şey San'ın yaydığı havayla birlikte etki altına girmesiyle oluşmuştu şimdiyse kendisi ona aynısını yapmak istiyordu.

"Bak sen." dedi San onun hareketlerini izlerken. Kendisini çıldırtmaya çalıştığının gayet farkındaydı ve bu durum da onu engellemesi gereken bir şeydi.

"Evet San."

Çekinmeden ne istediğini söyleyen Wooyoung'a başını kaldırıp üstten üstten bakarken "Ne hayal ediyorsun sen öyle?" dedi.

Başını kaldıran koruması aralarına mesafe koyarken dudakları çenesine değecek şekilde yaklaşmıştı. Teni bu şekilde tenine değerken bile heyecanlanıyordu. "Artık konuşmayı bırakıp bir şeyler yapmanı." diyerek elini bedeninden sürterek aşağıya doğru inmeye çalıştı.

until you |woosan|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin