5

174 25 1
                                    

"Paraya ihtiyacın olduğunu bilmiyordum"
Harry bankanın çıkışında babası ve vaftiz babasının yanında bir sokağa doğru yürürken yanıtladı.

"Okul ve Hermione'in ihtiyaçları için gerekli. Tabii üzerime birkaç parça birşey alsam fena olmaz"

Babasından veya amcalarından giyinmek onu iyi hissetirmiyordu.
Bir anda hayatlarına girdiği yetmiyormuş gibi arkadaşıyla beraber onlardan bir oda,birkaç giysi ve masada eklenen tabaklara neden olmuştu. Her ne kadar 16 yaşında olsa da üzerinden atamadığı bir olgunluk vardı ve bu eski hayatından gelen özelliği ona yanlış yaptığını söylüyordu. Her ne kadar ailesi olsa da onlardan biri olarak kendini görmüyordu. Bu çocuğun verdiği zahmetlere karşı daha fazla utanmasına neden oluyordu.

Harry düşüncelerinden sıyrıldı, yeşillikleri etraftaki dükkanlarda gezindi ve buradaki sokağın daha geniş olduğunu gördü. Boyutlar arası bu kadar farklılığa imkan vermemişti.

"Haklısın. Şuraya girelim mi?"
Sirius kaşlarını korkuyla havalandırdı ve dükkana bakınan Jamese döndü. Bu çocuğun da dikkatini çekti.

"Dün burada poşetler dolusu kıyafet aldık ve yenilerini de mi alacağız? Hayır,Potterlar bu kadarı fazla."
Harry kaşlarını çattı ve babasına dönerken Vaftiz babası devam etti.
"Kusura bakma Harry ama ben tüysem fena olmaz"

Cisimlemeye hazırlanan adamı koluyla durdurdu.
"Sirius neyden bahsediyorsun?''

Orta yaşlı adam dudaklarını birbirine bastırırken elini ensesine götürdü.

"Sen dinleniyorken biz ufak bir alışverişe cıkmış olabiliriz. Tüm çeşitlerden aldık seçimi sana bırakacağız elbette..Merlin,seni çok sıkıyoruz gibi hissediyorum özür dileriz."
Dağınık saçlı orta yaşlı adam, yerinde kalakalmış cocukla beraber yüzündeki pişmanlık büyüdü.

"Sana sormamız gerekirdi, biliyorduk ama çok fazla heycanlıydık. Ne odan ne de kıyafetlerin hakkında fikrini almadık,gerçekten üzgünüm. Başka bir yerden geliyor olman bizi kabul ettiğin anlamına gelmiyor,elbet-Emrivakinin dozunu fazla aştık..-"
Harry karşısında saçmalamaya başlayacak adamın sözünü kesti.

"Sorun değil.Eve dönsek fena olmaz."
James başıyla onayladı ve yutkunurken elini çocuğun omzuna koydu. Büyücülerle dolu sokakta reşit olmayan birinin öylece cisimlenmesi sorun yaratabilirdi. Dağınık saçlı adam oğluna doğru eğildi.

"Seni daha önce başka bir yere götürebilir miyim?"
Harry'in kaşlarını çatmasına rağmen onu onaylamasına sırıttı. Yüzündeki gülümseme gamzelerini açığa çıkardı ve adam arkadaşına döndü.

"Sana yetişiriz,Pati"
Sirius ikiliye karşı gülümsedi ve yüzündeki gülümsemeyle cisimlenirken Harry yüzünü uzağa çevirdi. Sirius'un cisimlenmesi bir anda yok olmasına neden oluyordu ve bu da Harry de geçmişindeki en kötü anıyı uyandırıyordu. Babasıyla beraber cisimlenirken aklı vaftiz babasında takılı kalmıştı.

"İyisin değil mi?"
Harry o zaman geldiklerini ve geldiklerinden beri bir duvara tutunduğunu fark etti.

"Evet,dalmışım"
Dağınık saçlı adam oğluyla birkaç adım atarken Harry geldiklerini malikaneye bakındı. Oldukça büyük iki katlı,beyaz duvarlarla bezeli bir evdi. Denize sıfır evin etrafında ona eş bir Quidditch sahası, birkaç metre uzağında bir iksir labaratuvarı ve onunda uzağında bir salon vardı. Harry uzaktan gördüğü yapıları eski hayatından tanıyordu ama hatırladığı ev denize değil sık dizilmiş ormana bakıyordu.

"Burası benim büyüdüğüm ev,Harry."

"Burada yaşamıyor musun?"
James başıyla onaylamadı ve dudaklarını araladı.

Between DimensionsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin