Hepinize merhaba 💕
Uzun süredir bölüm atmadığın için hepinizden özür diliyorum. Umarım bölümü çok çok seversinizzzz...
Gözlerim yavaşça aralandı. Ağzımın bağlı değildi . Ellerim kollarım. Aksine bir koltuğa uzanmış üzerime bir battaniye örtülmüştü. Büyük bir depolandaydım. Ve içeride sadece üzerine uzandığım koltuk ve bir adet cam kapaklı dolap vardı. Dolabın içinde
Çeşit çeşit silah vardı. Küçüklükten gibi silahlara alışkındım. Ve gayet güzel kullanabiliyordum. Beni buraya getirenlerin babamın düşmanları olduğunu tahmin ediyordum.Bir dakika bu adam bana seni özledim mi demişti .
Ayağa kalkıp olanları idrak etmeye çalıştım.Tam o sırada kapıdan biri girdi. Karşımda bütün özgüveni ile Anıl Banes duruyordu.
"Günaydın güzel uyudun mu " dedi çapkınca bir gülümseme ile.
"Sen ne yapmaya çalışıyorsun. " dedim gözlerimi kahverengi gözlerine kilitlediğimde.
"Seninle eski günlere dönelim dedim. Nostalji falan. Kötü mü etmişim." Dedi . Hala gülüyordu.
Deli miydi bu...
"Ne saçmalıyorsun , Anıl."dedim ve ekledim." Ve ne istiyorsun."
Bana doğru bir adım attı . Ben arkamdaki koltuk yüzünden ve ondan korkmadığımı belli etmek için gerilemedim.
"Seni hala seviyorum." Dedi ve kolumdan tuttu. Kolunu büktüm ve boşluğundan faydalanarak bacak arasına tekme attım.
İki büklüm olmasını zevkle izledim.
"Her zamanki gibi güçlüsün güzelim. Seni bu yüzden hala seviyorum."
Ona tokat atmak için elimi kaldırmıştım ki kolumu tuttu.
"Ama benim bölgemde ben daha güçlüyüm."
Kolumu tutuşu sertleşti. Ama yüzümdeki ifadesizliği sürdürdüm.
Unutma Arven kazanan olmak için güçsüzlüğünü gizlemelisin...
" Seni alıp gideceğim." Güldüm ve bu gülüşüm yavaş yavaş kahkahaya dönüştü.
"Kimse benim için gelmeyecek mi sanıyorsun. Diyelim ki böyle oldu o zaman ne olacak Anıl. "
Sessiz kaldı.
"Anıl . Biliyor musun iyiki o gün evine gelip senin ne mal olduğunu görmüşüm. Benim Ayaza olan aşkımı fark etmeme sen neden oldun."
"Ayazı sevmiyorsun. Hala -"
"Sen ne düşünüyordun. Ayaz la seni unutmak için sevgili olduğumu mu?
Onunla iken aklımın sende olduğunu -""Sus" dedi. Sesini yükseltmişti.
"Beni aldatan sendin Anıl. "
"O kadın ile aramızda hiçbir duygusal ilişki olmadı . Bütün birlikteliğimiz bedensel idi. Onunla iken seni düşünüyordum."
Güldüm . Ve kısa sürede bu gülüşüm kahkahaya dönüştü.
" Biliyor musun artık senden nefret bile etmiyorum."
"Sus. Kimse senin için gelmeyecek. Gelse bile seni alamayacaklar. "
"Bok alamayacaklar."
"Arven sus güzelim."dedi sesi yumuşamıştı.Yerime oturup elimi koltuğun başlığına koydum.
"Fransa-" dedi Anıl elindeki telefon ile uğraşırken. "Çok beklersin. Kaç saat oldu?" Diye sordum . "1 " dedi sessizce .
" Burası İzmit değil mi?" Kafası ile beni onayladı.Kaçma planları falan yapmayacaktım. 6 kişiyi etkisiz hale getirebilirdim. Ama ,saydığım kadarı ile, içeride 5 dışarıda 10 kişiydiler.
Bana aşık falan da değildi zaten. Beni babamdan hisse almak için kaçırmıştı.
"Neden yalan söyledin." diye sordum.
"Ne diyorsun Arven."
"Neden bana aşıkmış gibi davranıyorsun. Ben salak mıyım? 2 yıl sevgili olduğum bir oksijen ziyanlığı insanı tanımıyor muyum?"
" Beni güldürüyorsun neden böyle birşey yapayım" dedi artık yüzündeki gülümseme alaycı bir hal almıştı.
"Beni inanadırsaydın herşey çok daha kolay olurdu."
"Benim için engel olduğunu mu düşünüyorsun güzelim "
Dedi ve açılan ,sınır kapısından daha korunaklı olan, çelik kapıdan çıkıp gitti.
Umarım bölümü çok çok sevmişsinizdir.
Aşkın Adaleti 100 okuma olduğunda size bir duyurum olacak. Kendinize çok çok iyi bakın.💕