y/n'den
sabah alarmımın sesine gözlerimi açtım yanımda draco vardı kafamı yastığa geri koyup yüzünü incelemeye başladım sarı saçları dağılmıştı kafamı boynuna koydum ve kokusunu içime çektim öyle güzel kokuyorduki saatlerce kokusunu içime çekebilirdim kafamı kaldırıp draconun kollarının arasından kurtulmaya çalıştım zor oldu ama başardım saat beş ve dersler dokuzda başlıyor bu yüzden banyoya gidip ılık bir duş aldım çıkıp saçlarımı havluya sardım ve valizimi boşaltmaya başladım herșeyi dolaba yerleştirdim masaya oturup güneş kremi rimel ve lip balm sürdüm draco haraketlenmeye başlamıştı o uyanmadan önce üstümü giyinmek için dolabtan beyaz gömlek ve siyah etek alıp banyoya girdim üstümü giyinip odaya geri girdiğimde dracoyu yatağın ucunda otururken gördüm bana bakıp güldü ve ayağa kalktı
draco: odada giyinmeye mi utandın sen?
y/n: hiç de bile ne alakası var draco
draco:bence çok alakası var, dün çok iddialıydın.
y/n: hâlâ öyleyim
draco:peki öyle olsundiyip dolabının önüne geçti ilk önce dolaptan gömleğini ve pantolonunu çıkardı sonra üstündeki tişörtü çıkardı tam olarak napiyordu bu?
boğazımı temizlediğimde dönüp bana piç smile attı șakamıydı bu çocuk yoksa beni sınıyormuydu.
cubbemi askıdan alıp üstüme geçirdim saçımdaki havluyu çıkardım havluyla kurutmaya başladım ama havluyu elimden çeken bir adet draco ile karşılaştımdraco: hasta mı olmak istiyorsun makineyi kullansana
y/n: gerek yok
draco: var
y/n: yok
draco: var dedim sana.konuşmama fırsat bulamadan draco beni kucağına aldı ve sandalyeye oturtu napıcağını biliyordum zaten ama yinede izledim kurutma makinasını alıp fişe taktı saçlarıma doğru tuttu ve kurutmaya başladı
draco:bana karşı gelmemeyi öğrenmelisin.
y/n: beni ezebileceğini falan mı sanıyorsun sen
draco: hayır ama istersen başka şeyler yapabilirimişi gücü bu herhalde diye düşünürken bir anda gülmeye başladı hala saçlarımı kurutmayada devam ediyordu noldu der gibi baktım aynadan ona
draco: noldu sustun dün gece böyle değildin prenses
y/n: sadece senin her kıza böyle mi olduğunu düşünüyordum.
draco: açık konuşmak gerekirse evet böyleyim canım, ama daha önce kimseninde saçını kurutmadım.
y/n: o zaman defolup onlara git malfoydiyip ayağa kalktım yine gözlerim dolmuştu ama hep güçlü kadını oynuyordum o yüzden ağlayamadım ve yüzüne öylece baktım nasıl bu kadar kalpsiz olabiliyorduki?
draco: y/n napiyorsun sen?
y/n: hiç birșey malfoy gidiyorum sadece.
draco: sen kıskandın mı?
y/n: hayır.
draco: benim yanımdayken güçlü durmaya çalışma, lütfen.
y/n: neden sen çok mu özelsin?
draco: değilmiyim?
y/n: yeter malfoy istediğin kızla konuşabilirsin sevgili değiliz.
draco: evet zaten konuşamazsın dedin diyen olmadıdiyecek birsey bulamadım onun karakteri zaten böyleydi değişmesini bekleyemezdim hayatında önemli bir yerim yok olmayacakda masadan asamı alıp kapıyı açtım çıkarkende sertçe kapattım ortak salona indiğimde kimse yoktu zaten daha bir saat olmuştu saat altı falandı L koltuğa oturup şöminenin yanıșını izledim biraz izledikten sonra arkadan biri gözlerimi kapattı
x: kimim ben bil bakalımm?
ses erkek sesiydi Tom olamayacağına göre mattheoydu
y/n: buldumm mattheoo
matt: bravoo seni böyle düşüncelere daldıran nedir peki?