Mira reklam yüzü olucağı oldukça ünlü bir kozmetik sahibi ile anlaşma yapar. Ancak işler beklemediği gibi gider ve bir anda kendini nefret ettiği firma sahibi Kuzey Altınsoy ile sevgili takliti yaparken bulur....
Hâlâ yaşadıklarımın gerçeklerini sorguluyordum. Dün o mekana konuşmak için gitmiştik. Tamam dün biraz fazla yakın olmuştuk ama aramızda hiçbir şey geçmemişti, ki geçemezdi de. Dün çok güzel geçmiş olabilir fakat o sadece anın etkisiyle gerçekleşen yakınlaşmaydı. Ezgi bana acilen ajansa yanına gelmemi söylemişti.
Bir süre daha haberle bakıştıktan sonra yataktan apar topar kalktım. Telefonumdan gelen bildirimler ve aramalar ardı ardını kesilmiyordu, bu yüzden aramaları bir şekilde susturup taksi çağırdım ardından telefonu uçak moduna aldım. hızlıca banyoya girip dişlerimi fırçaladıktan sonra hemen hızlı bir duş aldım ve sonrada saçlarımı kuruladım. banyoda işlerimi halletikten sonra giyinme odama girdim. Hızlıca güzel bir kombin yaptım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Ne olursa olsun eğer dışarı çıkacaksam giyimime her zaman önem verirdim. Bu küçüklüğümden beri böyleydi ve şimdiye kadar bunun bir eksisini görmemiştim. Tabi beni bu yüzden saatlerce bekleyen arkadaşlarımı saymazsak. Üstümü giydikten sonra eğer makyaj yaparsam geç kalacağımı düşünerek hızla evden ayrıldım.
🌊
Ajansa geldiğimde tüm gözleri üzerimde hissediyordum ve bu beni geriyordu. Belki normal bir zamanda baksalar umursamaz hatta hoşuma giderdi, ilginin üzerimde olmasını seviyorum. Zaten sevmeyen bir insan bu işi yapamazdı. Üzerimdeki bakışları daha fazla umursamadan asansöre bindim, Ezgi'nin ofisinin katına bastım. Asansör hızla bastığım kata geldiğinde vakit kaybetmeden adım gibi ezbere bildiğim koridorlardan geçip ofisin tam kapısının önünde durdum. Yapılan haber gerçek olmadığı halde oldukça geriliyordum. Kesin Ezgi çok kızıcaktı. Annem, babam ve bizimkilerin tepkilerini düşünemiyorum. Ailem katı bir aile değildi, eğer normal bir zamanda onlara sevgilim olduğunu söylesem çok sevinirlerdi. Fakat interneten duymaları onları üzecek ve sinirlendirecekti. Bu durum arkadaşlarım içinde geçerliydi. Sorun şuydu ki haber tamamıyla yalandı.
Kapının önünde durmanın bana zaman kaybı ve daha çok düşünmekten başka bir şey kazandırmayacağına karar verdiğimde kapıyı çaldım ve yavaşca kapıyı açtım. Nasıl bir görüntü bekliyordum bilmiyorum ama Ezgi'yi bu şekil beklemediğim kesindi. Elinde kişisel telefonu olduğunu tahmin ettiğim telefonla kim olduğunu bilmediğim biri ile hararetli bir şekilde konuşuyor, aynı zamanda odanın içinde tur atıyordu. Gözlerimi masasının üstüne çevirdiğimde ise bilgisayarının hemen yanındaki sabit telefon çalıyordu. Masanın üstünde ise kâğıt yığınları vardı, dikkatli baktığım zaman onların gazete olduğunu anladım. Gazetenin üstünde de Kuzey ile dün çekilen fotoğraflarımız vardı.
Ezgi nihayet beni fark ettiğinde telefondaki kişiye onu geri arayacağına dair bir şeyler söylemiş ve kapatmıştı. Şu an kelimenin tam anlamıyla çıldırmış gözüküyordu. Telefonu yavaşca kulağından çekti ve aşa indirdi ardından konuşmaya başladı: